Yarsuvat: Hepsi cemaatin komplosu

Galatasaray Kulübü Başkanı Duygun Yarsuvat, şike davasında yargılanan Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın, Gülen cemaatinin komplosuna maruz kaldığını ileri sürdü.
Yarsuvat: Hepsi cemaatin komplosu

CNN Türk'te yayımlanan bir programına katılan Galatasaray Kulübü Başkanı Duygun Yarsuvat, gündemle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Sarı-kırmızılı kulübün olağan genel kurulunda yeniden başkanlığa aday olacağına yönelik haberlerin gerçeği yansıtmadığını anlatan Yarsuvat, şunları kaydetti:
"Ben bir kere 'hayır' demişsem, 'Galatasaray'da 6 ay için başkanlık yapmaya geldim' demişsem onu değiştiremem. Değiştirirsem zaten Duygun olamam. Ben bir misyon yüklendim. Bu misyon Galatasaray'ı belli bir aşamadan getirip normal seçimlere hazırlamaktı. Bunda da başarılı oldum zannediyorum. Çünkü Galatasaray bir boşluktaydı. Bir başkan istifa etmiş, kaçmıştı. Bunu Galatasaray'a yakıştıramadığım için bu görevi yüklendim. Yönetim kurulu arkadaşlarım da cansiparane bir şekilde çalışarak bu 6 ayı başarılı bir şekilde tamamlamak istiyoruz."

'UEFA kriteri uygulanırsa...'
Galatasaray'ın UEFA'nın finansal fair play kriterleri nedeniyle Avrupa kupalarına katılamama ihtimalinin sorulması üzerine, spor kulüplerinin mali açıdan zorluk içinde olduğunu dile getiren başkan Yarsuvat, şu ifadeleri kullandı: "Bu ihtimalden hep bahsediliyor. Arkadaşlar da yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Bu ihtimal 2016 yılında söz konusu olabilir. Önümüzde daha 2015 yılı var. Futbolculara olan borçlarımızı kapatıyoruz. Zaten kapattığımız zaman UEFA'nın kriterlerini de karşılamış oluruz. Ancak eğer UEFA bu kriterleri uygularsa, Şampiyonlar Ligi'ne birçok ülkeden takım katılamaz. Bu ligi yapamazlar."

'Gelirler çarçur edilmiş'
Galatasaray'da kendilerinden önce birçok işin yanlış yapıldığını savunan Duygun Yarsuvat, "Galatasaray gelirlerinin çarçur edildiğini gördük. Biliyorsunuz çilekler, şeftaliler, üzümler geldi gitti. Galatasaray'ın mali kaynakları kötü kullanılmış" değerlendirmesinde bulundu.
Spor kulüplerinin ancak başarıyla ileriye gidebileceğini vurgulayan Yarsuvat, Spor Toto Süper Lig'de bu sezon şampiyonluk şanslarının yüzde 33 olduğunu dile getirdi.
'Prandelli'yle yanlış bir anlaşma yapıldı'
Duygun Yarsuvat, sözleşmesi feshedilen İtalyan teknik direktör Cesare Prandelliile alacakları konusunda kesin bir anlaşmaya varamadıklarını dile getirerek, şunları söyledi: "Prandelli işiyle başkan vekilim Hamdi Yasaman ilgileniyor. Görüştüler ama kesin bir sonuca varmadılar. Prandelli her zaman CAS'a gidebilir. Biz de zaten karşı argümanları hazırlamış durumdayız. Biz Prandelli'yi başarısızlığından dolayı gönderdik. Prandelli'nin sözleşme şartları yüksekti. Sadece Prandelli değil, 5 yardımcısı var. Onlar da ayda 15 bin dolar alıyordu. Bir de basın sözcüsü vardı, bir hanım. O da 10 bin avro alıyordu. Yanlış bir anlaşmaydı. Onu almamak lazımdı."

Yarsuvat: "Fenerbahçe'ye komplo yapıldı"CNNTürk'te yayınlanan 'Hafta Sonu Keyfi' programına katılan Galatasaray Başkanı Duygun Yarsuvat, önemli açıklamalarda bulundu. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım ve Şike davası ile ilgili olarak Yarsuvat şunları söyledi: "Açın bakın medayada, Aziz Yıldırım hep söyledi bunu; 'Bunu bana yapanlar Cemaattir' diyor. Demek ki Aziz Yıldırım'ı bu hale Cemaat getirdi. Bu komployu yapan kim? Cemaatçi polisler. Cemaatçi polisler sadece Aziz Yıldırım'a da yapmadı bu komployu. Balyoz Davası gibi bir dava yarattılar. 265 kişi bu davada yargılandı ve çoğu üst rütbeli subaylardı.”

'Yıldırım komploya kurban gitti'

Duygun Yarsuvat, şike davasında yargılanan Fenerbahçe Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın, Fethullah Gülen cemaatinin komplosuna maruz kaldığını ileri sürdü.
"Bütün medyayı araştırın, gerek Aziz Yıldırım, gerek diğer Fenerbahçeli arkadaşlarının beyanatlarını okuyun, Aziz Yıldırım'ın mahkeme sırasında duruşmalarda söylediklerini bir okuyun, 'bunu bana yapanlar cemaattir' diyor" ifadelerini kullanan Yarsuvat, sözlerini şöyle sürdürdü:

"En son duruşmada da söyledi. Demek ki Aziz Yıldırım'ı cemaatin bir komplosu bu hale getirdi. Komployu yapan kim? Cemaatçi polisler. Bu cemaatçi polisler bugün teker teker toplanıyor. Cemaatçi polisler sadece Aziz Yıldırım'a yapmadı, Balyoz Davası gibi bir davayı yarattı. Orada sahte deliller üreterek, bu delilleri kendi bilirkişileri vasıtasıyla değerlendirerek davalar açtı. 265 kişi ilk açılan davada yargılandı. Büyük bir kısmı yüksek rütbeli subaylardı. Cemaatin hedefi orduyu ortadan kaldırmak, nitekim başarılı da oldu. Bütün baş olanları, kıymetli olanları ortadan kaldırdı, sildi. Fethullah Gülen'in ABD'ye kaçtığı tarihe bakın, niye kaçtı? Yargılanıyordu ve son karar verilecekti. Verilmeden önce kaçtı."

'Gülen'in amacı...'
Fethullah Gülen'in amacının, Türkiye'de dini esaslara göre kurulmuş bir devlet yapısı olduğunu düşündüğünü dile getiren Yarsuvat, sözlerine şöyle devam etti: "Fethullah Gülen 1971 yılında yapmış olduğu bir açıklamada 'altın nesil yetiştireceğiz' demiştir. Nitekim yetiştirmiştir. Üniversite öğrencilerine yurtlar kurmuştur. Yurt içinde bu çocukları evlere almıştır. Evlerde bunları eğitmiştir, para yardımı yapmıştır. Kendisine güvenen bir gençlik yaratmıştır. Bu gençlik bugün idari mekanizmada belli mevkilere yerleştirilmiştir. Bunu yaparken okulların girişlerine masalar kurulmuştur, gelen öğrencileri buralardan bu evlere kanalize edilmiştir. İlk önce mülkiye, askeriye ve yargıya adam yetiştirmek istemişlerdir. Askeriyede çok başarılı olamamışlardır ama mülkiye ve adliyeye girildi."

Gülen'i çağıran ABD'dir
Duygun Yarsuvat, Fethullah Gülen'in iadesiyle ilgili olarak yaptığı değerlendirmede ise şunları söyledi: "İade edilmesi için bir dava açılmış olması ve verilen mahkeme kararının ABD makamlarına gönderilmesi, ondan sonra da iade istenmesi söz konusudur. Ancak siyasi amaçlı iade gerçekleşmez. Eğer bu bir siyasi davaysa, iade edilmeyecek demektir. Bunun için Cumhurbaşkanımız 'deport edilsin' diyor. Ben bu ihtimali hiç görmüyorum. Zaten onu oraya çağıran ABD'dir. Yoksa durup dururken niye gitti."