Vahşi saldırıyla ilgili 11 sanık hakim karşısında

Gaziantep'te geçen yıl 20 Ağustos'ta kına gecesine terör örgütü DEAŞ tarafından yapılan ve 56 kişinin hayatını kaybettiği bombalı intihar saldırısının davası görülmeye başlandı.
Vahşi saldırıyla ilgili 11 sanık hakim karşısında

Gaziantep'te geçen yıl 20 Ağustos'ta Beybahçe Mahallesi'ndeki kına gecesine terör örgütü DEAŞ tarafından yapılan ve 56 kişinin hayatını kaybettiği bombalı intihar saldırısı ile yine Gaziantep'te geçen yıl 16 Ekim'de 3 polisin şehit olduğu canlı bomba saldırısı ile ilgili tutuklu 11 sanığın yargılanmasına, güvenlik gerekçesiyle Kayseri'de başlandı.

Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı, Şahinbey ilçesinde geçen yıl terör örgütü DEAŞ tarafından kına gecesi eğlencesini hedef alan canlı bombalı intihar saldırısına yönelik, 'Anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme', 'Kasten öldürme', 'Tehlikeli maddeleri izinsiz olarak bulundurma' ve 'Silahlı terör örgütüne üye olma' suçlarından cezalandırılması talep edilen tutuklu sanıklar Mehmet Şahin Erğan, Mehmet Çalıkuşu, Ahmet Köşgeroğlu, Ali Çalıkuşu, Fadile Cebael, Hacı Polat, Hasan Uzun, Mehmet Karakurt, Abdurrahman el-Najjar, Enes Karataş ve Yunus Sarı'nın yargılanmasına 4'ncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Mahkemede Kasım Yavuz da müşteki olarak davayı takip etti. Geniş güvenlik önlemlerinin alındığı davada zaman zaman sanık ve mağdurların avukatları arasında sözlü tartışma yaşandı.

Duruşmada bulunan sanıklar Mehmet Şahin Erğan savunmasında, "O patlamayla ilgili hiçbir bilgim yok.  25 Aralık Mahallesi'nde bana ait bir depo vardı. Depoyu kullanmadım. Mehmet Kadir Cabael'i 5 yıl öncesinden tanırım. Kendisini gördüm, bana hal hatır sordu. Kendisi de benim gibi kartonpiyer işiyle uğraşırdı. Bana depo lazım olduğunu söyledi. 3 aylığına depoyu kendisine kiraladım. Cebael bir gün bana ehliyetim olup olmadığını sordu. Ben de ehliyetim var olduğunu söyleyince, beraber Nizip'e doğru yola çıktık. Yolda ihtiyaç molası verdik. Yaklaşık 20 dakika gelmeyince ben yanına gittim ayağa ile toprağı eşeliyordu. Ne yaptığını görmedim. Bana buraya bir daha gelsen burayı bulabilir misin dedi. Ben de kendisine evet bulurum dedim. Düğün saldırısını yapan şahısları hayatımda görmedim Beni yakaladıklarında Cebael'in eştiği yeri sordular. Emniyete gösterdiğim yerde dinamit çıktı. Ben, Cebael'in terör suçlusu olduğunu bilmiyordum" dedi.

Suriyeli sanık Abdurrahman el-Najjar ise mahkemede tercüman eşliğinde verdiği savunmada, "Düğüne yapılan saldırı ve polislere karşı yapılan canlı bomba saldırısından haberim yoktur. Ben Suriye'den savaş nedeniyle kaçtım. Esad'ın ordusundan ve DEAŞ'tan kaçmak için Türkiye'ye sağındım. Hiçbir şekilde savaş eğitimi almadım. Türkiye'ye çalışmak için geldim. Suriye ile ilgili gittiğim dernekte muhasebecilik yaptım. Burada bana 700 Dolar maaş verilirdi. Evimde bulunan iki kilo TNT malzemelerini Suriye'den silah tamiratı için getirdim. Türkiye'ye Suriye'den illegal yollarla girdim. Mültecilerin girdiği sınır kapısından bana izin vermedikleri için kaçak giriş yaptım. Saldırı ile ilgili hiçbir ilgim yoktur" diye konuştu.

Tercüman eşliğinde ifade verdiği sırada Abdurrahman el-Najjar 'ın gülmesine sinirlenen mahkeme başkanı, "Her sorduğuma gülüp durmasın" dedi. Duruşmaya daha sonra öğle arası verildi.