AK Parti TBMM Grup Toplantısı

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan: (2) - "Daha dün 'Afrin'e girilmesini asla doğru bulmuyoruz' diyenlerin kim olduğunu çok iyi biliyoruz. Şimdi ordumuzu tebrik ediyorlar. Ne oldu şimdi size? Hep manevra. Bunların hayatı manevra"- "Çatlasanız
AK Parti TBMM Grup Toplantısı

TBMM (AA) - Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Daha dün 'Afrin'e girilmesini asla doğru bulmuyoruz' diyenlerin kim olduğunu çok iyi biliyoruz. Şimdi ordumuzu tebrik ediyorlar. Ne oldu şimdi size? Hep manevra. Bunların hayatı manevra." dedi.

Erdoğan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Zeytin Dalı Harekatı'nda şehitlere bir kez daha Allah'tan rahmet, yakınlarına ve millete başsağlığı dileyerek, salondakileri şehitler için Fatiha okumaya davet etti.

"Bundan 103 yıl önce 18 Mart'ta Çanakkale'de verdiğimiz mesaj neyse Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarında verdiğimiz mesaj aynıdır." ifadesini kullanan Erdoğan, "İster kendileri gelsinler ister kuklalarını göndersinler, biz bu ülkeyi, bu vatanı kimselere bırakmadık, bırakmayacağız. Hangi oyunu oynarlarsa oynasınlar, millet olarak birliğimizden, beraberliğimizden, kardeşliğimizden vazgeçmeyeceğiz. Hangi bedeli ödetirlerse ödetsinler inancımızın sembolü ezanımızı susturamayacak, bağımsızlığımızın sembolü bayrağımızı indiremeyecekler." diye konuştu.

Mehmet Akif'in "Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırtmasın" dediğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz de diyoruz ki bir daha İstiklal Marşı yazmamak için bu marşımızın mesajlarını zihnimizden ve yüreğimizden asla eksik etmeyeceğiz. Allah'ın bizimle birlikte olduğunu bilerek asla korkmayacağız." dedi.

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Şafaklarımızda yüzen al sancak, inşallah sonuna kadar orada dalgalanacak. Yurdumuzun üstünde tüten en son ocak sönmeden, Allah'ın izniyle bu ülkeye ne kimse el uzatabilir ne de bu millete kimse zincir vurabilir. Hakka tapan milletimizin, anasının ak sütü gibi helali olan istiklalini tehdit edecek kim olursa olsun çiğner geçeriz.

17-25 Aralık'ta, çukur eylemlerinde, 15 Temmuz'da, Cerablus, Afrin'de, işte yaptığımız budur. Akif'in İstiklal Marşımızda milletimize armağan ettiği şu müjdeyi hayata geçirmek için durup dinlenmeden hedeflerimize yürümeye devam edeceğiz: Arkadaş, yurduma alçakları uğratma, sakın. Siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın. Doğacaktır sana vaat ettiği günler Hakk’ın, kim bilir, belki yarın belki yarından da yakın. Rabbimizin bize vaat ettiği günlerin yakın olduğu inancıyla, mabetlerimize namahrem eli değmesine izin vermeden, ezanların yurdumuzun üstünde ebediyen inlemesini, şanlı hilalin şafaklarda ebediyen dalgalanmasını sağlamakta kararlıyız."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin bu mücadelenin anlamını gayet iyi bildiğini vurgulayarak, "Sahada görev yapan güvenlik güçlerimiz, bu mücadelenin özünü çok iyi kavramış durumda. Bu süreçte görev alan tüm kurumlarımız, meselenin öneminin farkındalar. Sadece bazı gafiller, bazı hainler, hala bu mücadeleyi karalamanın, önünü kesmenin, lekelemenin gayreti içindeler. Hamdolsun onlara en güzel cevabı milletimizin bizatihi kendisi veriyor. Kongrelerimiz vesilesiyle kısa sürede ülkemizin dört bir yanını ziyaret etme imkanı bulduk. Gittiğim her yerde, milletimizin nasıl büyük bir coşkuyla, nasıl büyük bir azimle, kararlılıkla bu meseleye sahip çıktığına bizzat şahit olduk." diye konuştu.

-"Bunların hayatı manevra"

Milletin ve devletin beka meselesi olan bu konuyu asla günlük siyasetin bir parçası haline dönüştürmediklerini vurgulayan Erdoğan, Cumhurbaşkanı sıfatıyla, Türkiye'nin iktidar partisinin genel başkanı sıfatıyla, yürütmenin başı sıfatıyla elbette görevleri gereği bu konuyu her platformda dile getirdiğini aktardı.

Erdoğan, gelişmeleri milletle paylaştıklarını, ne yaptıklarının ve ne yapacaklarının muhasebesini yine milletle birlikte yaptıklarını belirterek, "Bundan daha tabii ne olabilir? Ama birileri, niyeyse bundan rahatsız oluyor." dedi.

Daha dün "Afrin'e girilmesini asla doğru bulmuyoruz" diyenlerin kim olduklarını çok iyi bildiklerini belirten Erdoğan, "Şimdi ne diyorlar: Ordumuzu tebrik ediyorlar. Öyle mi? Ne oldu? Hani Afrin'e girmemizi doğru bulmuyordunuz? Ne oldu şimdi size? Hep manevra. Bunların hayatı manevra." diye konuştu.

Daha dün "PYD terör örgütü değildir." diyenlerin kim olduğunun, cümle alemin malumu olduğuna değinen Erdoğan, "Ey şu anda ana muhalefetin başı ve yanındakiler, siz 'PYD'yi terör örgütü değildir' diye açıklamadınız mı, yanındakiler bunu böyle açıklamadı mı? Biz, PKK'nın nasıl bunların siyasi yan kuruluşu olduklarını belgelerle her yerde açıkladığımız halde siz aksini savunmaya kalktınız. İşte biz Afrin'de kimlerle savaştık? Afrin'de PKK ile PYD ile ve onların bütün o yandaşlarıyla savaştık." ifadelerini kullandı.

-"Önümüzdeki denklem..."

Erdoğan, şunları kaydetti:

"15 Temmuz'u, terörle mücadelemizi önemsizleştirmek için ellerinden gelen her şeyi yapanları, milletimiz çok iyi takip ediyor ve ana muhalefeti de çok iyi takip ediyor. Ben inanıyorum ki ana muhalefetin Afrin olayında takındığı tavrı, bizim özellikle MHP ile müşterek olarak Afrin'e olan dayanışma noktasındaki ruhtan kaynaklanan o seslenişimizi bunlar hazmedemediler. Bunun için de çılgınca değişik şekilde saldırdılar. Sonuçta, Hakka inananlar, Hakka teslim olanlar, buradan muzaffer çıktı.

Bu çevreler, doğrudan yapılan icraatlara çıkamadıkları için karın ağrılarını kafalarındaki sinsiliklerini, dertlerini bizim nezdimizde şahsileştirerek anlatmaya çalıştılar. Deve kuşu misali kafalarını kuma sokuyorlar ama hakikatlar gün gibi ortada, farkında değiller. Bu ülkede artık emirleri başkalarından alan değil sadece ve sadece milletinden alan bir hükümet var, bir ordu var, bir devlet var. İşte şimdi buradan açıkça söylüyorum: Çatlasanız da patlasanız da Türkiye'yi durduramayacaksınız. 2023 hedeflerimize ulaşmamıza engel olamayacaksınız. Büyük ve güçlü Türkiye'nin inşasının önünü kesemeyeceksiniz. 2053 ve 2071 vizyonlarımızın yükselişini engelleyemeyeceksiniz. Ok yaydan çıktı artık. Türk milleti, üzerindeki asırlık külleri silkeleyerek, kadim medeniyetinin inkişaf ateşini yeniden alevlendirmiştir. Bu yolda milletimizle birlikte olan, büyük Türkiye'deki yerini alır. Kendisine saf olarak milletimizin karşısını belirleyen ise kaderine razı olur. Önümüzdeki denklem işte bu kadar basittir."

(Sürecek)

Kaynak: