Dört kişiden biri sigarayı bıraktı
Yeşilay'ın yaptığı araştırmada 2017'de sigarayı bırakmayı düşünenlerin oranı yüzde 35'lerdeyken, bu yıl yüzde 58'lerin üzerine çıktı. Salgın sürecinde sigarayı azaltan kişilerin, hastalıkla temasta bulunan sağlık çalışanları ile aynı evi paylaşan kişiler olduğu belirlendi. Yeşilay'ın verdiği bilgilere göre, Türkiye'de Koronavirüs vakasının görüldüğü 11 Mart'tan bugüne kadar tütün bağımlılığı ile ilgili Yeşilay Danışmanlık Merkezi'ne (YEDAM) on binlerce arama yapıldı. Bu aramaların yüzde 25'i tütün bağımlılığı ile ilgili olurken, Koronavirüs’ten sonra tütün özelinde gelen aramaların dört kat arttığı belirlendi.
DÖRT KİŞİDEN BİRİ SİGARAYI BIRAKTI
Bu kapsamda da Yeşilay, geçtiğimiz haftalarda sigara kullanım alışkanlıklarına ilişkin olarak "Kovid-19 salgınının sigara kullanım alışkanlıklarına etkisi" araştırması yaptı. Araştırmada, hem sigara kullanımı hem de sigarayı bırakma eğilimlerine ilişkin veriler yer aldı. Araştırma 26 ilde, 15 yaş üzeri 2 bin 500 kişi ile yapılırken, kişilerin yüzde 95'i aktif sigara içicisi, yüzde 5'i de sigara kullanmayı bırakmış kişilerden oluştu. Araştırma sonuçlarına göre, her dört kişiden biri salgın döneminde sigara kullanımını azalttı. Özellikle hastalıkla yoğun temasta bulunan sağlık çalışanlarıyla aynı evi paylaşan kişilerin, sigara kullanımını daha fazla azalttıkları ortaya çıktı.
‘SİGARA BIRAKMA EĞİLİMİNDE ARTIŞ YAŞANDI’
Salgın sürecinde sigara bırakma eğiliminde artış yaşandığını kaydeden Türkiye Sigarayla Savaş Derneği Konya Şubesi Başkanı Kadir Dikici, ”Koronavirüs denilen hastalık genellikle yüksek oranda akciğer sorunu olanlarda daha etkili oldu. Diğer insanlar bu süreci biraz daha kolay atlattı. Bu hastalığın en büyük sorunu nefes almayla ilgili olduğu için sigarayı kim ne kadar kullanırsa kullansın mutlaka akciğerlerde bir tahribat bırakmış oluyor. Hal böyleyken Koronavirüs hastalığıyla birlikte toplumda sigara bırakma eğilimi biraz daha arttı. Koronavirüsle ilgili endişeye kapılanların bir kısmı da sigarayı bıraktı. Koronavirüs belki bugün bir mikrop olarak dünyaya yayıldı ama en nihayetinde gelip geçicidir. Bunun ömür boyu bizimle kalacak bir hastalık olmadığını tahmin etmiyorum” şeklinde konuştu.
‘KORONAVİRÜS GEÇER SİGARANIN İZİ KALIR’
Koronavirüsteki tehlikenin gelip geçici olduğunu ancak sigaranın zararlarının geçmediğini belirten Başkan Kadir Dikici, “Koronavirüs, bir zamanlar domuz ve kuş gribi gibi ülkemize musallat edilen projelerden bir tanesidir. Hal böyleyken Koronavirüs geçer ama sigara kullanıcıları için bu süreç asla gelip geçici değildir. Çünkü sigara kullanıcıları, her an her daim her türlü mikroba ve diğer etkenlere ve hastalığa karşı hazır bir elaman gibidir. ‘Koronavirüs mü yoksa sigaramı diye zararlı’ diye sorarsanız bence en tehlikeli olan sigaradır. Yani Koronavirüs bitse bile sigara içenlerin önlem alması gerekmektedir. İnsanlar, sigarayı bırakmadıkları, sigara içenlerden uzak durmadıkları, pasif içici durumuna da düşmemeleri halinde risk oluşturmaya devam edeceklerdir. Bu risk onlar üzerinde daima olan ve hiç gitmeyecek bir unsurdur” ifadelerini kullandı.
‘SİGARAYLA MÜCADELEYE YETKİLİLER EL ATMALI’
Dikici, hükümet yetkililerin virüsle ilgili canla başla mücadele ettiklerine işaret etti. Konya’daki yetkililerin Koronavirüsle mücadelenin yanına, sigarayla mücadeleyi de dahil etmeleri gerektiğine değinen Dikici, “Şu anda tam da sevgi dilini kullanacağımız bir dönemdeyiz. Şehrimizin idarecileri insanlara dokunduğu zaman mutlaka çok etkili olacaktır. Sigara sağlığa, ekonomiye, çevreye, hatta ve hatta doğal tabiatımıza zararlıdır. Bugün şehirdeki izmaritler kanallara düşüyor. Yağmur yağmadığı zaman derelere akıyor. Derelerden çaylara, çaylardan göletlerimize, göletlerimizden göllere, göllerden denizlere gidiyor. Ya da tarlalara, kanallara giden sigara izmaritlerini, gören her canlı varlık yem zannederek yuttukları zaman 50 yıl bunun etkisi geçmiyor. Sigara doğada yok olmuyor ve doğamızı perişan ediyor ve canlı varlıklarımızı öldürüyor.” diye aktardı.
‘KAFELERİN DENETLENMESİNİ İSTİYORUZ’
İnsanların kafelerde sigara içmeye devam ettiğinin altını çizen Dikici, “Yetkililer, insanların zararlı halden çıkıp yararlı yola dönmeleri için gereken adımı atmalılar. Nargilenin sigaradan 100 kat daha zehirli ve etkili olduğu bilindiği halde özellikle kafe ortamlarında sigara içmek, nargile içmek serbest. Biz yetkililerden Koronavirüs’le mücadele ederken bunları es geçmemelerini istiyoruz. Kafelerin denetlenmesini istiyoruz. Mesela sokaklara sigara izmariti atmak yasaktır. Ama hiçbir memurun yere sigara izmariti atana ceza yazdığını görmüyoruz. Bu konuyla alakalı duyarlılık sağlanmıyor. Cumhurbaşkanımızın hassasiyet duyduğu bu konuda yapayalnız. Yanında hiç kimse yok. Kanun çıkarıyor ama hiçbir duyarlılık yok” diyerek sözlerini tamamladı.
SÜMEYRA KENESARI / YENİ HABER GAZETESİ
