Uludağ Ekonomi Zirvesi

BASF Türkiye Üst Yöneticisi Kavuncu:"Dijitalleşmeden belki çok daha önemli olan ve vurgulamamız gereken, katma değeri çok yüksek ürünlerin üretilmesidir. Biz halen katma değeri yüksek ürünleri üretecek noktaya gelemedik"
Uludağ Ekonomi Zirvesi

BURSA (AA) - BASF Türkiye Üst Yöneticisi (CEO) Buğra Kavuncu, katma değeri çok yüksek ürünlerin üretilmesi gerektiğini belirterek, "Biz halen katma değeri yüksek ürünleri üretecek noktaya gelemedik. Aslında Türkiye'de ciddi bir sıçrama alanı da var ve her türlü altyapıya da sahibiz." dedi.

Kavuncu, Uludağ Ekonomi Zirvesi'nde, Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın'ın başkanlığını yaptığı "Üretimin Geleceği" başlıklı oturumda, Türkiye'nin katma değeri yüksek ürünleri üretmesi için her türlü altyapıya sahip olduğunu ve özellikle imalat sanayisinde birçok ülkeye göre ileri seviyede bulunduğunu söyledi.

Dijitalleşmeyle beraber daha yüksek katma değerle ürün üretme fırsatının kaçırılmaması gerektiğine dikkati çeken Buğra Kavuncu, şöyle konuştu:

"Dijitalleşmeden belki çok daha önemli olan ve vurgulamamız gereken, katma değeri çok yüksek ürünlerin üretilmesidir. Biz halen katma değeri yüksek ürünleri üretecek noktaya gelemedik. Aslında Türkiye'de ciddi bir sıçrama alanı da var ve her türlü altyapıya da sahibiz. Gelmiş olduğumuz büyüklük itibarıyla da Macaristan'ın doğusundan Güney Kore'ye kadar imalat sanayisi bu kadar gelişmiş bu coğrafyada başka bir ülke bulamazsınız. Örnek verecek olursak, Rusya'nın 450 milyar dolar ihracatının 80 milyar doları imalat sanayisidir. Kalanının tamamına yakını enerji, bir kısmı ise savunma sanayisine yönelik yaptığı ihracattır. Türkiye'nin ihracatına baktığımız zaman 150 milyar dolarlık ihracatının 120 milyar doları imalat sanayisinden geldiğini görüyoruz. Bu imalat sanayisinin ne kadar önemli, ne kadar büyük ölçekte olduğunu gösteriyor."

Akkök Holding İcra Kurulu Başkanı Ahmet Cemal Dördüncü de Türkiye'nin cari açığının azaltılması için enerji ve kimya sektöründe yatırımlar yapılması gerektiğini belirtti.

Cari açığa neden olan iki ana unsurun bulunduğunu dile getiren Dördüncü, şunları kaydetti:

"Bunlardan birincisi enerji. Daha çok yerli kaynaklarımızdan enerji temin etmeye çalışacağız. Ancak Türkiye hidrokarbon enerji bakımından fakir bir ülke. Bunları yurt dışından ithal etmek zorundayız. Dolayısıyla bu bir yerde bizim olmazsa kabul etmemiz gereken ve de daha verimli halde nasıl kullanırız diye bakarak daha çok tasarruf etmemiz gereken bir nokta. İkinci cari açık ise kimya sanayisinde. Kimya sektörüne rakamlara baktığımızda, aldığımızla sattığımız arasında 25 milyar dolarlık fark var. Türkiye'deki yerli mühendislerimiz de tahmin edilmeyecek kadar ileri seviyede fikri mülkiyet birikimi var. Cari açığın belirli ölçüde azaltılması için kimya sektöründe yapılacak yatırımların çok önemi var."

- "Büyüme için en önemli koşul üretimin artmasıdır"

Ziraat Bankası Genel Müdürü Aydın ise ekonomik büyümenin önemli bir faktör olduğunu vurgulayarak, "Büyüme için en önemli koşul, üretimin artmasıdır. Bunun için yatırıma, yatırımcıya, talebe, sağlıklı işleyen bir ekonomiye ihtiyaç var. Her yönüyle istikrara, iş gücüne, finansmana, öngörülebilir bir geleceğe ihtiyaç var. Ekonomik ilişkileri düzenleyen doğru kurallara ve regülasyonlara ihtiyaç var. Ülkemiz dışa açık bir ekonomi." ifadelerini kullandı.

Betek Boya Genel Müdürü Tayfun Küçükoğlu da boya sektöründe Türkiye'nin Avrupa'da 5'inci sırada olduğunu, inşaat boyalarında gelinen durum itibarıyla, gelişen inşaat teknolojisine uyumlu olarak ülkenin hiçbir ithal ürüne ihtiyacı olmadığını söyledi.

SOCAR Türkiye Üst Yöneticisi Zaur Gahramanov ise Azerbaycan şirketi olarak petrokimya alanında Türkiye'ye ciddi yatırımlar yaptıklarını dile getirerek, bundan sonra da yapacakları yatırımlarla Türkiye'nin enerji alanındaki cari açığının azalmasına büyük katkı sunacaklarını kaydetti.

Kaynak: