Cadıların kabakları Konya'dan

Baba Ali Yetgin, 16 yıl önce Hollanda’dan getirdiği lale soğanlarıyla Konya Ovası’nı adeta bir lale bahçesine çevirdi. Yaklaşık 6 yıl önce işlerin başına lise ve üniversite eğitimini Hollanda’da alan oğlu Korkut Yetgin geçti. Laleye talep azalınca, Korkut Yetgin çıkış yolunu yurtdışındaki festivallerde gördüğü süs kabaklarını yetiştirmekte buldu. İlk olarak Çumra ilçesinde 50 dönümlük alanda süs kabağı eken Korkut Yetgin, rengârenk kabaklara talep olunca üretimi 500 dönüme çıkardı. Önümüzdeki yılın hedefi ise üretimi bin dönümde yapmak.

YILDA 1500 TON

İlk yıl ürettiği kabakları Türkiye genelinde büyük süpermarketlere veren Yetgin, “Yılda 1500 ton kabak üretiyoruz. Bunun yüzde 80’i iç pazara, yüzde 20’sini de dış pazara satıyoruz. Hedefimiz dış pazarı yüzde 50-60 oranına çıkarmak. Yurtdışına ihraç etmeye Hollanda’yla başladık. Bu yıl Rusya’ya da gönderiyoruz. Cadılar Bayramı öncesinde de talep bir hayli arttı” dedi.

HEM SÜS HEM YEMEK

Süs kabağını damlama yöntemiyle suladıklarını ve fideleme yoluyla diktiklerini anlatan Korkut Yetgin şunları söyledi: “Meşakkatli bir iş ve maliyet balkabağı üretmekten daha yüksek. Hasat döneminde işletmemizde 160 kişi istihdam ediyoruz. Balkabakları kiloyla, mini kabaklar adetle satılıyor. Fiyatları 10 lira ile 20 lira arasında değişiyor. Hem yeniyor, hem süs olarak kullanılıyor. Fiyatının ekonomik olması nedeniyle, her kesimdeki insanların tüketebileceği değerli bir ürün. Tatlısı, böreği, reçeli yapılıyor, etli yemeklerde kullanılıyor. Özellikle yurtdışında kabak çorbası çok meşhur.”70-80 ÇEŞİT ÜRETİYORUZ

Korkut Yetgin, “Kabağın yüzlerce çeşidi var. Biz Konya’da 20 çeşitle başladık, şimdi 70-80 çeşide çıktık. Talebe göre üretiyoruz” diyor.

SEMBOLÜ GÜLEN KABAK

Tüm dünyada Halloween olarak bilinen ve 31 Ekim’de kutlanan Cadılar Bayramı’nın sembolü gülen yüzlü kabaklar. Bal kabağının içi boşaltılarak gülen bir surat şeklinde oyulduktan sonra içinde bir mum yakılarak şeytani bir surat oluşturulmaya çalışılıyor.

Cadı kıyafetleri giyen çocuklar kapı kapı gezerek ev sahiplerine, “Şaka mı, şeker mi?” diye soruyor. Ev sahibi “Şaka” derse çeşitli muziplikler yapılıyor.
Eve gelen çocuklara şeker ya da harçlık veriliyor.

Cadılar Bayramı’nın kökeninin, geçmişte İngiltere’de yoksulların kapı kapı dolaşarak ruh keki toplaması geleneğine dayandığına inanılıyor.