Yeni Zelanda'daki iki camiye yönelik terör saldırısı

AMSTERDAM (AA) - Hollanda’nın başkenti Amsterdam’da, Yeni Zelanda'nın Christchurch kentinde cuma namazı sırasında iki camiye düzenlenen terör saldırısında hayatını kaybedenler için dayanışma ve anma töreni düzenlendi.

Farklı kuruluşlar tarafından Dam Meydanı'nda düzenlenen törene, Müslümanların yanı sıra Yahudiler, Hrıstiyanlar ile çok sayıda Hollandalı katıldı.

Törende, terör saldırısı kınanarak, hayatını kaybedenler için 1 dakikalık saygı duruşunda bulunuldu. Törenin sonunda katılımcılar sahneye çiçek bıraktı.

Amsterdam Belediye Başkanı Femke Halsema, törende yaptığı konuşmada, Yeni Zelanda’daki terör saldırısının aynı zamanda özgürlüğe karşı yapılmış bir saldırı olduğunu söyledi.

Terörizmin bütün dinlerin düşmanı ve bütün idealler için sonu olmayan bir yol olduğunu belirten Halsema, “Burada Müslüman, Yahudi, Hrıstiyan ve farklı kuruluşların insiyatifi ile birlikte düzenlenmiş bir anma töreninde beraberiz. Hep beraber barış dolu, özgür ve güvenli bir toplum için bir araya geldik.” dedi.

Halsema, terörizmin hedefinin nefret saçmak olduğunu, buna rağmen toplumun bölünmesine izin vermeyeceklerini kaydederek, “Kim olursak olalım, hangi dine inanırsak inanalım, nereden gelirsek gelelim birlikte özgürlük ve barış için dayanışma içerisindeyiz.” ifadesini kullandı.

Haham Binyomin Jacobs da “Bugünkü anma töreninden sonra ne yapacağız? Yapılan saldırıyı geride mi bırakacağız yoksa bu saldırının Hollanda’da da gerçekleşebileceğini mi düşüneceğiz?” diye konuştu.

Eyleme geçerek diyalog içerisinde olunması gerektiğine dikkati çeken Jacobs, “Bu tür saldırılara gözümüzü kapatmadan bir araya gelip birbirimizi anlayarak bu tür saldırılara karşı bir olmamız lazım.” değerlendirmesinde bulundu.

Yeni Zelanda’da gerçekleşen terör saldırısından dolayı üzüntülü olduklarını belirten Yahudi, Hrıstiyan ve Müslüman Platformu Yöneticisi Hanneke Gelderblom da “Bir şey çok net, o da bu saldırılar her seferinde insanları ayrıştırarak başlıyor ve sonu ölümle bitiyor.” dedi.

Hollanda anayasasında ayrımcılığın yasak olduğuna dikkati çeken Gelderblom, “İfade özgürlüğünün sonu nerede bitiyor. Ne zaman ırkçılık ya da ayrımcılık yapmış oluyor? Ne zaman ırkçılık ve ayrımcılık cezalandırılacaktır?" ifadesini kullandı.