BM Hong Kong'da yürürlüğe giren yasanın ardından yapılan gözaltılardan endişeli

Birleşmiş Milletler (BM), Çin yönetiminin Hong Kong Özel İdari Bölgesi'nde uygulamaya koyduğu Ulusal Güvenlik Yasası'nın bölgede yürürlüğe girmesinin ardından gerçekleşen gözaltıların endişe verici olduğunu duyurdu.
BM Hong Kong'da yürürlüğe giren yasanın ardından yapılan gözaltılardan endişeli

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCHR) Sözcüsü Rupert Colville, BM Cenevre Ofisi'nde düzenlenen basın toplantısında, Ulusal Güvenlik Yasası'nın içeriğini incelediklerini belirtti.

Söz konusu yasanın, uluslararası insan hakları yükümlülüklerine uyup uymadığını dikkatli şekilde inceledikleri bilgisini paylaşan Colville, "Yasanın yürürlüğe girmesinin hemen ardından buna göre gözaltılar gerçekleşmesinden endişe duyuyoruz." diye konuştu.

Gözaltıların neden yapıldığına dair tam bilgiye sahip olmadıklarını belirten Colville, yaptıkları ilk analizlere göre, yeni yasaya göre suç tanımlamalarının "çok geniş kapsamlı" ve "anlaşılmaz" olduğunu ifade etti.

Colville, "Bu, insan haklarının korunmasına zarar verebileceği gibi yasanın ayrımcı veya keyfi uygulanmasına yol açabilir." uyarısında bulundu.

Bir soru üzerine Colville, kaç kişinin gözaltına alındığına veya tutuklandığına dair tam rakamı bilmemekle birlikte yüzlerce kişinin gözaltına alındığını kaydetti.

Çin'in Hong Kong Özel İdare Bölgesinde Ulusal Güvenlik Yasası'na karşı yapılan protestolarda 300'den fazla kişinin gözaltına alındığı bildirilmişti.

Hong Kong’da yürürlüğe giren yeni güvenlik kanunu

Çin'in en üst düzey yasama organı Ulusal Halk Kongresi (UHK) Daimi Komitesinde dün oy birliğiyle kabul edilen yasa Devlet Başkanı Şi Cinping tarafından da imzalamıştı.

Devleti yıkmaya teşebbüs, vatana ihanet ve ulusal güvenliği tehlikeye atan eylemleri yasaklayan ilgili yasa, Çin hükümetinin onayı sonrasında yerel saatle 23.00’te Hong Kong yerel hükümetinin resmi gazetesinde yayımlanarak yürürlüğe girmişti.

Yasa, içeriği itibarıyla asıl olarak geçen yıl haziran başında suçluların Çin'e iadesini öngören yasa tasarısına karşı başlatılan ve yıl sonuna kadar yoğun kitle protestolarıyla sürdürülen demokrasi yanlısı protesto hareketini hedef alıyor.

Hong Kong'un Çin yanlısı Baş Yöneticisi Carrie Lam, Ulusal Güvenlik Yasası'na ilişkin yaptığı açıklamada, yasanın "ulusal güvenliği tehdit eden çok küçük bir azınlığı cezalandıracağını" açıklamıştı.

Yasa ile Çin medyası tarafından Hong Kong’un "vatan hainleri" olarak yansıtılan muhalif gazeteciler, iş adamları ve aktivistlerin ulusal güvenlik gerekçesiyle yargılanmalarının önü açılırken, bu kapsamda yasaklanan suçları işleyenlere 3 yıldan müebbete kadar hapis cezası verileceği belirtiliyor.

Yasa kapsamında Hong Kong'da merkezi hükümete doğrudan bağlı Ulusal Güvenlik Komisyonu kurulması öngörülüyor. Komisyona başkanlık edecek Baş Yöneticisi Lam'e ulusal güvenlik yasasını ilgilendiren vakalara bakacak hakimlerin atanması yetkisini de veriyor.

Bölgenin bağımsız yargı geleneğini tehdit eden yasa, ayrıca bazı davaların Çin anakarasında görülmesinin de önü açıyor.

Çin'in güneyindeki Hong Kong, Çing Hanedanı ile İngilizler arasındaki 1. Afyon Savaşı'nın ardından 1842'de İngiltere sömürgesi olmuştu. 1984'te imzalanan Çin-İngiltere Ortak Deklarasyonu'yla adanın 1997'de Çin'e devredilmesi ve bölgeye yüksek otonomi hakkı tanıyan "bir ülke iki sistem" ilkesinin 2047'ye kadar uygulanması karara bağlanmıştı.