Cammu Keşmirli gazetecilerden Hindistan'a gazetecilik faaliyetlerine izin verme çağrısı

YENİ DELHİ (AA) - Cammu Keşmir'de gazeteciler, Hindistan hükümetine "özgür" gazetecilik faaliyetlerine izin verilmesi çağrısında bulundu.Keşmir Basın...
Cammu Keşmirli gazetecilerden Hindistan'a gazetecilik faaliyetlerine izin verme çağrısı

YENİ DELHİ (AA) - Cammu Keşmir'de gazeteciler, Hindistan hükümetine "özgür" gazetecilik faaliyetlerine izin verilmesi çağrısında bulundu.

Keşmir Basın Kulübü tarafından yapılan açıklamada, Cammu Keşmir'in özel statülü yapısının ortadan kaldırılmasından bu yana süren güvenlik uygulamaları eleştirildi.

Açıklamada, gazetecilerin güvenlik güçlerinin fiziksel saldırılarına maruz kaldığı, tehdit edildiği ve gözdağı verilmeye çalışıldığı kaydedildi.

Temelsiz iddialarla basın mensuplarının ifadeye çağrıldığı ve taciz edildiği ileri sürülen açıklamada, Yeni Delhi hükümeti ifade özgürlüğünü anayasal güvence altına almaya çağrıldı.

- "Gazetecilik faaliyetleri durma noktasına getirildi"

İnternet kullanımı üzerindeki kısıtlamalar ve polis uygulamalarının eleştirildiği açıklamada, hükümetin bunları basını kontrol altına almak için araç olarak kullandığı vurgulandı.

Açıklamada, Hindistan'ın Cammu Keşmir'in özel statülü yapısını ortadan kaldırmasının gazetecilik faaliyetlerini durma noktasına getirdiği ifade edildi.

- Cammu Keşmir'in özel statüsünün kaldırılması

İngiltere'den bağımsızlığın kazanıldığı 1947'den itibaren Cammu Keşmir, kendi yasalarını çıkarabilen ayrıcalıklı konumdaydı. Bu özel statü, yabancıların bölgeye yerleşmesine ve mülk edinmesine izin vermeyen vatandaşlık yasasını da içeriyordu.

Ancak Hindistan, anayasanın yarım asırdan uzun süredir Cammu Keşmir'e ayrıcalık tanıyan 370'inci maddesini 5 Ağustos 2019'da iptal ederek bölgenin özel statülü yapısını ortadan kaldırdı ve eyaleti ikiye böldü.

Eyalet 31 Ekim 2019'da resmi olarak merkeze bağlı Cammu Keşmir ve Ladakh "Birlik Toprağı" statüsünde iki bölgeye ayrıldı.

Kararın ardından Hint güvenlik güçleri, Cammu Keşmir'de asayiş operasyonlarını ve halk üzerindeki baskıları yoğunlaştırmıştı.

Sokağa çıkma yasağının yanı sıra internet, telefon ve ulaşım kısıtlamaları getirilmiş ve bölgedeki yerel partilerin yöneticileri ve üyeleri gözaltına alınmıştı.

Kaynak: