TBMM Dışişleri Komisyonu New York'ta basınla buluştu

TBMM Dışişleri Komisyonu üyeleri Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi ve sonrasında yaşananları aktarmak amacıyla New York'ta yabancı basın mensuplarıyla bir araya geldi.
TBMM Dışişleri Komisyonu New York'ta basınla buluştu

TBMM Dışişleri Komisyonu üyelerinden oluşan heyet, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimi ve sonrasında yaşananları aktarmak amacıyla New York'ta yabancı basın mensuplarıyla bir araya geldi.

Komisyon Başkanı ve AK Parti Malatya Milletvekili Taha Özhan, CHP İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı ve MHP Erzurum Milletvekili Kamil Aydın, New York'ta Türkiye'nin BM Daimi Temsilciliği'nde düzenledikleri basın toplantısında, Türkiye'de halkın yüzde 99'unun darbe girişiminin arkasında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in olduğuna inandığı ve tüm siyasi partilerin darbeye karşı birleştiği mesajını verdi.

Özhan, 15 Temmuz gecesi FETÖ mensuplarınca TBMM'nin defalarca bombalandığını söyledi.

Saldırılarda bazı yakın arkadaşlarını kaybettiğini belirten Özhan, darbe girişiminin başarısız olmasının nedenlerinden birinin tüm siyasi partilerin, toplumun farklı kesimlerinden insanların birlik içinde hareket ederek darbecilere karşı çıkması olduğunu dile getirdi.

Fetullah Gülen'in ABD'de yaşıyor olmasının iki ülke arasındaki ilişkilere ve uluslararası terörizmle ortak mücadeleye zarar verdiğini vurgulayan Özhan, onun hala uluslararası medyada yer bulabildiğini hatırlatarak, "Bu utanç verici. Bu, Usame bin Ladin'in 15 Eylül 2001'de hiçbir şey olmamış gibi televizyonlara çıkmasına benziyor." dedi.

Özhan, Gülen'in gözaltına alınmadığı ve iade edilmediği sürece Türkiye açısından tehlikenin süreceğini anlattı.

FETÖ elebaşının hala uluslararası kanallarda "şifreli dil" kullanarak militanlarına mesaj vermeye devam ettiğini kaydeden Özhan, "Bunların yapısı Mesiyanik, ezoterik bir yapı. Bir kült yapılanmasından bahsediyoruz. Bu ülkede özgürce gezmeye devam ettiği sürece tehdit devam ediyor." değerlendirmesinde bulundu.

"FETÖ yeni nesil bir terör organizasyonu"

Taha Özhan, FETÖ'nün "yeni nesil" bir terör organizasyonu olduğuna değinerek, aynı DAEŞ gibi bir tür fantastik devlet modeliyle hareket ettiğini belirtti.

DAEŞ'in 100'den fazla ülkede sempatizan ve militanları olduğunu, FETÖ'nün de 150'yi aşkın ülkede militanları bulunduğunu aktaran Özhan, "Bunlardan barış, diyalog gibi ifadeler duyabilirsiniz ama işin aslına baktığınızda istihbarat örgütü gibi hareket eden bir terörist organizasyon var." diye konuştu.

ABD'deki temaslarına da değinen Özhan, şu ana kadar Amerikalı yetkililerden herhangi olumsuz bir tavır görmediklerini, iade süreciyle ilgili işlemlerin devam ettiğini ve Fetullah Gülen'in en kısa sürede Türkiye'ye gönderilmesini umduklarını kaydetti.

Özhan, "11 Eylül saldırılarını yaşamış biri olarak diyorum ki darbe girişimi gecesi yaşadığımız aynısıydı." ifadesini kullandı.

"Darbe girişimi Türkiye'nin siyasi sistemine yönelikti"

Salıcı ise darbe girişiminin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, hükümet veya bir siyasi partiye yönelik olmadığını, Türkiye'nin siyasi sisteminin hedef alındığını bildirdi.

ABD'ye, bu darbe girişimi ve arkasındaki Fetullah Gülen'i anlatmaya geldiklerini söyleyen Salıcı, "İktidar partisiyle pek tabii ki farklılıklarımız var, iktidarı eleştirdiğimiz birçok konu da var ancak şimdi birlik zamanı." açıklamasında bulundu.

"ABD, 85 kutu belge aldığını kabul etti"

Aydın da Türkiye'de ırk, din, milliyet farkı gözetmeksizin tüm insanların demokrasiye sahip çıkmak için tankların önüne geçtiğini ve demokrasiyi kurtardığı vurguladı.

Türkiye'nin, terör örgütlerinin yoğun olduğu bir bölgede "istikrar adası" olarak kalmaya çalıştığını ifade eden Aydın, 15 Temmuz gecesinde de insanların ayağa kalkıp demokrasiye sahip çıktığını anlattı.

Aydın, ABD yetkilileri ile Washington'da yaptıkları görüşmelerde, 15 Temmuz'dan bu yana FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in iadesiyle ilgili Türkiye'den 85 kutu belge ve kanıtın kendilerine geldiğini söylediklerini aktardı.

TBMM Dışişleri Komisyonu üyeleri, New York temasları kapsamında New York Üniversitesi Uluslararası İşbirliği Merkezi yöneticileri, New York Times Yazı İşleri Kurulu üyeleri ve EastWest Enstitüsü yetkilileriyle de görüşmüştü.