İsmail Poçan

İsmail Poçan

Tatil günlerinde poliklinikler neden kapalı olur?

Tatil günlerinde poliklinikler neden kapalı olur?

Şüphesiz insanların en önem verdiği alanlarında başında sağlık geliyor.

Kime sorarsanız sorun ne para, ne mevki, ne de makam hiçbir şey insanın sağlığından önemli değildir.

Ama yine insanoğlu maalesef sağlığını kaybedince kıymetini anlıyor ve tekrar kazanmak için yoğun çaba sarf ediyor.

Sağlık alanında her geç gün daha da ileriye gidiliyor fakat bazı sorunlara çözüm bir türlü bulunamıyor.

Vatandaş arzu ettiği hizmeti alamıyorsa şikayet eder ve etmekte de haklıdır. Bunların üzerini kapatmak, sanki yapılıyormuş gibi göstermek yerine, sorunun, yanlışların üzerine daha mantıklı bir davranıştır.

Geçtiğimiz mayıs ayında hastanelerden gelen genel şikayetler üzerine bir köşe yazısı yazmıştım. Genel şikayet ise görevliler tarafından ilgisizlikti.

Yazımın bir yerinde de örnek olarak Beyhekim Devlet Hastanesi’ni verdim.

Ve yazdıklarımın hala arkasındayım ve bu sorunlardan dolayı şikayetler devam ediyor.

Bizlerde bu noktada her konuda vatandaşın istediğini, şikayetlerini dile getiriyoruz.

Bazen ‘biz demiştik diyoruz’ ama bu hep sonradan anlaşılıyor.

Bazen de insanlar hastalığından ölecek olsa da gidecek yer bulamıyor.

Mesela tatil günlerinde poliklinikler neden kapalı olur? Biri bana bunu anlatsın.

Acil girişler nereye kadar yararlı olabilir?

10 gün resmi tatil olsa ciddi bir muayene için hasta tatilin bitmesini mi bekleyecek?

Bu nasıl bir mantıksızlıktır. Son teknoloji ile hastaneler yapılırken ve bu alana milyonlar harcanırken tatil diye buralardan yararlanılamamasını anlamak gerçekten mümkün değil.

İlacı biten, kronik şikayeti olan, kontrole gelmesi gereken ve hayati tehlikesi olan bir hasta ne yapacak?

Tatilin bitmesini bekleyecek ve bitince mutlaka kullanması gereken ilacını alacak!

Vatandaşlarda tatillerde sağlık kurumlarının tam kapasite ile hizmet vermesini istiyor ve bu konuda da sonuna kadar haklılar.

Yarın sırf bu yüzden biri can verdiğinde bunu ‘tatil’ ile açıklayamazsınız.

Önceki ve Sonraki Yazılar
İsmail Poçan Arşivi
SON YAZILAR