O bölgede yaşayan kimsenin hoşuna gitmeyecek…

Aynı bölgedeki dördüncü belki de beşinci vakıa. Binalar yıkılma risklerinden dolayı boşaltılması olayı yani.

Hepsi de trenyolu caddesinde… Hepsini aynı müteahhit aynı malzemelerle hatta eksik malzemelerle  yapmadıysa bu işte, üzerinde düşünülmesi gereken noktalar var. Çünkü bu kadar tesadüf fazla.  

Trenyolu caddesi üzerindeki binalarda neler oluyor? Zümrüt faciası taşımıştı bu sorunu gündemimize… Son olarak ta geçtiğimiz günlerde aynı güzergahta yine bir bina boşaltıldı, yıkılma tehlikesiyle. Bu ikisi arasında da benim bile hatırladığım iki tane daha var. Güçlendirildi her biri. Şimdi bu yeni bina da büyük ihtimalle aynı sonuçla karşılaşacak…

Bu noktada ciddi bir çalışmaya ihtiyaç var; yani cadde üzerinde ki binaların ne kadar güvenilir olduğu konusunda? 

Geçtiğimiz hafta içinde aynı cadde üzerindeki bir başka bina yıkılma tehlikesiyle boşaltıldı…

Bu kaçıncı vakıa aynı cadde üzerindeki…

Şans mı? Tesadüf mü?

Dediğim gibi eğer bu binaların hepsi aynı anlayışla aynı kişi tarafından yapılmadıysa geçen trenlerin binalara zarar verip vermediğini gündeme taşımakta yarar var…

Geçen trenlerin cadde üzerindeki binalara zarar veriyor mu veriyorsa ve veriyorsa ne oranda zarar verdiği…  Böyle bir gerçek varsa Şehri yönetenler ve bölge sakinlerinin bu konuda ne denli bilgi sahibi olduğu… 

Belki de gerçekten tesadüftür…!

…

Bir başka tesadüf… Konya’da yine DEAŞ operasyonu yapılmış…

Hizbullah, DEAŞ, FETÖ. Tek ortak özellikleri hepsinin merkezi sanki Konya’ymış gibi… 

Birbirlerine tamamıyla zıt örgütlerin Konya’da bu denli yoğun olmaları da mı tesadüf?  Dünyadaki herkesi cennete sokanlarla, dünyadaki herkesi cehenneme sokanları aynı şehirde buluşturan ne olabilir ki…

Konya’nın Osmanlı tarihi dahil son 700 yıldır bütün muhalefetlerin merkezi olmasını anlıyorum da bu örgütlerin burada toplanma işini anlayamıyorum… 

Belki bu da tesadüftür…

…

Tesadüfler demişken, hep sormak istediğim şeyi sorayım; 

Konya’da ki büyük FETÖ dalgaları, hep önemli günlere denk geliyor.

Cumhurbaşkanının gelişi, Emniyet Müdürü’nün gidişi gibi…

4. dalgada böyle bir zamana denk geldi Konya’da… 

Tıpkı diğerleri gibi…

…

Son bir tesadüf

Emniyet Müdürü Mevlüt Demir’in Konya’da ki ikinci yılını doldurmadan geldiği şehre yeniden  dönmeside mi tesadüf?

Hatta asıl sormak istediğim bu değil; Bu atama bir ödül mü? ceza mı? demek daha doğru olur…

Denizli, sosyal olarak daha haraketli olabilir belki ama, siyasi, ticari coğrafi hangi yönden bakarsanız bakın Konya’nın yarı büyüklüğünde…

Bu açıdan bakınca pek ödülmüş gibi gelmiyor. 

FETÖ ülkenin neredeyse tek gündemi… Ve Konya bu noktada en hızlı illerden biri oldu… Çok ciddi çalışmalar yürütüldü, geniş operasyonlar yapıldı… Örgüte neredeyse göz açtırılmadı… 

Böyle bir tablonun mimarlarından biri neden gönderilir?

Başarıyı orada sürdürsün diye mi?

…

Ha! Bir de elinin ayarı yok bu şehrin…

Türkiye’nin son günlerde en çok tartıştığı o şarkıcı 16 yaşındaki o kız çocuğu da Konyalı…

Uçlarda yaşıyor her şeyi bu şehir… Huzuru bile uçlarda…

En sivri kişileri yetiştirirken bile uçlarda…

Buda mı tesadüf şimdi…

Bilemem.

Tek bildiğim kainatta tesadüflere yer yoktur…