Standardımız ‘helal’

Vatandaşların “helal” hassasiyetinin her geçen gün daha da arttığını söyleyen TSE Konya İl Koordinatörü Hasan Demirtaş, bütün ülke ve bütün kuruluşların para ve kazanç kapısı olarak gördükleri ‘Helal Standartları’nı kendilerinin halka hizmet olarak gördüklerini ve çok hassas bir çalışma yürüttüklerini ifade etti.  

Türk Standardları Enstitüsü (TSE) Konya İl Koordinatörü Hasan Demirtaş, TSE’nin helal gıda politikası hakkında Yeni Haber’e özel açıklamalarda bulundu. Türkiye’de helal gıda noktasında yıllar öncesinde çalışmaların olduğunu ifade eden Demirtaş,  TSE Arap ülkeleri ve Müslüman ülkelerle İslam Ülkeleri Standardizasyon Teşkilatı’nı  (SMIIC) kurduğunu söyledi. İslam Ülkeleri Standardizasyon Teşkilatı’nın,  İslam İşbirliği Teşkilatı altında uluslararası bir kuruluş olduğunu vurgulayan Demirtaş, “Başkanlığını, genel sekreterliğini TSE yürütüyor. Kurulduğu yıldan beri de TSE bunu finanse ediyor.  İslam ülkelerinin tamamı buraya üye. Biz orada Helal Belge standardı, helal belgeyle ilgili belgelendirme yapan kuruluşlarla ilgili, bir tanesi de metotlarla ilgili bir stant olmak üzere 3 tane standart çalışması yapıyoruz Biz bu standartlarla ilgili Helal Belgelendirme Müdürlüğü kurduk. 170’e yakın belgemiz var. Türkiye’de ve dünyada helal belgelendirmesiyle alakalı ciddi bir potansiyel de var. Su, süt ve vb. haricinde kozmetik, helal turizm ilerisi için helal giyim, helal finans hatta şirketlerle ilgili helal yönetim sistemleri ile ilgili çalışmalar devam ediyor” diye konuştu.

HELAL BELGELENDİRMEDE TÜRKİYE’NİN SÖZ HAKKI OLMALI

Konuyla ilgili akademik kurul oluşturduklarını belirten Demirtaş, “Akademik kurul diye tabir ettiğimiz 16 akademisyenle birlikte çalıştığımız ve Konya’dan da 6-7 hocamızın da bulunduğu kurum sürekli TSE’de organizasyonlarda bu işi gündemde tutmaya çalışıyoruz. TSE olarak buradaki amacımız Türkiye’deki helalle ilgili standardizasyon pazarında Türkiye’nin de söz hakkının olması. Daha önce Yahudilerin Koşel diye belgelendirme markası var. Onlar bu işte ciddi bir gelir elde ediyor. İngilizler ciddi bir Pazar oluşturdu. Buna birazda para kazanma mantığıyla bakmamak gerekiyor. Ama biz hassasiyeti olan bir toplumuz.  Konya’da zaten böyle bir hassasiyet var. Biz Aksaray ve çevre illerde de yoğunlaştırmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

DİYANETTEN DESTEK ALIYORUZ

Helal belgelendirmede Diyanet İşler Başkanlığı’ndan destek aldıklarının altını çizen Demirtaş, “Diyanet İşler Başkanlığı bizim ekibimiz içerisinde yer alıyor. Helal belgelendirmede akademik hocalardan destek alıyoruz. Ama görevlendirme yaparken Diyanetten bir hocamızda o görevlendirmenin içerisinde mutlaka bulunuyor. Ciddi tartışmalar sonucunda bu belgeler veriliyor. Biraz uzun bir süreci var” dedi.

HELAL BELGELENDİRME BİR HİZMET

Helal belgelendirme olayına para kazanmak olarak bakmadıklarını ifade eden Demirtaş, “Biz biraz daha aktif olmaya çalışıyoruz. Biz para kazanmak olarak bakmıyoruz. Biz bunu ülkemize hizmet olarak görüyoruz. Bu işin TSE tarafında yürütülmesi ve böyle devam etmesi daha sağlıklı, daha güvenli ve daha doğru olacağını düşünüyoruz. Bize bu konuda Tarım Bakanlığı da tam destek veriyor.  Belki ilerde kendi organizasyonumuzu da helale göre değiştireceğiz. İlerde helalle ilgili bir laboratuvar, bölüm kurulabilir. Biz helal belgelendirmesini Ankara’dan yapıyoruz. Konya’da olabilir.  Belgelendirmede ciddi bir artış olacak. Helalle ilgili ciddi çalışmalarımız var.  Doğru olan uluslararası bir teşkilat tarafından kurulup yönetilme sürecinin TSE tarafından takip edilmesi.  SMIIC helal belgelendirme standardının çerçevesinde bir belgelendirme yapılmalıdır. Helal herkes için helal olmalıdır. Yediğimiz ürün içerisinde ne var bakmalıyız. Domuz jelatini özellikle gündemde, kullanılan metil alkol mü onlara bakmamız gerekiyor. Tüketiciyi bilinçlendirmek gerekiyor. O amaçla helal gıda kontrolü TSE’nin en önemli görevlerinden bir tanesidir” diye konuştu.  

İSMAİL POÇAN