13. İstanbul Edebiyat Festivali'nin açılış oturumu düzenlendi

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Sultanbeyli Belediyesinin destekleriyle Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen festival, bu yıl Türk edebiyatının önemli isimleri arasında yer alan mütefekkir, şair ve yazar Sezai Karakoç anısın
13. İstanbul Edebiyat Festivali'nin açılış oturumu düzenlendi

İSTANBUL (AA) - Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi tarafından düzenlenen 13. İstanbul Edebiyat Festivali'nin açılış oturumu yapıldı.

Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Sultanbeyli Belediyesinin desteklediği festival, bu yıl Türk edebiyatının önemli isimleri arasında yer alan mütefekkir, şair ve yazar Sezai Karakoç anısına düzenleniyor.

Festivalin TYB İstanbul Şubesindeki açılış oturumunda, şair ve yazar Ali Ural "Türk Şiirinin Hızırı: Sezai Karakoç", Prof. Dr. Hasan Akay "Armağan: Sezai Karakoç" ve TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı "Sezai Karakoç'la Aynı Çağda Yaşamak" başlıklı konuşmalar yaptı.

Prof. Dr. Hasan Akay, Sezai Karakoç'un şair ve mütefekkir yönlerinin güçlü olduğuna işaret ederek, "Sezai Karakoç vefat ettikten sonra herhalde değişik bir atmosfer oluşmaya başladı ki herkes konuşmaya başladı. Sezai Karakoç hakkında konuşmak için en büyük zenginliğimiz de onun tarafından bize bağışlanan hazinedir." dedi.

Akay, Karakoç'un gönül kırmadan bu dünyaya veda ettiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sezai Karakoç şair olarak bir armağandı kanaatindeyim. Sezai Karakoç, şiirin, hayatın, insanın, İslam medeniyetini dirilişinin sembol ismidir. Başlattığı hareket son yüzyılın en sessiz en derin ihya hareketidir. Bu yüzden o yüzyılımıza bir armağandır. Onun bu millete ve insanlığa armağan olduğunu anlamak için sade bir insan olmak yeterlidir."

- "İslam dünyasına ve İslam düşüncesine bir harita olarak bakıyor"

Şair ve yazar Ali Ural da Karakoç'un geleneğe yaslanarak şiirlerini kaleme aldığına dikkati çekerek, "Karakoç, hayatı ve düşünceleriyle bir bütündür. Evrenselliğe çok önem veriyor ve lokal yaklaşımlardan haz etmiyor. İslam'ın bir bütün değerlendirmesini istiyor. O, İslam dünyasına ve İslam düşüncesine folklorik bir unsur, gelenekten bugüne gelen bir resim olarak değil bir harita olarak bakıyor." değerlendirmesinde bulundu.

Sezai Karakoç'un "Hızırla Kırk Saat" şiirinin yazılış hikayesinin film yapılması gerektiğini dile getiren Ural, gençlerin Sezai Karakoç'un hayatından, fikirlerinden ve şiirlerinden çokça istifade edebileceğini söyledi.

TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı ise programlardaki konuşmaların kitaplaştırılacağını ifade ederek, Sezai Karakoç'un fikirlerinin tüm dünya insanlarına ulaşması gerektiğini dile getirdi.

Bıyıklı, büyük şahsiyetlerin sadece yaşadıkları çağı değil sonraki zamanları da bereketlendirdiğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Sezai Karakoç bize yeryüzünü selamete ulaştıracak bir külliyat bıraktı. Buradaki genç kardeşlerimizin o külliyatla buluşmasını ve tanışmasını diliyorum. Sezai Karakoç'un çağı yeni başlıyor. Bu ülkenin aydınları dahi onun farkında değil. Sezai Karakoç'u anlayan ve okuyan az bir kesim var. Sezai Karakoç'tan habersiz olanlar gelecekten ve bugünden habersiz olurlar."

Etkinlikte ayrıca Türkiye Yazarlar Birliği Kurucusu ve Onursal Başkanı Mehmet Doğan'ın manifesto mektubu da okundu.

Kaynak:

Etiketler :