"Sosyal medyada korku ve paniğe yol açan paylaşımlardan uzak durun"

Prof. Dr. Birol Gülnar, Kovid-19 salgınının ardından sosyal medyada son dönemlerde korku ve paniğe yol açan paylaşımların arttığına dikkati çekerek, vatandaşlara devlet kurumlarının açıklamalarını takip etmeleri ve bunun dışındakilere itibar etmemeleri çağrısında bulundu.
"Sosyal medyada korku ve paniğe yol açan paylaşımlardan uzak durun"

Selçuk Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Birol Gülnar, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının ardından sosyal medyada son dönemlerde korku ve paniğe yol açan paylaşımların arttığına dikkati çekerek, vatandaşlara devlet kurumlarının açıklamalarını takip etmeleri ve bunun dışındakilere itibar etmemeleri çağrısında bulundu.

Aynı zamanda Sürekli Eğitim Merkezi (SELÇUKSEM) Müdürü olan Gülnar, AA muhabirine açıklama yaptığı açıklamada, çalışmalarında ulaştığı bulgulara göre, genel olarak internet kullanımı sıklığı arttıkça ruh sağlığında bir düşüşün gözlemlendiğini kaydetti.

Sosyal medya ve internet kullanımı arttıkça depresyona girme olasılığının yükseldiğine ve mutluluk düzeyinin düştüğüne dikkati çeken Gülnar, Kovid-19 salgını sonrasında bu tehlikenin daha da arttığına işaret etti.

- "Temiz su varken bulanık sudan içmeye gerek yok"

Bu dönemde, medya organlarından yararlanma ve sosyal medya kullanımı konusunda ayrıştırmaya gidilerek, söz konusu olumsuzlukların kolayca önüne geçebileceğini vurgulayan Gülnar, şöyle konuştu:

"Kötü ve yalan, kolay müşteri buluyor. Bitmeyen bir salgın yok, daha öncekiler nasıl bittiyse bu da bitecek. Öncelikle kaynağı belirli olmayan hesaplara amiyane tabiriyle 'sazanlama' atlamamak lazım. Temel düzeyde eleştirel bakış açısı pek çok sorunu çözecektir. 80 milyon insanı aynı seviyede tutmak elbette çok zor.

Şu anda ne yapabiliriz? Güvenilir kaynaklara başvurabiliriz. Yani resmi kaynaklar. Örneğin Sağlık Bakanlığı resmi kaynakları, Anadolu Ajansı, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığının Twitter hesapları takip edilebilir çünkü çok net, sade ve anlaşılır paylaşımlarda bulunuyorlar. Yani devletin resmi kaynakları takip edilmeli. Temiz su varken, bulanık sudan içmeye gerek yok."

Günümüzde gerçeğe birkaç farklı kaynağa bakarak kolayca ulaşılabileceğini ifade eden Gülnar, böylece yaşanan dezenformasyondan kullanıcıların çok rahatça sıyrılabileceğini sözlerine ekledi.

Kaynak: