"Ehl-i Zanaatkarın Çırakları ile Buluşması Ödül Töreni"

İSTESOB, Öğretmenler Günü dolayısıyla gerçekleştirilen ödül töreninde usta ve çırakları buluşturdu
"Ehl-i Zanaatkarın Çırakları ile Buluşması Ödül Töreni"

İSTANBUL (AA) - İstanbul Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İSTESOB), Öğretmenler Günü dolayısıyla ilk kez gerçekleştirilen "Ehl-i Zanaatkarın Çırakları ile Buluşması Ödül Töreni"nde usta ve çırakları buluşturdu.

Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği konferans salonunda gerçekleştirilen programda, İstanbul genelinde 210 bin üyesi, 145 oda, 306 meslek kolunda hizmet veren birlik, bu yıl ilk defa zanaat erbabı ve yetiştirdiği, meslek hayatına kattığı çıraklarını bir araya getirdi.

İSTESOB Başkanı Faik Yılmaz, burada yaptığı konuşmada, köklerini ahilik geleneğinden alan esnaf ve sanatkarlıkta usta ve çırak ilişkisinin önemini anımsatarak, bu yıl ilk kez gerçekleştirilen ödül töreninde, 15 meslek erbabı usta ve çırakların ödül alacağını söyledi.

Ustaların tecrübe ve fikirlerinin çok önemli olduğunu dile getiren Yılmaz, "Mesleki eğitime önem veren, ahilik değerlerini yaşatmak için yıllarca mücadele eden biri olarak, ustalarımızla bir arada olmaktan dolayı çok mutluyum. Devletimiz son yıllarda artan bir destekle, mesleki eğitime yatırım yaparak, zanaatkarların sayısını artırmaya çalışıyor. Biz de meslek örgütleri olarak elimizden geldiğince katkı sunmaya çalışıyoruz. Ama pek çok sektör, yetiştirecek çırak bulmakta zorlanıyor. Usta sanatkarımızın sayısı maalesef azalıyor." diye konuştu.

Yılmaz, yeni ustaların yetişmesinin Türkiye için hayati öneme sahip olduğuna işaret ederek, ülkenin kalkınması, refaha ulaşması için her meslekten insana ihtiyaç olduğunun altını çizdi.

- "Herkes, çocuğunun öğretmen veya doktor olmasını istiyor"

Alın teri akıtılan bütün mesleklerin kıymetli olduğunu ifade eden Yılmaz, "Ama herkes doktor olmak isterse veya terzi olmak isterse, olmaz, orada düzen bozulur. Ülkemizde maalesef, ailelerin de yönlendirmesiyle bu düzen bozulmuş durumda. Herkes, çocuğunun öğretmen veya doktor olmasını istiyor. İnşallah, mesleki eğitimi güçlendirerek, ahilik değerlerini günlük hayatımıza katarak bu düzeni tekrar kurmak istiyoruz." şeklinde konuştu.

Yılmaz, ahiliğin temelinde usta, kalfa, çırak ilişkisi olduğunu hatırlatarak, konuşmasını şöyle tamamladı:

"Ahilik sisteminde, ustalık düzeyine yükselebilmek oldukça meşakkatlidir. Bir kalfa veya çırak belli aşamalardan, belli sınavlardan geçtikten sonra, ancak ustasının oluruyla ustalık seviyesine yükselebilir. Ve burada çok önemli bir detay var. Bir usta çırağına sadece mesleği öğretmez, en başta helalle haram kazancı, eline, beline, diline sahip olmayı öğretir. Bu da ticaret hayatımızın olduğu kadar sosyal hayatımız için de çok önemlidir. Ahiliğin kurduğu bu sistem sayesinde, asırlarca bu topraklarda sadece ticarette değil, sosyal hayatta da düzen sağlandı ve büyük bir medeniyet inşa edildi. Elbette geleneklerimiz bizim için çok önemli. Mümkün olduğunca da değerlerimize sahip çıkmaya çalışıyoruz. Ama yaşadığımız çağın gerçeklerinden de kaçamayız. Bu devirde kendini yenilemeyen, geliştirmeyen, teknolojiye sırtını dönen kaybeder."

Konuşmaların ardından, aşçı, terzi, elektrikçi, kuyumcu, şekerci, mobilya-ahşap, berber, kadın kuaförü, saat tamircisi, derici, ayakkabıcı, fotoğrafçı, oto tamircisi, pastacı ve kasap olmak üzere 15 usta ve çırağa ödülleri takdim edildi.




Kaynak: