Türkiye hepsini satın alabilir

Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Başkanı Tanrıverdi, Türkiye'nin, yurt dışında pazarlama ağı kuvvetli olan uluslararası markaları satın alabileceğini belirtti.
Türkiye hepsini satın alabilir

İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon  İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Hikmet Tanrıverdi, Türkiye'nin bundan sonraki süreçte tasarımla büyümesi gerektiği söyledi.

Sadece tekstilde değil, tüm sektörlerde tasarımın öneminin çok açık  olduğunu, artık birçok ürünü diğer ülkelerin de üretebildiğini, ürüne ancak  tasarımla fark katıldığını ifade eden Tanrıverdi, şöyle devam etti:

"Bizim ucuz maliyetli ürün üreten ülkelere göre avantajımız tasarım  gücümüz. Tasarım, kültür ve eğitimin sonucu... Bizim çok ciddi tarihi ve kültürel  birikimimiz var. Tasarım eğitimi alan gençlerimiz çoğalmaya başladı.  Tasarımcılık, günümüzde ciddi ve saygınlığı olan bir meslek, geçmişe nazaran  birçok tasarımcımız var. Üniversitelerde birçok tasarım ve moda bölümleri var.  Bu, talep üzerine gelişen bir durum. Gençler artık tasarımcı olmak istiyorlar.  Biz İstanbul Moda Akademisi'nde sektörün ihtiyaçlarına göre gençlere eğitim  veriyoruz. 26 yıldır da tasarım yarışmaları yapıyoruz.

Türkiye'de toplam 703 Ar-Ge merkezi, 115 tane tasarım merkezi var. Bu  sayı tasarımın sektör için önemini açıkça gösteriyor. İnsanlar farklı ürün görmek  istiyorlar. Tasarımla ürünlere değer katıyorsunuz. Tasarım, ürüne harcanan emeğin  ötesinde bir değer kazandırıyor. Bundan sonraki süreçte sektörde hızlı modaya  uygun, insanların taleplerini yakalayıp tasarım yapabilmek çok önemli."

"UCUZ MAL ÜRETEREK DÜNYAYLA REKABET EDEMEYİZ"

Hikmet Tanrıverdi, üretim yapıp tasarım çalışması olmayan binlerce  firma bulunduğunu, bu firmalarla tasarımcıları bir araya getirip birlikte  çalışacakları modeller kurmaları gerektiğini söyledi.

Tanrıverdi, "Biz ucuz mal üreterek dünyayla rekabet edemeyiz. Dünyada  gelmiş olduğumuz yere bakarak ucuz işçilik olan ülkelerle rekabet etme şansımız  yok. Diğer ülkelere ancak tasarımla fark atabiliriz. Türkiye'nin rakipleri de  ucuz mal üretmiyor. Bizim önümüzde İtalya var. İtalya'nın kilogram başına  ortalama ihracatı  50 dolar. Bizim de 2023'e kadar hedefimiz, sektörde kilogram  başına ortalama ihracatı 50 doların üzerine çıkarmak. Bu rakamı ne kadar  yükseltebilirsek Türkiye sektörde kendisini o kadar geliştirmiş olacak." şeklinde  konuştu.

Tanrıverdi, 2023 için sektörde 50 milyar dolar ihracat hedefi  olduğunu, bu rakamın yaklaşık 30 milyar dolarının Türkiye'de, geri kalanının da  tasarımı Türkiye'de, üretiminin ise yurt dışında yapılmasının planlandığını  kaydetti.

"MARKALARI DESTEKLEMELİYİZ, ÖNLERİNİ AÇMALIYIZ"

İHKİB Başkanı Tanrıverdi, Türkiye'de bilgi ve tasarımın olduğunu,  markalı ihracatın da artmaya başladığını ifade ederek, markaları desteklemeleri,  önlerini açmaları gerektiğini söyledi.

Tanrıverdi, devamla şunları kaydetti:

"Türkiye, işin know how'ını bildiği için yurt dışında pazarlama ağı  kuvvetli olan uluslararası firmaları da satın alabilir. Bu konuda destek  noktasında çalışmalar var, henüz sonuçlanmadı. Ekonomi Bakanlığı'nın yurt  dışından marka alımı ile ilgili çalışması var. Eximbank, uzun vadeli kredi  veriyor ama kredi alma şartlarının yumuşatılması lazım. Bir firmamız İngiltere'de  batan bir şirket aldı ve 200'ün üzerinde mağazası olan bir marka oldu. Bu tür  başarılı örnekler var. Bunları çoğaltabiliriz.

Sektörde hız çok önem kazandı. Firmalar artık büyük stoklar tutmak  istemiyor. Siparişin gelmesi ve ürünün üretilmesi arasında uzun süreler olmamalı.  Türkiye, diğer ülkelere göre çok hızlı. Şu anda ortalama 2 ayda sıfırdan malı  üretip müşteriye teslim ediyoruz. Hızımız en büyük avantajlarımızdan... Hem küçük  miktarlarda hem hızlı bir şekilde üretim yapabilmek bizim esnekliğimizi  gösteriyor. Dijitalleşme ile daha da hızlanacağız. Modayı takip edip hızlı ürün  üretmelisiniz."

"HAM MADDE İTHALATINDAKİ EK VERGİLER GÖZDEN GEÇİRİLMELİ"

Hikmet Tanrıverdi, ham madde ithalatında sıkıntılar yaşandığını, ham  madde ithalatı üzerindeki ek vergilerin sektörü sıkıntıya soktuğunu ifade ederek,  "Ham madde ithalatındaki ek vergilerin gözden geçirilmesi gerektiğini  düşünüyorum. Türkiye'nin 'ithalatı nasıl düşünürüm' diye değil, 'ihracatı nasıl  artırırım' diye çalışması lazım." şeklinde konuştu.

Türkiye'nin ara mal ithal etmekten korkmaması gerektiğini savunan  Tanrıverdi, şunları kaydetti:

"Tüketim malı ile ilgili bütün tasarruf hükümetin elinde. Ama sırf  cari açığı kapatmak için ara mallara ek vergi konulması doğru değil. Konulan ek  verginin de süreli olması lazım. Çünkü firmalar bu vergi duvarına alışıyor ve bir  süre sonra dünya ile rekabet edemiyor. Daha spesifik, daha nokta atışı, katma  değeri yüksek ve rekabet edebilir ürünler üretmemiz lazım. İthalatı keserek  değil, ihracatı artırarak cari açığı kapatmalıyız. İhracat modelini tekrar  detaylı olarak çalışmamız lazım. Bu yönde çalışmalar var. Doğru sektörleri  seçerek rekabet edeceğimiz sektörleri masaya yatıracağız."

KAYNAK:AA