Vergili, “Belgeler doğrultusunda bazı şeyleri ima ettim”

Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, sosyal medya üzerinden katıldığı canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu.
Vergili, “Belgeler doğrultusunda bazı şeyleri ima ettim”

Karabük Belediye Başkanı Rafet Vergili, sosyal medya üzerinden katıldığı canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu.

Başkan Vergili savcılık ifadelerinde kendisine atılan suçlamaları kabul etmediğini, kimse hakkında da hırsızlık veya başka bir suçlamada bulunmadığını söyledi.

"Bilgiler ve belgeler doğrultusunda bazı şeyleri ima ettim"

Vergili, "Benim elime 6 ay önce kendi ortakları, şu anda yönetim kurulu üyesi olan ve beraber aynı masada oturdukları Çağrı Güleç tarafından bu kişilerin yaptıkları işlerle, yolsuzluklarla ilgili bir dosya verildi. Hatta Çağrı Bey bana bir sitemde bulundu. Sen bu durumun arkasında durmadın diye fakat şunu bilmiyordu o bu işe başlamış olsaydı ben bu işin arkasında durabilirdim. Ben kaba tetikçi, bu işleri bilmeyen birisi de değilim. Bu işlerin takipçisi var iken bize yakışmazdı. Ben de sadece bu bilgiler ve belgeler doğrultusunda bazı şeyleri ima ettim" dedi.

"Deliller bu kadar kesin ve nettir"

Çağrı Güleç'in verdiği dosya içerisindeki bilgilerde durumu tam olarak tespit ettiğini söyleyen Vergili, "Kendisi yargıya neden başvurmadı benim bu konuda bir bilgim yok. Bana bu dosyayı getirdiği zaman bir nüshasını aldım ve dosyanın tamamını okuyarak bir kenara koydum. Daha sonra bahsi geçen dosyaları Başkan seçilen Sedat Bey'e de teslim ettim. Sedat Bey'de bildiğim kadarıyla bu dosyayı Başsavcıya teslim etti. Dava açılır ya da açılmaz benim bu konuda bir bilgim yok. Fakat söylediğim gibi Başsavcılık makamına bu dosya teslim edildi. Bahsi geçen dosyanın içerisindeki ithamları ve iddiaları ben burada konuşmuyorum. Çünkü bunlar basit şeyler değil. Yargıya intikal etmiştir ve Savcılık da araştırmalarını yapacaktır. Ben şuna inanıyorum ki bunların hepsi bir gün bu konulardan yargılanırlar. Deliller bu kadar kesin ve nettir" ifadelerini kullandı.

Vergili , kişisel sosyal medya hesabındaki paylaşımlar ile ilgili olarak yönetimde sadece Yolbulan ailesinin bulunmadığını, sadece bu kişilerin neden suç duyurusunda bulunduğunu anlamadığını dile getirerek kimseyi hırsızlıkla suçlamadığını ve söylemek istediği her şeyi rahat bir şekilde söyleyebileceğini belirtti.

"KARDEMİR bizim için hala bir umut"

"Karabük Demir Çelik Fabrikaları (KARDEMİR) Karabük için bir gelecektir" diyen Vergili şunları söyledi: "Bizim için bir umuttur. Sanayici ve tüccar için umuttur. Karabük'teki sanayiciler KARDEMİR'den ham madde almadığı müddetçe yaşayamaz. Yan sanayiler gelişmeye başlar. Bakın çok hızlı bir şekilde iki tane hasır çelik fabrikası kuruluyor. O da üretim fabrikasından dolayı. Ama haddecilerin umutları en az yüzde 50 ve ya 60 gibi bir kısmı ham maddeyi Demir Çelik Fabrikası'ndan temin etmekti, sen bunu temin edemediğin gün birileri öncelik haklarıyla bütün malı kendilerine yöneltip 3-5 kişiden de fark vererek bunu paylaştıktan sonra sanayici eridi. Sen yüzlerce tır ile kendi filolarını kurduğunda nakliyeciler eridi. Bu arada da komisyoncuların bu sebeplerden dolayı hiç şansı kalmadı. Ama bizim için bu fabrika hala bir umut."

"Savcılığa suç duyurusunda bulundum"

KARDEMİR'in skal kırma tesislerini acilen kapatılması için her türlü bu mücadeleyi vereceğini söyleyen Vergili "Pazartesi günü Savcılığa suç duyurusunda bulundum. Yarından sonra bir konu ile ilgili tespit, iki gün sonra diğer bir konu ile ilgili davalarımı açıyorum. Neden açmayayım ki? Ben Karabüklüler için varım. Skal kırma tesislerini acil olarak durdurması lazım. Ben burada şuna bozuluyorum. Çevre İl Müdürlüğü Karabük'te atölyelerde bile camları kapattırdı, kaynak dumanı havaya yayılıyor diye. Haddehanelerde su buharı çıkarken bu haddeler yalvararak açtırdılar. Fenerlik diye tabir edilen bu çatıların üst kısımlarını dahi kapattırdı. Şuan hepsi doğal gaz sistemine geçiş yaptı ve haddelerin hiç birinde çevre ve hava kirliliği yoktur. Öyle olduğu halde atölyelerimizi tam kapalı hale getirdiler. Sen şehrin tam ortasında her tarafı açık skal kırma tesisi çalıştırıyorsun. Çevre Müdürlüğü bu tesisleri durdurmaz ve buraları rehabilite etmezlerse ben bu konuları Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a kadar götürebilirim. Hiçbir problem olmaz bu çevre konusu. Karabükümü ilgilendiren bir konudur. Skal tesislerini düzeltecekler, cüruf sahalarını da rehabilite edecekler. Dağlara taşlara döktükleri milyonlarca ton cürufun hepsini rehabilite edecekler. Toz yayılan yerleri kapatacak ve oraları ağaçlandıracaklar. Belediye Başkanı olayım ya da olmayayım bu davanın peşini bırakmam. Onlara oradaki dağlara tepelere 1 milyondan fazla ağaç diktireceğim" dedi.

"Yaptıklarının bedelini ödeyecekler"

Belediye de ceza uygulaması taraftarı olmadığını insanların en iyisini yapmaya çalışmaları gerektiğini kaydeden Vergili "Ben fırın işletmecilerine zabıta birimini denetlemeye göndermiş olsam hepsine ceza kesecek bir husus bulurum. Ama ben şöyle yapıyorum fırıncılara aylık rutin bir kontrol şeklinde biz yerinizi denetlemeye geliyoruz diyoruz. Gittiğimiz zamanda hiçbir eksik olmuyor. Çünkü kapatma cezası veriyoruz. Biz her ay bunu yaptığımız için hiç eksik kalmadan Karabük'ün hijyenli bir şekilde temiz bir gıda maddesini tüketmesini sağlıyoruz. Ben ceza taraftarı değilim. Tabi Çevre Bakanlığı ne yapar, Çevre Müdürlüğü ne yapar onlar beni ilgilendirmiyor. Beni ilgilendiren skal tesisini orda çalıştırmasıdır. Bu durum beni ilgilendiriyor ve ben her türlü suç duyurusunda bulunurum. Ben kimseden icazet alarak siyaset yapmadım. Ben hiçbir kimseden hiçbir seçim kampanyamda para talep etmedim. Yaptıklarının bedelini ödeyecekler ve ben bunu söylerken de tehdit sanıyorlar işte. Yani tehdit ile para alacak sanıyorlar" ifadelerine yer verdi.

İHA