Çevre ve Altyapı Projeleri Toplu Açılış Töreni

Davutoğlu, ATO Congresium'da düzenlenen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre ve Altyapı Projeleri'nin toplu açılış törenindeki konuşmasında, siyaset felsefesi ve hizmet anlayışı açısından son derece önemli bir törende bir araya geldiklerini söyledi.
Çevre ve Altyapı Projeleri Toplu Açılış Töreni

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Kendi çevremizi, şehrimizi koruyamaz haldeydik. Şimdi ise kendi insanına en iyi şartları sunabilen muktedir bir hükümet yanında, dost ve kardeş ülkelerin de temizlik şartlarına özen gösteren, onlara katkı sağlayan muktedir bir Türkiye Cumhuriyeti devleti vardır. Bunun için ne kadar şükretsek azdır" dedi.

Başbakan Davutoğlu, ATO Congresium'da düzenlenen Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre ve Altyapı Projeleri'nin toplu açılış törenindeki konuşmasında, siyaset felsefesi ve hizmet anlayışı açısından son derece önemli bir törende bir araya geldiklerini söyledi.

Genel Başkanlık ve hemen arkasında da Başbakanlık görevini devraldıktan sonra yaptığı konuşmada, “selam olsun insana, mekana ve zamana” dediğini anımsatan Davutoğlu, "Siyaset insana, zamana, mekana yeni bir boyut getirenler tarafından yüceltilir ve doğru eksene oturtulur. İnsana selam olsun derken kastettiğimiz, hizmet etmek arzusuyla, hizmet etmek şevkiyle huzurlarında bulunduğumuz bütün beşeriyete, en önemlisi de vatandaşlarımıza saygının gereği olarak onları en iyi şartlarda, en rahat ve huzurlu ortamda yaşatabilme gayesini kastetmiştik" diye konuştu.

"İnsana selam olsun derken, insana saygıyı, insan odaklı siyaseti öne çıkaracağımızı ifade etmiştik" diyen Davutoğlu, "Mekana selam olsun derken, çevreye, kainata, doğaya, ağaçlara, kuşlara, ırmaklara, dağlara, tepelere, toprağın her bir zerresine, havanın her bir zerresine, suyun her bir zerresine saygı duyacağımızı ifade etmeye çalıştık. Zamana selam olsun derken insana saygıyla mekana saygıyı bir araya getiren yeni Türkiye’ye selam olsun demek istemiştik. Şimdi işte bu anlayışın yansıması olan bir hizmet halkasında hep beraber bir aradayız” ifadesini kullandı.

Davutoğlu, "Suyu, toprağı, havayı, ateşi yani güneşi anlamayan, insanoğlunun varoluşunu anlayamaz. Çünkü biz de topraktanız, toprağa döneceğiz. Toprak, bizim aslımızdır. Su ve hava bize verilen en büyük nimettir. Onları korumak, onları koruyarak gelecek nesillere aktarmak, siyasi açıdan en büyük sorumluluğumuzdur" dedi.

Başbakan Davutoğlu, bugünlerde kamuoyunun genelde yaklaşan 7 Haziran seçimleriyle ilgilendiğini ancak kendilerinin seçim hazırlıklarının yanı sıra hizmet kervanına devam ettiklerini ifade ederek, şöyle konuştu:

“Dün Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin ticaret ve sanayi şurasındaydık. 6,5 saat, iş dünyamızla 81 vilayetimizden gelen ticaret ve sanayi odaları başkanlarıyla bir araya geldik. 81 ilin temsilcilerini tek tek dinledim. Akşam 19.00’a kadar ertelediğimiz Bakanlar Kurulu toplantısını da takriben gece 2 gibi bitirdik. Bugün sabah da sizlerle beraberiz. Çünkü artık zaman kaybetmeye takatimiz yok. Çünkü artık sadece seçim telaşı, seçim başarısı anlayışı yerine her an hizmet, her an insanımıza daha iyi hayat şartı sunma gayreti ve cehdi içindeyiz. Bir taraftan seçime hazırlanacağız bir taraftan devlet hükümet işlerini tek bir an dahi aksatmadan yolumuza devam edeceğiz. Bu bizim vatandaşlarımıza duyduğumuz saygının sonucudur. Ne olursa olsun hiçbir anımız olmayacak ki bi an vatandaşlarımıza yeni bir hizmet aşkını bünyemizde, ruhumuzda yaşamamış olalım. Bugün bunun yansıması olan törende birlikteyiz.”

Kasım ayında yine Çevre ve Şehircilik Bakanlığının benzer bir toplu açılış töreninde 320 milyon liralık yatırımı hizmete aldıklarını hatırlatan Davutoğlu, şimdi de 500 milyon lira değerinde bir yatırımı hizmete aldıklarını bildirdi.

- Cibuti’ye çevre temizlik aracı desteği

Yeni yatırımlarda emeği geçen Çevre ve Şehircilik Bakanı İdris Güllüce ve ekibine teşekkür eden Davutoğlu, “Bugün çöp konteynerlerinden çevre temizlik araçlarına, park yapım işlerinin üst yapımına kadar çok çeşitli yelpazede birçok hizmeti devreye sokacağız. 540 adet çevre temizlik aracı, 8 bin adet çöp konteyneri, 150 adet şehir park yapımı bunların arasında dikkati çekiyor. Bir de şunu, insan derken sadece kendi vatandaşlarımızı değil bütün insanlığı kastettiğimizi ifade edercesine de çevre temizlik araçlarından 6 tanesini dost ve kardeş Cibuti Cumhuriyeti’ne bugün teslim edeceğiz” diye konuştu.

 - “Kendi çevremizi, şehrimizi koruyamaz haldeydik”

Törenin anlamlı ve duygulu olduğunu dile getiren Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“20 yıl önce, geçen yüzyıl ama 100 yıl önce değil 20 yıl önce İstanbul’da yaşayanlar, Türkiye’nin her yerinde yaşayanlar bilir ama özellikle İstanbul’da yaşayanlar bilir, çöp tepelerinden sokakların nasıl geçilmediğini hatırlarlar. Ümraniye ve Mamak’ta nasıl vahşi depolamayla çöp depolarının patladığını, insanların hayatlarını kaybettiğini hatırlarlar. O zaman biz başkalarının yardımına muhtaçtık. O zaman biz kendi çevremizi, şehrimizi koruyamaz haldeydik. Acizdi o zamanki yöneticiler. Şimdi ise kendi insanına en iyi şartları sunabilen muktedir bir hükümet yanında, dost ve kardeş ülkelerin de temizlik şartlarına özen gösteren, onlara katkı sağlayan muktedir bir Türkiye Cumhuriyeti devleti vardır. Bunun için ne kadar şükretsek azdır. Biraz önce Bakanımız da zikretti, küçük borçlar alabilmek için uzun IMF müzakereleri yapan Türkiye’den, bir hamlede, bir törende 500 milyon liralık yatırımı devreye sokabilen kudretli bir Türkiye Cumhuriyeti var. Kim ne derse desin, bugünlerde kim ne siyasi spekülasyon yaparsa yapsın bu kudretli Türkiye Cumhuriyeti devletine bu kudreti bağışlayan milletin iradesi ve bu iradeyle iş başına gelen AK Parti hükümetleridir.”

Davutoğlu, bugünkü törende Tekirdağ, Muğla, Hakkari, Erdemli, Silivri, Edremit ve Tatvan Tapu Müdürlükleri için yapılan kadastro birimi hizmet binaları ile yurt dışında, Almanya’daki vatandaşlara hizmet etmek üzere Berlin Başkonsolosluğu bünyesinde hazırlanan tapu birimini de hizmete açtıklarını kaydetti.

- “Pis kokulu Türkiye gitti, mis kokulu Türkiye geldi”

Kayseri’de bir katı atık düzenli depolama tesisi, Bursa Yenişehir ve Orhaneli, Bilecik, Samsun, Amasya, Siverek ve Ceyhan’da da atık su arıtma tesislerinin açılışının yapıldığını bildiren Davutoğlu, şunları söyledi:

“Bütün bunlar gösteriyor ki sadece Çevre ve Şehircilik Bakanlığı açısından değil birçok bakanlığımızda aynı hizmet kervanı sürüyor, bütün bunlar gösteriyor ki bir iktidarın, hükümetin başarı performansının nihai ölçüsü, halkına sunduğu hizmettir ve bu hizmeti sunabilecek kudrete, imkana kavuşmasıdır. Biraz önce zikrettim, Türkiye 90’lı yıllarda öylesine şartlarda yaşıyordu ki yurt dışından borç almanın yanında çevre şartları itibarıyla da son derece zor şartlarda, hijyenik imkanın olmadığı, şehir kültürünün neredeyse yok edildiği, varoşlarda vidanjör sistemiyle araçların evlere yaklaşıp yer altındaki depolardan temizlik yaptığı, çok pis kokuların duyulduğu bir Türkiye vardı.

O güzel İstanbul’umuz Haliç kenarında, ‘altın boynuz’ denilen Haliç’te insanlar o pis kokular sebebiyle güzelim eski evleri satmak için, ucuz fiyatlara satmak için çaba içindeydiler. Kağıthane, o güzel Lale Devrinden bu yana dünya güzeli o İstanbul’un güzel köşeleri tam bir çevre kirliliğinin yansıdığı alanlardı. Ankara, hava kirliliği bakımından dünyanın en kirli şehirleri arasındaydı. Hava soluyamaz bir haldeydi. Çevreyi hissedemez haldeydik. İstanbul’un nüfusu bunun yarısından daha azdı ama İstanbul’da gerçek bir çevre temizliği imkanı yoktu. Çöpler günlerce bekler ve daha sonra da oradaki sağlık şartlarını riske edecek şekilde toplanırdı. Ankara’dan İstanbul’a giderken Sakarya, Kocaeli’ne yaklaştığımız andan itibaren burnunuza Körfez’in kokusu gelmeye başlardı. Güzel Körfez'in kokusu bir şekilde pis kokular haline dönüşmüş, hepimiz belli aralıklarda nerede hangi kokuyu hissedeceğimizi neredeyse bilirdik. Yolcular yolda otobüste uyumuşlarsa gelen kokuyla nereden geçtiğini hissederdi. İşte o pis kokulu Türkiye gitti, mis kokulu Türkiye geldi. Aradaki fark bu.”