Turkuaz’ın karması açıldı

Necmettin Erbakan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü tarafından düzenlenen ve içerisinde 100’ün üzerinde eser barındıran Turkuaz Karma Seramik Sergisi açıldı
Turkuaz’ın karması açıldı

Necmettin Erbakan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü tarafından düzenlenen ve içerisinde 100’ün üzerinde eser barındıran Turkuaz Karma Seramik Sergisi açıldı

seramiik-2.jpg

Necmettin Erbakan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Seramik Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Mine Ülkü Öztürk, Turkuaz seramik sergisine katılımın çok yoğun olduğunu dile getirerek;  bu sergi sayesinde birçok seramik sanatçısıyla tanışma fırsatım oldu. Birçok Üniversitenin Seramik bölümünde okuyan lisans ve lisans üstü öğrencileriyle görüşme imkanı buldum.  Sanat adına birşeyler yapma çabasında olan bu gençlerin elinden tutup, onların güzel projelerde yer alması için fırsatlar oluşturmak benim en büyük hayalim. Bu sergide hayallerimin ilk adımı diyebilirim.

turkuazz.jpg

“BAŞVURULAR BİTTİKTEN SONRA ESERLER GELMEYE DEVAM ETTİ”

Bu serginin Selçuklu Kongre Merkezinde düzenlenen ilk sergi olmasının önemine dikkat çeken Öztürk, “Biz artık tamam başvurular bitti dediğimiz de bile eserler gelmeye devam ediyordu. Şuanda başvuru yapmış 104 kişi var. Eser olarak da şuanda 120’nin üzerinde eser var. Selçuklu Kongre Merkezinde yapılan ilk sergi. Biz aynı zamanda bunun da ayrıcalığını yaşıyoruz.” şeklinde konuştu.

“BİZ GELENEKSELİ DEVAM ETTİRMEK İSTİYORUZ”

25-29 Mart 2019 tarihleri arasında Medaş Sanat Galerisinde ‘’Gedavet’’ adlı  Ulusal Karma Seramik sergisinin açılışını yaptıklarının bilgisini veren Öztürk, “O sergide 75 katılımcı vardı ve sergiyi tamamlayıp, eser gönderen 75 sanatçının eserlerini kargoya vermemizden bir gün sonra Selçuklu Kongre merkezindeki yetkili arkadaşlar beni aradılar.  Gedavet sergisinin devamını Selçuklu Kongre merkezinde açmak istediklerini söylediler. Bu benim için bir gururdu. Böyle nezih bir yerde benim küratörlüğümde bir serginin yapılacak olmasının gururunu yaşıyordum.  Gedavet sergisine katılan tüm sanatçıları tek tek aradım durumu anlattım ve onlarda memnuniyetle karşıladılar. Bu serginin devamı değil de farkı bir isimle, farklı bir sergi yapalım dedik ve Dekan hocamızın da onayıyla ‘’Turkuaz’’ ortaya çıktı. Biz biraz da gelenekseli devam ettirmek istiyoruz. Gedavet  Konya Meram ilçesinde belirli bir yerde esen rüzgar anlamına gelmektedir.  Biz Gedavet rüzgarının tüm Türkiye’ye Hatta dünyaya yayılmasını temenni ederek bu ismi koymuştuk.  Bu sergimizin adını turkuaz koyma sebebimiz ise Malumunuz Konya Selçuklu’ nun başkentidir. Ve şuan Konya’da bulunan Selçuklu çini eserlerinde hakim olan Turkuaz rengi Selçuklu’ya ve dolayısıyla Konya’ya mal olmuş bir renktir. Şu ana kadar hiçbir yerde karma seramik sergisine  ‘’Turkuaz’’ ismi verilmemiş olmasından dolayı bunda da bir ilki yaşamaktayız diyen Öztürk,  Türkiye’ de Gedavet rüzgarıyla ilk sergimizi gerçekleştirdik ve akabinde Turkuaz sergimizin açılışını yaptık ve biz bu sergileri geleneksel hale getirmeyi planlamaktayız, çünkü Turkuaz sergimiz şuan 3 yabancı katılımcının olması sebebiyle uluslararası sergi niteliğine sahiptir ve devamı gelecektir.

turkuaz.jpg

“ESERİMDE HAYATIN ZORLUĞUNU ANLATTIM”

Kendisinin bu sergide iki tane eserinin bulunduğunu ifade eden Seramik Sanatçısı Aynur Şahin, “Biri dikenli vazo. Doğadan esinlendim. Dikenli çalışmanın bir tanesi basılı bir tanesi de soyut çalışma. Hayatın zorluğunu ve dikenleri aşıp varabileceğimiz o güzel şeyleri ifade etmek için böyle bir eser ortaya çıkardım. Doğadan esinlendiğimiz bir şeyi soyutlaştırmamız, kendimiz bir şeyler katmamız gerekiyordu ve bende vazo yaptım. Sonra üçgen bir piramit yaparak oradan da hayatın zorlukları aklıma geldi o şekilde hem birinci sınıf hem de dördüncü sınıf çalışmalarını yaptık.” ifadelerini kullandı.

“PARMAK KASLARINI ÇALIŞTIRIYOR”

Yaptığı eserleri üç ayda tamamladığını aktaran Seramik Sanatçısı Şahin, “İnsanlar doğada olan bir şeyi ne kadar değiştirip soyutlayabiliyorlar.  İnsan kendine ne katabiliyor. Aynısını yapmak değil de oraya kendinden bir şey katmak yaratıcı olmak, tasarım yapmak, değiştirmek, yaptıkça faklı şeyler denemek bu noktada önemli şeyler. Üzerine düşünce herkesin bu sanatı yapabileceğini düşünüyorum.” diye konuştu. Seramik sanatının insana terapi gibi geldiğini vurgulayan Şahin,” Parmak kasları çok iyi çalışıyor. Bir şey yaptığında ortaya bir eser çıkardığında çok mutlu oluyorsun. Çamuru sevmek gerekiyor çamuru sevmiyorsan bir ürün çıkarmak çok zor ki bunu çocuk ve yaşlı öğrencilerimde çok gördüm.” diyerek sözlerini tamamladı. Sergi Selçuklu Kongre Merkezinde saat 13.00 ile 20.00 arasında 5 Mayıs’a kadar sanatseverleriyle buluşmaya devam edecek.

SÜMEYRA KENESARI / YENİ HABER GAZETESİ