Aziz Bekir: Spor ekmek kadar önemli

Konyaspor Basketbol takımında antrenörlük yaptıktan sonra kulüp kapatılınca basketbol okulunun hocası oldunuz. Bu süreçten bahseder misiniz?

Büyük bir üzüntüyle kulübün kapandığı haberini aldık. Ne olursa olsun bir şekilde TBL’de devam edeceğimizi zannediyorduk. Takımın mali durumları düzeltip sonra tekrar üst lige çıkacağımızı düşündük. Ama maalesef takımımız kapatıldı. Ondan sonra ben de zaten Konya’da ikamet ettiğim için burada yaşamaya devam ettim. Aslında bu süreçte birçok teklif geldi. Bazılarına da sıcak bakıyordum. Ama sonuç itibariyle Konya’dan ayrılmadım. Daha sonra Konyaspor’dan basketbol okulları açma teklifi geldi. Biz de bunu kabul ettik. 5 ay önce açtığımız basketbol okulunda antrenörlüğe devam ediyorum. Hedeflerimiz doğrultusunda yavaş yavaş ilerliyoruz.

Basketbol A Takımı çalıştırdıktan sonra futbol okullarında minik öğrencilere hocalık yaparken zorluk yaşadınız mı?

Hayır yaşamadım. Ben Türkiye’de çok kısa zamanda önemli işler yapan nadir antrenörlerden biriyim. 4.5 yıl Ülkerspor’da altyapıda çalıştım. Bu süreçte bir Türkiye Şampiyonluğu, bir Türkiye ikinciliği, bir de Türkiye üçüncülüğü elde ettik. Liseler arası Türkiye Şampiyonası’na katıldık. Bir kez de dünya şampiyonu olduk. Türkiye’nin önemli oyuncularıyla çalıştık. Oğuz Savaş, Ersan İlyasova, Caner Topaloğlu, Ogün Sevinç, Caner Öner ile çalışma fırsatı bulduk. Bu 4.5 sene içerisinde çok önemli işler başardık ve O zamanlar en popüler takım olan Anadolu Efes’i ikinciliğe çektik ve liderliği ele geçirdik. Ülkerspor’u Türkiye’nin bir numaralı altyapı kulübü yaptık. Bu sebeple altyapı konusunda tecrübeli olduğum için geçiş sürecinde zorluk yaşamadım.

Konyaspor Basketbol Okulu’nda sistem nasıl ilerliyor?

Konyaspor Basketbol Okulu olarak hedefimiz öncelikle öğrenci sayısını önemli seviyede arttırıp daha sonra da bu basketbol okulunu alt yapıya geçirmeyi düşünüyoruz. Ama bazı şartlar dolayısıyla bunu hemen önümüzdeki yıl başlatmak zorunda kalacağız. Gelecek sezondan itibaren en az iki tane altyapı takımı kurmaya çalışıyoruz. U11, U12 veya U13 olabilir. Daha yüksek yaşlara çıkmayacağız. Ama niyetimiz sonuç itibariyle çok büyük bir havuz oluşturmak ve bunun sayesinde altyapıya da yeni bir kan, yeni bir oyuncu vermektir. Bu konuda Konyaspor Kulüp Başkanı Ahmet Şan’ın bize büyük bir desteği oldu. Ona söylememiz lazım. Bu işe girdiler. Hem mali hem de manevi boyutlarında hiçbir şeyi esirgemeyerek destek çıktılar. Biz de bunun karşılığını inşallah önümüzdeki yıllarda vereceğiz.

Kaç yaş aralığındaki öğrencileri kabul ediyorsunuz?

Niyetimiz ilk başta 6 ila 11 yaş aralığını almaktı. Çünkü bunları alırsak bizim yanımızda en az 4 yıl çalışacaklar ki U11 grubuna girebilsinler. Sistemimiz içerisinde 4 yıl çalışan oyuncu büyük işler başarabilecek. Ama şuanda başvurulardan dolayı 16 yaşına kadar öğrenci kabul ediyoruz. Ama ana hedef gurumuz maksimum 6-11 yaş aralığıdır.

Çalıştırdığınız süreçte minik sporculardan verim almaya başladınız mı?

Bu yaşlardaki çocuklara basketbol oynatacağız diye bir şey yok. Bizim basketbol okulları olarak niyetimizde bir kere çocuklara sporu sevdirmek var. İkincisi de yeni jenerasyonun psikolojik zaaflarını yenmesini sağlamak. Bu da elektronik eşyaların çocukların algılama ve dikkatini köreltmesini engellemektir. Teknolojik cihazlarla çok fazla haşır neşir olan çocuklar maalesef algılamada güçlük çekiyor. Spordan da uzaklaşıyor. Biz bunu çözmeye niyetlendik. Kendi çocuğum da dahil yavrularımızın büyük bir kısmı teknolojik cihazların esiri olmuş durumda. Bunun zararını antrenmanda da çok net görüyoruz. Öğrencilerimiz basit komutalarımızı çok zor algılıyorlar. Şuanki rahat imkanlar ve rahatlıktan dolayı da çocuklarımız Allah’ın verdiği potansiyeli hiç kullanmamaya başladılar. O yüzden bizim ilk hedefimiz önemli oyuncular yetiştirmek iken bir anda ön plana çıkan hedefimiz çocukların psikolojisini düzelterek onlara sporu sevdirmek oldu.

Çocukların algılama güçlüğünü çözmek için nasıl çalışmalar yapıyorsunuz?

Bunu başarmak için ilk olarak antrenman sayısını fazlalaştırdık. Çocuklarımız okuldan çıktıktan sonra bilgisayar veya telefonla ilgilenmek yerine spor salonumuza gelsinler, burada yorulsunlar daha sonra yemeklerini yiyip yatsınlar diyerek planladık. Bizler yetişkin olarak bile bu cihazların bağımlısı olduysak o minik bedenlerin olumsuz etkilenmesi kaçınılmazdır. Dolayısıyla haftada iki gün cumartesi ve pazar zorunlu antrenmanımız vardı. Bunu fark edince çarşamba akşamları da çalışmalara başladık. En kısa zamanda da bu sayıyı 4’e çıkarmayı hedefliyoruz. Diğer basketbol okullarına baktığımızda bizim antrenman sayımız fazla görünüyor olabilir ama bizim amacımız onlara ayrıca psikolojik destek sağlamak. Bizler antrenörler olarak sürekli orada bulunuyoruz. Onları bu hastalıklardan uzak tutmaya çalışıyoruz. Aynı zamanda aileye çok önem veriyoruz. Bunu kimse yapmıyor. Biz velilere antrenman saatini açtık. İsterlerse gelsinler onlar da spor yapsınlar istedik. Bizim Konyaspor Basketbol Okulları’nın herkesten farklı uygulamaları var.

Çocukları teknolojik araçlardan uzak tutma konusunda ailelere nasıl tavsiyelerde bulunuyorsunuz?

Çocuklarımızı muhakkak bunlardan uzak tutmalıyız. Teknoloji büyük bir hastalık. Bu tamamen insanların psikolojisini bozan bir şeydir. Fiziksel ve ruhsal olarak muhakkak bizi bozan bir şeydir. Benim küçük çocuğum sırf telefonumu oynayabilmek için benden erken kalkıyor ve gizlice oynuyor. Bu büyük bir sorun. Çocuklarımızı spora ve kitap okumaya sevk etmemiz lazım. Bu iki madde çok önemli. Biz insanlardan haftada iki antrenman ücreti alıyoruz ama diğer günler çalışmalarımızı tamamen ücretsiz yapıyoruz. Haftada 4 defa çalıştıracağız.  Biz gerçekten bir kulüp olarak bu sorumluluğu almak istiyoruz. Konya’daki çocuklarımıza spor yaptıracağız. Çarşamba akşamları 19-22 arası minik öğrencilerimiz antrenmanlarımıza geliyor. Bu bizim için büyük bir sevinç kaynağı oluyor. En azından o geceliğine telefonu, bilgisayarı bıraktı diyoruz. Bunun sayısını inşallah daha da arttıracağız. Biz çocukken sokakta spor yapardık. Şimdi 21.yy’da bu pek mümkün değil. Çocuklarımızı sokağa çıkaramıyoruz. Tehlikeler var. Bu sebeple onları basketbol okulumuza alıyoruz ki sporu sevsinler.

Kız öğrencileriniz de var mı?

Çok yetenekli kız öğrencilerimiz var. Cinsiyet ayrımı yapmaksızın tüm çocuklarımıza aynı eğitimi veriyoruz. Hatta iki tane kız öğrencimiz var ki eminim bunlar 4 seneye kadar Galatasaray’a transfer olacaktır.

Yıllar sonraki hedefiniz nedir?

Bu projemiz sayemizde geliştirdiğimiz sporcularımızla 10 yıla kadar sonra Süper Lig’de kendi altyapı oyuncularından kurulu bir Konyaspor Basketbol Takımı oluşturmayı amaçlıyoruz. Yıldız sporcuların da bizim altyapıdan çıkanlar olmasını temenni ediyoruz. Ama bu kolay olmayacak. Birincisi basketbol okulumuzun altyapısını kuracağız. Yani en geç 10 yıl sonra Süper Lig’de kendi potansiyelimizle mücadele edeceğiz. Çok büyük bir havuz oluşturarak bu kulübü kendi getirisiyle kendi giderlerini dengeleyen bir ekip olarak tasarlamayı hedefliyoruz. Bunu başardığımızda maddiyat olarak da birçok kazanımlar elde edeceğiz. Futbol kulübümüze yük olmak istemiyoruz. İki tane niyeti birlikte sürdürüyoruz. Ama bu sabırla olacak bir şey. Benim yanımda uzun süredir çalışan Barış Hoca vardı. Yardımcımdı. Şimdi o da futbol okulu teknik heyetimize katıldı. Çalışmalarımızı birlikte sürdürüyoruz. Biz belki bu hedefimizi 10 yıl sonra başarabiliriz ancak Selçuklu Belediyesi 4 yılda başarır. Çünkü takımlarına baktım muhteşem bir potansiyelleri var. Ama bunu bence daha iyi kullanabilirler.

Konyaspor Kulübü size gerekli maddi desteği sağlıyor mu?

Tüm ihtiyaçlarımızı karşılıyorlar. Zaten 2 sezon sonra biz kendi paramızı kendimiz çıkarmayı hedefliyoruz.

Ailelerin bu çocuklardan beklentileri ne? Başlarından gitsinler diye mi size gönderiyorlar, yoksa gerçekten sporcu olsun diye mi okulunuza kaydediyorlar?

Orada çoğu insanlar Konyaspor ve Aziz Bekir’in ismini duyunca açıkçası ‘Benim çocuğum sporcu olsun’ diye bizim yanımıza gönderiyorlar. Bize güveniyorlar. Sadece birkaç tane çocuk gelmiş olmak için geliyor. Ama bizim çocukları muhakkak spora yönlendirmemiz gerekiyor. Ekmek ne kadar önemliyse, spor da onun kadar önemlidir.

Konyaspor Basketbol Okulu’na çocuğunu göndermek isteyen ailelerin ne yapması gerekiyor? Sezon başını beklemek zorundalar mı?

Hayır. Kaydını aldıktan sonra hemen ekibimize dahil olabilir. Bizim basketbol okulumuza her zaman girebilirler. Biz yapabildiğimiz kadar sayımızı yükselteceğiz. Bu geniş kadrolu takımımız sayesinde altyapı takımlarımızı oluşturacağız. Bir piramit gibi hiyerarşide olacak. En yeteneklilerini altyapıya göndereceğiz. Kısacası kim, ne zaman istiyorsa okulumuza kayıt olabilecek. Ama gelecek seneden itibaren açacağımız altyapı takımlarımıza yeteneğe göre seçim yapacağız.

Altyapıya değer vermenin önemi konusunda neler söylersiniz?

Konyaspor Kulübü kapandıktan sonra herkeste büyük bir yatırımla basketbol sahnesine geri dönme gerekliliği algısı oluştu. Bu böyle değil. Konya şehrinin Selçuklu Belediyesi’nin, Selçuk Üniversitesi’nin ve diğer kulüplerinin çok sayıda yetenekli sporcuları olduğunu gördüm. Ama onlar 18 yaşına gelince gidecek yerleri yok. Çünkü kulüp yok. Veya varsa da kulüp ile çocukların istekleri eşleşmiyor. O yüzden biz bunu yenmeliyiz. Konya gibi bir şehirden bir yönetici çıkması lazım. Kendi potansiyelini az para ile uzun vadeli çalışarak ciddi bir takım çıkarabilirler. İlla milyonlar koymaya gerek yok. Bakıyoruz ki TBL’den Süper Lig’e çıkmak isteyen takımlar var. İki takım çıkacak 16’sı kalacak. Ama milyonlar havada uçuşuyor. Her zaman o da 3-4 takım içerisinde dönüyor. Baktığınız zaman diğerlerinin hepsi boşa para harcıyor. Şimdi biz Konya’da müthiş yeteneği görüyoruz. Ama bu hikaye 18 yaşına geldiklerinde bitiyor. Türkiye’de hiçbir yönetici yıllık ayıracağı 500 bin TL’lik bütçesiyle kendi takımını oluşturmuyor. Biz Konya’da bu potansiyeli gördük. Umarız bunun fitili burada ateşlenir. Ben bunu kendi kulübümü açarak yapmayı planlamıştım ama yapacak salon bulamadığım için beklenti içindeyim. Konya belediyelerimizin bunu yapmasını temenni ediyorum. Biz Konyaspor olarak 10 sene sonrası adına bunu hedefledik. Ancak şuanda mevcut olan Selçuklu Belediyesi’nin genç oyuncularını değerlendirmek gerekir.

Konya belediyelerinin basketbol takımlarına bu konuda ne önerirsiniz?

Belediyelerimizin takımlarını takip ediyorum. Selçuklu Belediyespor yıldız takımı Türkiye 9.su oldu. Müthiş potansiyelleri var. Neden bu oyuncular gelecekte basketbolu bıraksınlar? Yöneticiler çıksınlar bir antrenöre güvensinler. Projeyi eline verip bir beklenti içinde olsunlar eminim kısa sürede en iyi başarıları elde eden takımlarını kuracaklardır. Özellikle Selçuklu Belediyesi’ni söylememin sebebi, parası var, salonları var, organizasyonları güçlü, ama gelecek vaat etmiyor. Oradaki takım üst lige çıksa da yeniden sıfırdan başlatması gerekir. Öyle bir vizyon olmaz. Kendi potansiyellerine güvenmeleri gerekir. Yani özetle ilim, sabır ve imkanlar dikkate alınırsa, bunun öncülüğünü yapacak belediyemiz başarılı olacaktır. İmkan zaten var, ilim olarak da getirdiğin hocaya güveneceksin ve gerekli sabrı göstereceksin. O zaman başarı kendiliğinden gelecektir. Bu işi bilen doğru antrenörü getireceksin. Ondan sonra sabah akşam çalıştıracaksın. En az iki sene beklenti içinde olmayacaklar. Bölgeselde oynayacaklar ama 2 sene sonra gelişince bölgesel birincisi daha sonra da TBL 2’ye yükselecekler. O güçle beraber de TBL’ye çıkacaklar. Para ne oldu? İlime yatırdın. Yalnızca antrenöre para verdin. Zaten altyapı oyuncuların bedavaya oynuyorlar. Alttan gelen oyuncuların senin takımında en az 5 sene oynaması lazım. Yani vereceğin parayı 5 yıla veriyorsun. Bedava gibi bir şey. Öbür türlüsü, her sezon milyonlara kurulan takımlar var. Ama ne olacakları soru işareti. Bu dediklerim belediyelerimiz tarafından gerçekleştirilirse eminim ki cüzi miktarlara kısa sürede başarı yakalanacaktır.

RÖPORTAJ: HÜSEYİN KOYUNCUOĞLU