Maç öncesinde Hollanda’dan alınacak bir puanın ne kadar önemli olduğu hususunda herkes hemfikirdir. Gruptaki kötü durumumuz düşünülünce mağlubiyetin felaket sonucu doğuracağı bu tamam ya da devam maçına çıkacak millî takımımızın bu deplasmanda işi oldukça zordu.

Maça ev sahibi takım haliyle daha hızlı ve hücumu düşünerek başladı. Rakibin bu oyunu karşısında ay yıldızlılarımız kontrollü oyunuyla rakibe açık alan bırakmadı. Hollanda millî takımı pas oyununu tercih edince millilerimiz de ona göre bir savunma anlayışı içinde oldu. Hollanda’nın bu oyun anlayışında en büyük silahlarından biri olan ve rakip takım defansını yeteneğiyle alt eden yıldızı Robben’in olmayışı bizim için bulunmaz bir fırsattı. Robben’den boşalan bu görevi Memphis Depay üstlenmeye çalışsa da çok fazla etkili olamadı. Baskı altındaki bu ilk dakikaları atlatan millî takımımız hücumda da etkili olmaya başladı. Ahlar vahlar içinde kaçan bir pozisyon ve şut girişimlerinden sonra nihayet golü bulduk ve öne geçtik. Hollanda millî takımı bu golden sonra şok oldu ve bu şoku ilk yarı boyunca atlatamadı.

İkinci yarıya başladığımızda gördüğümüz şey millî takımımızın harika oyunu karşısında bir varlık gösteremeyen ve gol bulmak için doldur boşatlardan medet uman bir Hollanda millî takımıydı. Bir Avrupa takımının hele de bu düzeydeki bir Avrupa takımının millî takımımız karşısında oynamak zorunda kaldığı bu oyun oldukça gurur vericiydi.

Son bölümde baskısını iyice artırmış, buna bağlı olarak değişiklikler yapmış ve aldıkları her topu üçüncü bölgeye gönderen bir Hollanda millî takımı izledik. Bu durumda Fatih Hoca oyunu tutmak istedi ve buna bağlı değişiklikler yaptı. Bu doğru bir düşünceydi fakat bu düşünceyle birlikte kontra ataktan gelecek bir golün hesabı yapılsaydı ve buna uygun bir oyuncu oyuna dâhil edilseydi belki de galibiyeti kutluyor olurduk. Yarı alanımıza sürekli top gönderilmesi ve geri dönen topların rakip takımda kalması beraberlik golünü getirdi. Galibiyete bu kadar odaklanmışken gelen bu gol hepimizi üzdü fakat oynadığımız oyun ve bir puan telafimiz oldu.

Maçın en iyilerinden biri kaleci Volkan Babacan’dı. Bu denli önemli bir maçta görev alan Volkan elinden gelenin en iyisini yaptı ve gelecek için umut verdi. Takımın geneli iyiydi fakat Selçuk İnan ve Gökhan Töre beklentilerin altında kaldı. Sahadaki takım oyunu, ortaya koyulan mücadele ve arzu bize iyi bir millî takım izleyeceğimizin sinyalini verdi.