"Başkonsolosluk araçlarıyla uluslararası uyuşturucu ticareti" iddiasına dava

İstanbul'da bir ülkenin başkonsolosluk araçlarını kullanarak uluslararası uyuşturucu ticareti yapıldığı iddiası üzerine yürütülen soruşturma sonucunda 5'i firari 11'i tutuklu 25 sanık hakkında "örgütlü şekilde uyuşturucu ticareti yapmak ve suç örgütü üyel
"Başkonsolosluk araçlarıyla uluslararası uyuşturucu ticareti" iddiasına dava

İSTANBUL (AA) - MURAT KAYA - Sınır kapılarındaki geçiş kolaylığı ve diplomatik gerekçelerle aranmamaları nedeniyle bir ülkenin İstanbul Başkonsolosluğuna ait araçla yüklü miktarda uyuşturucu madde sevkiyatı yapıldığı gerekçesiyle yürütülen soruşturmada aralarında gümrük müşavirlerinin de bulunduğu 25 sanık hakkında dava açıldı.

AA muhabirinin soruşturma ve dava dosyalarından derlediği bilgilere göre, 17 Aralık 2018'de Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğüne yapılan bir ihbarda "yurt dışında yaşayan Naci Yılmaz ve Abdullah Alp Üstün'ün uluslararası uyuşturucu madde ticareti yaptıkları, İstanbul'a Avrupa ülkelerinden uyuşturucu madde gönderdikleri ve İstanbul'a gönderdikleri uyuşturucu maddeyi Ömer Faruk Bilen, Hanefi Arslan aracılığıyla Zeytinburnu ve Bakırköy'de piyasaya dağıttıkları" yönünde bilgiler verildi.

Söz konusu ihbar üzerine Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından soruşturma başlatıldı.

Soruşturma kapsamında Ömer Faruk Bilen ve Hanefi Arslan'ın kullandığı telefonlar dinlemeye alındı ve şahısların uyuşturucu maddelerle yakalanmasına dönük çalışma başlatıldı.

Teknik ve fiziki takip devam ettiği sırada sanıklardan Atilla Özcan, 34 RL 6330 plakalı aracıyla 13 Ocak 2019'da ikametinden çıkarak sanıklardan Olcay Küçükvardar'ın evinin bulunduğu Sarıyer'deki lüks bir sitenin otoparkına gitti. Bu kişinin diğer sanıklar Fatih Kazan ve "Birtan Bala" sahte kimliğini kullanan Sebahattin Sonğan ve Fatih Kazan'la buluştuktan sonra ikametine döndüğü tespit edildi.

- Kriptolu telefonda rumuzlar: "Balina, Loyalswan ve Hipsteel"

Bu şahıslara uyuşturucu madde geldiği ve dağıtımını yaptıklarını değerlendiren ekipler, aynı gün saat 19.00 sıralarında yapılan operasyonla Olcay Küçükvardar'ı Sarıyer'de yakalarken, ikametinde yapılan aramada yüklü miktarda eroin, kokain ve ecstasy hap ele geçirildi.

Yakalanan Olcay Küçükvardar'a ait kriptolu cep telefonunda inceleme yapan ekipler, telefonda "Balina", "Loyalswan", "Abi", "Hipsteel", "Cerisetart", "Humbledingo", "Narin" ve "Limidedbow" rumuzlarını kullanan şahıslarla uyuşturucu ticaretine dair karşılıklı mesajları tespit etti.

- Uyuşturucu başkonsolosluk aracıyla getirilmiş

Mesajların ortaya çıkarılmasının ardından Küçükvardar'ın oturduğu Sarıyer'deki lüks sitenin 8, 10 ve 13 Ocak 2019 tarihlerine ait kamera kayıtları incelendi. Tutanaklara göre, 10 Ocak 2019'da yurt dışına gönderilmek üzere bir ülkenin başkonsolosluğuna ait 34 CC 3221 plakalı araca "Loyalswan" ve "Abi" lakaplı şahısların talimatlarıyla Atilla Özcan ve Olcay Küçükvardar tarafından, içlerinde eroin bulunan koliler teslim edildiği, Olcay Küçükvardar'ın ikametinde ele geçirilen kokain, ecstasy haplar ve Hint kenevirinin ise 13 Ocak 2019 günü Türkiye'ye giriş yapan aynı araçla getirildiği tespit edildi.

Küçükvardar'ın Sarıyer'de yakalanmasından sonra da çalışmalarına devam eden polis, 28 Ocak 2019'da Sarıyer'de, 30 Ocak'da Sultanbeyli'de, 1 Şubat'da Şişli'de ve 5 Şubat'ta da Beşiktaş'ta olmak üzere 4 kişiyi daha yakaladı.

- 937 kilo eroin, 103 kilo kokain ve 750 bin adet ecstasy

Düzenlenen operasyonlarda sanıkların adreslerinde, 937 kilo 700 gram eroin, 103 kilo 200 gram kokain, 140 kilo 200 gram gelen yaklaşık 750 bin adet ecstasy hap ve 1.500 gram Hint keneviri (skunk) ele geçirildi.

Soruşturmayı yürüten Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürosunca 25 kişiyle ilgili hazırlanan iddianame, Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

- Suç örgütünün elebaşı "Balina"nın kimliği belirlenemedi

Çarpıcı bilgilere yer verilen iddianamede, tüm soruşturma kapsamında tespit edilen takip raporları, Sarıyer'deki lüks site ile Beşiktaş ve Sarıyer'deki bir AVM, Şişli'deki bir rezidans ve Sultanbeyli'de bir toptancılar sitesine ait kamera kayıt CD'leri ile hudut kapısı araç, yolcu giriş çıkış tespit tutanaklarına göre değerlendirme yapıldığı aktarıldı.

İddianamede, uluslararası uyuşturucu madde ticareti yapan suç örgütünün açık kimliği tespit edilemeyen "Balina" lakaplı şahsın elebaşılığında kurulduğu belirtildi.

"Balina" adına uyuşturucu maddenin İstanbul'daki satışını "Abi" lakaplı bir kişinin yaptığı ve "gümrükçü" olarak da bilinen, "Loyalswan" lakaplı sanık Levent Sever'in uyuşturucunun nakliyesini organize ettiği öne sürülen iddianamede, "Suç örgütünün Avcılar ve Maslak'taki lüks sitede zula evleri tuttuğu, 'Abi' lakaplı şahsın talimatıyla Küçükvardar'ın eşi ve çocuklarıyla kaldığı sitedeki zula evine yerleştiği, 'Loyalswan' lakaplı Levent Sever'in adamı olduğu anlaşılan Atilla Özcan'ın, 'Abi'nin adamı Küçükvardar ile birlikte kendilerine verilen talimatlar doğrultusunda yurt dışına gönderilecek uyuşturucuları konsolosluk aracına teslim edip, bu araçlarla getirilen uyuşturucu maddeleri teslim aldıkları" belirtildi.

- Uyuşturucu teslimi, lüks sitelerin otoparkında

Uyuşturucu maddenin uluslararası nakliyesinde sınır kapılarındaki geçiş kolaylığı ve aranmamaları nedeniyle bir ülkenin İstanbul Başkonsolosluğuna ait 34 CC 3221 plakalı aracın kullanıldığı ve aynı başkonsolosluğa ait 34 CC 2542 plakalı aracın uyuşturucunun şehir içi nakliyesini yaptığına dikkat çekilen iddianamede, şu ifadelere yer verildi:

"Yurt dışına gönderilecek eroin maddesi ile yurt dışından getirilen kokain ve ecstasy hapların tesliminin, lüks sitelerin ya da alışveriş merkezlerinin otoparkında kamera olmayan bölümlerde yapıldığı, 10 ve 13 Ocak 2019 günü yapılan sevkiyatların, yabancı uyruklu olan ve diplomat pasaportları bulunan Enkhmunkh B. S. B. ve başkonsolosluk çalışanı olduğu değerlendirilen Altansukh B. tarafından yapıldığı anlaşılmıştır."

İddianamede, şu ayrıntılar da yer aldı:

"Fikret Öztürk olduğu yönünde tespitler yapılan 'Hipsteel' lakaplı şahsın, Fatih Kazan, Sebahattin Sonğan isimli şahıslarla birlikte hareket ederek örgüte ait kokain maddesini alarak piyasaya sürdükleri, karşılığında yurt dışına gönderilmek üzere eroin maddesi temin ettikleri, Arıcan Oktay, Burhan Deniz ve Mahmut Selim Açıkgöz isimli şahısların da örgüte ait kokain maddesini alarak Anadolu Yakası'nda piyasaya sürdükleri, Nurullah Keleş, Durmuş Teke, Uğur Özdemir, Ömer Faruk Bilen, Sıddık Avan, Ayhan Avan, Savaş Aldemir, Yalçın Aldemir, Seracettin Dinçer, Vedat Hamzaoğlu, Rıdvan Akbaş ve Hasan Çınarcık isimli şahısların 'Zaza' lakaplı şahsın adamı 'Hipsteel' gibi suç örgütüne eroin temin eden şahıslardan olduğu değerlendirilmiştir."

- Kriptolu telefon için "anneme aldım" savunması

Bir numaralı sanık "Loyalswan" lakaplı Levent Sever'in, örgüte ait eroinin yurt dışına götürülmesi, kokain ve ecstasy hapların ise yurt dışından Türkiye'ye naklini organize ettiği, teslimat işlerini sanık Atilla Özcan'a yaptırdığı belirtilen iddianamede, Sever'in adamları olan Atilla Özcan ve gümrük müşavirliği yapan Mustafa Önden'in in 270 kilogram eroinle yakalandığı bilgisi verildi.

İddianamede, sanıkların örgüt içindeki konumları şöyle aktarıldı:

"Uyuşturucu dağıtım ve temin etme; Fırat Öztürk, Nurullah Keleş, Uğur Özdemir, Fatih Kazan, Sebahattin Sonğan, Vedat Hamzaoğlu, Arıcan Oktay, Mahmut Selim Açıkgöz, Burhan Deniz, Durmuş Teke, Ömer Faruk Bilen, Yalçın Aldemir ve Savaş Aldemir. Yurtiçi nakliye; Sıddık Avan, Ayhan Avan, Seracettin Dinçer, Rıdvan Akbaş, Sayım Akar, Hasan Çınarcık, Uyuşturucu teslim; Olcay Küçükvardar, Atilla Özcan, Mustafa Önden. Üyelik; Hanefi Arslan ve İldazay Demir Ahmet."

Sanıkların eylemleri ve savunmalarına da yer verilen iddianamede, sanıklardan Rıdvan Akbaş'ın, evinde bulunan özel kriptolu cep telefonunu annesine aldığını beyan ettiği kaydedildi.

- İstenen cezalar

İddianamade, tutuklu Levent Sever'in, "örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde imal ve ticareti" suçundan 150 yıl, "suç işlemek amacıyla örgüt kurmak" suçundan da 2 yıldan 6 yıla kadar olmak üzere toplamda 2 yıldan 156 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi.

"Suç örgütü üyeliği ve örgüt faaliyeti çerçevesinde uyuşturucu madde imal ve ticareti" suçundan sanıklar Atilla Özcan'ın 1 yıldan 73 yıla, Sayım Akar, Vedat Hamzaoğlu, Rıdvan Akbaş, Seracettin Dinçer ve Hasan Çınarcık'ın 1 yıldan kırküçer yıla, Fırat Öztürk, Fatih Kazan, Sebahattin Sonğan ve Hanefi Arslan'ın 1 yıldan otuzüçer yıla, Ayhan Avan, Sıddık Avan, Nurullah Keleş, Uğur Özdemir, Savaş Aldemir ve Yalçın Aldemir'in 1 yıldan onsekizer yıla hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamede, "suç örgütü üyeliği" suçundan ise sanıklar Olcay Küçükvardar, Ildazay Demir Ahmet, Arıcan Oktay, Burhan Deniz, Mahmut Selim Açıkgöz, Ömer Faruk Bilen, Durmuş Teke ve Mustafa Önden'in 1 yıldan üçer yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.

- İlk duruşmada 5 tutuklu sanığa tahliye

Hazırlanan iddianameyi kabul eden Bakırköy 3. Ağır Ceza Mahkemesi, 11'i tutuklu 25 sanığın yargılandığı davanın geçen gün yapılan ilk duruşmasında sanık savunmalarını aldı.

Gümrük müşaviri olduğunu söyleyen tutuklu sanık Levent Sever, hiçbir zaman uyuşturucu ticaretinde bulunmadığını iddia ederek, "İddianame gelene kadar neyle suçlandığımı bilmiyordum. Rumuz kullanmadım. 34 CC 3221 plakalı herhangi bir konsolosluğa ait aracı kullanmıyorum. Suçlamaları kabul etmiyorum. Telefondaki konuşmalarım Çin ile yapılacak bir ticaretle ilgilidir, uyuşturucu ticaretiyle ilgisi yoktur. Suçsuzum, beraatime karar verilsin." dedi.

Sanıkların çoğu suçlamaları kabul etmezken, meslekleri ve tanışıklıkları gereği olay yerlerinde bulundukları, uyuşturucu yakalanan çantaların içinde ne olduklarını bilmedikleri yönünde savunma yaptı. Sanıklardan Olcay Küçükvardar'ın avukatı, iddianamede 22 kez "değerlendirilmiştir" ibaresi geçtiğine dikkati çekerek, değerlendirmelere göre yargılama yapılamayacağını ve beraat talep ettiğini söyledi.

Söz alan firari sanık avukatları ise tutuklamama güvencesi verilmesi halinde müvekkillerini savunma için hazır edeceklerini beyan etti.

Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Fırat Öztürk, Levent Sever, Nurullah Keleş, Rıdvan Akbaş ve Uğur Özdemir'in, delillerin büyük oranda toplandığını göz önüne alarak adli kontrolle tahliyesine hükmetti.

Diğer tutuklu sanıklar Atilla Özcan, Durmuş Teke, Mustafa Önden, Olcay Küçükvardar, Ömer Faruk Bilen ve Seracettin Dinçer'in, somut deliller bulunması gerekçesiyle bu hallerinin devamına, 5 firari sanığın yakalama emirlerinin infazının beklenmesine karar veren heyet duruşmayı erteledi.

Kaynak: