Bakan Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulundu: (3)

"(Kovid-19 tedbirleri) Bu çerçevede olmaya devam edilirse yeni bir dalga beklemiyoruz. Yeni bir dalga, tedbirlere uymamızla doğru orantılı"- "(New York Times'in iddiaları) Söz konusu haber Türkiye karşıtlığı üzerine özellikle kurgulanmış bir haber. Biz bu
Bakan Koca, Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulundu: (3)

ANKARA (AA) - Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirlerine uyulduğu sürece yeni bir dalga beklemediklerini, yeni bir dalganın, tedbirlere uyma ile doğru orantılı olduğunu bildirdi.

Bakan Koca, Bilkent Yerleşkesi'nde Bilim Kurulu üyelerinin video konferansla katıldığı Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı'nın ardından basın toplantısı düzenledi ve gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Bir basın mensubunun, "Çin'de yapılan yeni bir araştırmada koronavirüsün geçen yıldan bu yana onlarca kez mutasyona uğradığı ve şiddetleri değişken en az 30 farklı türe yayıldığı ortaya konuldu. Avrupa'da da en ölümcül türün olduğu belirtildi. Buna istinaden şu anda dünyayı saran koronavirüs ülkelere göre mutasyona uğrayarak değişiklik mi gösteriyor eğer böyleyse Türkiye'de virüsün görüldüğü tür nedir?" sorusu üzerine Bakan Koca, farklı mutasyonların değişik bölgelerde olduğunu ve bu mutasyonun hastalığın virülansını ve bulaşıcılığını şu an çok etkilemediğini bildiklerini söyledi.

Bakan Koca, ilerleyen günlerde mutasyonla ilgili daha detaylı çalışmalar geldiğinde gerekli açıklamayı yapacaklarını belirtti.

- "Türkiye İngiltere'ye ikinci kez yardım etme noktasında adım atmış oldu"

Bir basın mensubunun, Almanya'nın Kovid-19 aşısı için ilk klinik çalışma yapma onayını verdiğini ve İngiltere Sağlık Bakanı'nın da Oxford Üniversitesince geliştirilen aşının yarından itibaren insanlar üzerinde deneneceğini açıkladığını hatırlatarak, bu çalışmaları nasıl değerlendirdiğini ve Türkiye'deki aşı geliştirme çalışmalarının nasıl ilerlediğini sorması üzerine Bakan Koca, Türkiye'deki aşı geliştirme çalışmalarının 6 merkezde devam ettiğini, 3 merkezde virüsün izolasyonunun sağlandığını ve bu noktadaki yeni gelişmeler oldukça da bilgilendirme yapacaklarını ifade etti.

Aşının insanlara uygulanmasıyla ilgili İngiltere'nin yol aldığına dikkati çeken Koca, bugün İngiltere Sağlık Bakanı ile görüştüğünü, iki ülkenin geldiği genel durumu ele aldıklarını ve tecrübe paylaşımında bulunduklarını belirtti.

Koca, İngiltere'nin koruyucu ekipmanla ilgili bazı taleplerinin olduğunu ve dün o konuyla ilgili izni verdiklerini belirterek, şöyle devam etti:

"Türkiye İngiltere'ye ikinci kez yardım etme noktasında bir adım atmış oldu. Bundan sonraki süreçte de hem İngiltere'nin hem bizim bilim insanlarımızın karşılıklı bilgi alışverişi ve özellikle tecrübe paylaşımı içinde bir yaklaşımları olacak. Aşı ile ilgili konuyu sorduğumuzda bunun yarın için uygulanacağını ama bu aşının hemen genel anlamda her şey iyi giderse ne zaman kullanılabilirliğini sorduğumuzda da her şey iyi giderse eylülden önce kullanımının şu an söz konusu olmadığını ifade ettiler."

- "Doğrusu yeni bir dalgayı beklemiyoruz"

Vatandaşların tedbirlere uyması ve her şeyin planlandığı şekilde ilerlemesi halinde normalleşmenin ne zaman başlayacağı ve ikinci dalga tehlikesinden endişe edilip edilmediği sorusu üzerine Koca, temas, mesafe ve izolasyon kurallarına harfiyen uyulması halinde önlerindeki takvimi daha rahat söyleme imkanları olduğunu söyledi.

Koca, şunları belirtti:

"Ramazanın kendine has hareketliliğini fırsata çevirerek bu dönemi özellikle bu kurallara, tedbirlere uyma noktasında bir gayret içinde geçirelim diye söylüyoruz. Eğer bu çerçevede olmaya devam ederse biz yeni bir dalgayı doğrusu beklemiyoruz. Yani yeni bir dalga tedbirlere uymamız ile doğru orantılı bir durum. Fakat bazı illerimizin yer yer daha riskli olduğunu biliyoruz. O nedenle de önümüzdeki dönemde bazı illerimizde daha farklı yaklaşımlar içinde olabiliriz. Bu da tamamen bundan sonraki süreçte o bölgelerdeki, illerdeki vaka sayısının dağılımı yapacaklarımızı belirlemiş olur."

Bir basın mensubunun, New York Times gazetesinin bir haberinde İstanbul'da son iki yıla göre bu yıl ölüm sayılarında ciddi bir artış olduğunu, Türkiye'nin de verilerini gizlediğini öne sürdüğünü, özellikle 9 Mart-12 Nisan arasında geçen senenin ortalamasına kıyasla 2 bin 100 daha fazla ölüm yaşandığı iddiaları ile özel sağlık kurumunda çalışan bir kısım hekimin ücretsiz izne çıkarıldığı haberlerine yönelik sorusuna Koca, "İzne çıkarıldığı konusunu bilmiyorum, ben olduğunu tahmin etmiyorum çünkü bu dönemde yoğunluğun olduğunu biliyoruz." diye yanıtladı.

Bakan Koca, New York Times'ın iddialarına ilişkin de "Söz konusu haber Türkiye karşıtlığı üzerine özellikle kurgulanmış bir haber. Biz bugüne kadar şeffaf bir şekilde bütün bilgilendirmeleri DSÖ'ye, DSÖ'nün istediği şekliyle verdik, vermeye devam ediyoruz." dedi.

Dünya Sağlık Örgütünün iki kodundan bahsedildiğini ve bu iki kodun iki hafta öncesine kadar olmadığını söyleyen Koca, şunları kaydetti:

"Yani salgının 5. ayına giriyoruz ve bu dönemde dünya bu iki kodla bildirim yapmıyordu. Peki neyle bildirim yapıyordu. Dünya, doğrulanmış korona koduyla bu bilgilendirmeyi yapıyordu. İki hafta öncesinde niye bir değişiklik oldu. Giderek yayıldığı için PCR testini yapamayan ülkelerin olduğu, bu ülkelerin bu bildirimi nasıl yapacağı sorusu gündeme geldi. PCR testinin yapılamadığı yerler için ikinci bir kod tanımlaması yaptı. Dünya, iki haftadan bu yana iki tane kod tanımlamasıyla Dünya Sağlık Örgütüne bildirmiyor. Yani PCR testinin doğrulanmış tanıyı bütün dünya iki hafta öncesi verdi, bu değişiklik sonrası da aynı şekilde vermeye devam etti. PCR testini yapamayan ülkeler için diğer kodu açmış oldu. Dolayısıyla bu anlamda hiçbir sorun yok."

Koca, İstanbul özelinde ise Hıfzıssıhha Kurulunun 30 Mart'ta, İller İdaresinin ise 26 Mart'ta ölüm raporu olanların il dışında defnedilmemesi kararını aldığını anımsatarak, İstanbul'da vefat edenlerin memleketleri yerine İstanbul'a defnedildiğini, bu nedenle de bazı mezarlıklarda kalabalıkların olabileceğini söyledi.

Bakılması gerekenin Türkiye'deki ölüm oranları olduğunu belirten Koca, şöyle dedi:

"2019 yılında toplam Türkiye'de ölüm sayısı 152 bin 289. Son 5 yıl içinde yıllık ölümde artış oranı ise her yıl 2,89. Yani son 5 yılda 2019 dahil olmak üzere yüzde 2,89 oranında ölümlerde artış gördük. 2019'da 152 bin 289 olan ölüm sayısını baz aldığımızda 2020'de bu ortalama yıllık ölümdeki artış oranıyla baktığımızda, 156 bin 684 beklenen ölüm. 1 Ocak-20 Nisan arasını söylüyorum. Hem 2019 hem 2020 için söylüyorum. 2019'da 152 bin 289 iken 2020'de beklenen 156 bin 684, artış oranı ilave ederek söylüyorum. Peki gerçekleşen ölüm sayısı 153 bin 766. Beklenen 156 bin 684, 1 Ocak-20 Nisan arası gerçekleşen 153 bin 766. Nerede artış?"

- "Belgeyi düzenleyen, hepimizin güveneceği hekimlerimiz"

"Ölüm belgesini düzenleyen o kurumda çalışan hekim. Bakanlık buradan o tanıyı koymuyor. Belgeyi düzenleyen, hepimizin güveneceği hekimlerimiz." ifadelerini kullanan Koca, şöyle konuştu:

"Dünyada yatak sayısı boyutuyla Avrupa bizim iki katımıza yakın yatağa sahip ve bu yataklarında şu an yer bulamıyor. Fuarlarda, AVM'lerde, stadyumlarda yeri geldiğinde hasta takip ediyor, huzurevlerindeki, palyatif hastalarını hastanelere yatırmıyor. Biz ise hem huzurevlerindeki hem palyatif bakımdaki hastalarımızı sonuna kadar hem de temasları dahil olmak üzere hastanelerimizde takip ediyoruz ve yatak doluluk oranımız yüzde 30."

"Yatak doluluk oranı bu kadar düşük olan bir Türkiye'de ölüm oranlarını nasıl yüksek bekliyorsunuz?" diye soran Koca, bunun Türkiye'deki sağlık sisteminin ve bir milyon 100 bin sağlık çalışanının başarısı olduğunu vurguladı.

- "Biz Amerika değiliz, biz İngiltere değiliz, biz Almanya değiliz"

Koca, sağlık çalışanlarına güvenilmesi ve Türkiye'nin sağlık sistemiyle gurur duyulması gerektiğini belirterek, "Sağlık çalışanlarımızın özellikle hekimlerimizin bu dönemde destan yazdığından emin olunuz." dedi.

Gelecek haftalarda yayınlarla bunu kanıtlayacaklarını aktaran Koca, "Halen Amerika, halen Avrupa, halen İskandinav ülkeleri belirtisi olan, öksürüğü, semptomu olan hastayı sağlık kuruluşunda tedavi etmiyor. 14 gün evde kalmasını ve solunum sıkıntısı olduğunda hastaneye müracaat etmesi şeklinde bir yaklaşım içinde ama biz hastalarımıza, 'Bizim sağlık kuruluşlarımızda yükümüz fazla değil, bu anlamda herhangi bir semptomunuz varsa lütfen evde beklemeyin erken bu kuruluşlarımıza müracaat edin, biz Amerika değiliz, biz İngiltere değiliz, biz Almanya değiliz, bu anlamda Türkiye'nin sağlık sistemine ve hekimlerine, çalışanlarına lütfen güvenin ve gurur duyun.' diyoruz."

(Sürecek)



Kaynak: