Akademisyen Ceren Damar, Çankaya Üniversitesinde anıldı

Ceren Damar Şenel'in öldürülmesinin birinci yılı dolayısıyla düzenlenen törende, söz ve müziği Prof. Erol Parlak'a ait, Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi akademisyen ve öğrencileri ile Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın seslendirdiği "Cer
Akademisyen Ceren Damar, Çankaya Üniversitesinde anıldı

ANKARA (AA) - Geçen yıl öğrencisi tarafından öldürülen araştırma görevlisi Ceren Damar Şenel için Çankaya Üniversitesinde anma töreni düzenlendi.

Ceren Damar Şenel'in öğrencisi tarafından öldürülmesinin birinci yılı dolayısıyla görev yaptığı Çankaya Üniversitesi Balgat Kampüsü'nde anma töreni düzenlendi. Törene, Ceren Damar Şenel'in babası Mustafa Damar, annesi Feyzen Damar, kız kardeşi Selin Damar, eşi Levent Şenel, Çankaya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Can Çoğun, mesai arkadaşları, hocaları, öğrencileri ve Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi Rektörü Prof. Erol Parlak katıldı.

Tören, söz ve müziği Prof. Erol Parlak'a ait, Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi akademisyen ve öğrencileri ile Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın seslendirdiği "Ceren Öğretmen Ağıdı" adlı eserin klibinin gösterimi ile başladı. Bu anlarda törene katılanlar, gözyaşlarına hakim olamadı. Törende, Ceren Damar Şenel'in çocuk yaşlarında piyano çaldığı ve halk oyunları gösterisi yaptığı sırada çekilmiş görsellerinden oluşan video gösterildi.

Çankaya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Can Çoğun, törendeki konuşmasında, "Türkiye, Ceren'i bir eğitim şehidi olarak ilan etti. Artık bu şehitlerin olmasını istemiyoruz. Ülkemizde menfur saldırılar olmasın, haksız yere insanlar ölmesin istiyoruz. Eğitimcilere saldırılar olmasın istiyoruz. Bunların olmaması için üniversite olarak elimizden geleni yapacağız." dedi.

Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Feriha Bilge Tanrıbilir, Ceren'in ailesi tarafından özenle yetiştirildiğini, iyi bir eğitim aldığını, sanat ve sporla uğraştığını, insan, doğa ve hayvan sevgisiyle dolu olduğunu anlattı. Tanrıbilir, Ceren Damar Şenel'i şu sözlerle andı:

"Ceren, Damar ailesinin sevgili evladı, Şenel ailesinin kıymetli gelini değildir. O, hepimizin Ceren hocasıdır. Onun şahsında somutlaşan değerleriyle Ceren Damar Şenel, fakültemizin sembolü olmuştur. Öyle ki adına doktora bursları verilmekte, adına ormanlar kurulmakta, bilimsel toplantılar düzenlenmektedir. Bunun bir tek anlamı vardır; herkes onun kaybındaki acımasızlığı görerek ona sahip çıkmakta, bağrına basmakta, haksızlığa yine Ceren'in temsil ettiği değerlerle karşı koymaktadır."

- "Beşeri adaletin tecellisini bekliyoruz"

Çankaya Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hamdi Mollamahmutoğlu, katillerin kravat takmasının ve ütülü pantolon giymesinin ceza indirimi sebebi sayıldığını belirterek "Müebbet hapis, ebediyen demektir. Müebbet hapse mahkum olan bir kişi hapishaneden çıkamaz, cenazesi çıkar. Bir yıldan beri bunu bekliyoruz." ifadelerini kullandı.

Savunma hakkının kutsal olduğunu ancak bunun arkasına saklanarak kendisini savunamayan bir masum hakkında istenilen şeyin söylenemeyeceğini belirten Mollamahmutoğlu, "Bu bizi bir kere daha öldürdü. Maalesef dünyada beşeri adaleti beklemekten başka çaremiz yok. Beşeri adaletin yanında bir de ilahi adalet var. Bütün masumların, mazlumların dosyaları büyük mahkemede bekliyor. Hesap günü katiller hesap verecek. Orada hiç kimseye torpil geçilmez. Ceren kızımızın dosyası da orda açık bekliyor, hesabı sorulacak bunun." diye konuştu.

Ceren Damar Şenel'in yakın arkadaşlarından araştırma görevlisi Hilal Düzenli ise araba kullanmaya yeni başladığında 3 ay boyunca Ceren'in büyük bir sabırla arabasını park ettiğini aktararak "Ceren yokken ben yolumu bulamıyorum artık." derken gözyaşlarına boğuldu.

Törende, öğrencilerin Ceren Damar ile ilgili görüşlerini içeren notları okundu. Anma törenine katılan meslektaşları ve öğrencileri, Ceren Damar Şenel için açılan anı defterini imzaladı. Törene katılanlar, Ceren Damar Şenel'in öldürüldüğü odanın önündeki çalışma masasına gözyaşları içinde karanfil bıraktı.

Ceren Damar Şenel, daha sonra mezarı başında anıldı.

Kaynak: