Can Yılmaz ve Zafer Algöz'den Festtogether'a özel "Burda Olan Burda Kalır"

Zafer Algöz:- "Bu süreçte artık evden işleri halletmeye, evden konferanslar yapılarak şirketler yönetilmeye başlandı. Bazı işlerin bir ofis olmadan yapılabileceğini, bazı işlerin de insan faktörü olmadan yapılmayacağını gördük"- Can Yılmaz:- "Bu dönem oku
Can Yılmaz ve Zafer Algöz'den Festtogether'a özel "Burda Olan Burda Kalır"

İSTANBUL (AA) - Müziğin birleştirici gücünü merkeze koyarak, "eğlen iz bırakma" söylemiyle sivil toplum kuruluşlarını bir araya getiren ve sosyal fayda odağı ile hayata geçen sürdürülebilir müzik festivali "Festtogether Evde" devam ediyor.

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında YouTube üzerinden canlı yayınlanan festivalde, Can Yılmaz ve Zafer Algöz, "Burda Olan Burda Kalır" programını gerçekleştirdi.

Oyuncu Zafer Algöz, Kovid-19 sebebiyle bütün dünyada olağanüstü bir durum yaşandığını hatırlatarak, "Bu süreçte artık evden işleri halletmeye, evden konferanslar yapılarak şirketler yönetilmeye başlandı. Bazı işlerin bir ofis olmadan yapılabileceğini, bazı işlerin de insan faktörü olmadan yapılmayacağını gördük." dedi.

Algöz, sürdürülebilir müzik festivali Festtogether'ın bu sene Kovid-19 salgını sebebiyle ortaya çıkan ihtiyaçları desteklemek amacıyla düzenlendiğine dikkati çekerek, bu projeye destek vermek için "Burda Olan Burda Kalır" programını Festtogether Özel olarak yaptıklarını söyledi.

- "Mahalle kültürümüzün içinde imece, dayanışma var"

Bazı sektörlerin salgın sürecinden etkilendiğini belirten Algöz, "Kamu sektöründe ya da ödenekli kurumlarda çalışanların bir maaşı var ama özel tiyatrolarda özellikle sahne gerisinde çalışan insanların çok büyük sorunları var. Kapalı mekanlara girilemediği için tiyatro, konser ya da herhangi organizasyonlar yapılamıyor. Özel tiyatroların sahne gerisinde dekor takan, çivi çakan, getiren, götüren arkadaşlara bir nefes payı olsun bırakabiliriz diye buradan da onlara bir destek vermemiz söz konusu." ifadelerini kullandı.

Algöz, imece kültürünün önemine işaret ederek, çocukluğundan bir anısını şu sözlerle anlattı:

"Benim çocukluğumda mahallede bir fabrikanın bekçisi vardı. Bekçinin evi yandı, adam görevinin başındayken soba tutuşmuş ev yanmıştı. Karısı ve 2 çocuğuyla bunlar bir anda kış ortasında sokakta kaldılar. 'Ne yaparız, ne ederiz' diye dövünüyorlardı. İşte o zaman mahalle kültürü devreye girdi. Sevilen, dürüst biri olduğu için bu adam mağdur olmasın diye bir komşumuz hiç kullanmadığı çatı katındaki daireyi bunlara verdi. Evin eşyalarını da bütün mahalleli imece usulüyle temin etti. Bu ruh bizde var, mahalle kültürümüzün içinde imece, dayanışma var."

Can Yılmaz ise bu süreçte çocukların bilgisayar, tablet ve televizyonla eğitimlerini sürdüklerine işaret ederek, şunları kaydetti:

"Bu dönem okulda okuyan çocuklar için çok ilginç bir deneyim oldu. Okullar çocukların eğitimi, öğretimi ve sosyalleşmesi için önemli mekanlar. Oralardan bağımsız bir eğitim tarzına gidilmemeli. Şimdi çocuklar evde oturuyor, sadece anne ve babasını görüyor belki ama okulda arkadaşlar ediniyor. Bir otorite var orada, sosyal çevre var, o sosyal çevreden vazgeçilmesi mümkün değildir. Bir yandan 'biz çocuklara bilgisayarın başından kalk' diyoruz ya, bizim zamanımızda çocukluk sokaklarda geçerdi. Bir saklambaç oynadığımızda 2 saat arardık saklanan kişiyi."

Gün boyu sürecek festival aracılığıyla başta sağlık çalışanları ve hastane ihtiyaçları olmak üzere, uzaktan eğitim sürecinde bilgisayar ihtiyacı olan öğrencilere, sahne sanatları emekçilerine, müzik sektöründe teknik alanda çalışan emekçilere destek sağlanacak.



Kaynak: