Eskiler onu Zıvarık olarak bilir! İşte Altınekin’in bilinmeyenleri

Tarımsal üretimde Türkiye’nin en önde gelen bölgelerinden biri olan Altınekin, tarihi ve kültürel geçmişiyle Konya’da önemli bir yer kaplıyor. Hititlere, Romalılara ve Frigyalılara ev sahipliği yapan ve geçmişte ‘suyu bol’ anlamına gelen Zıvarık adıyla bilinen Altınekin, gezilip görülmesi gereken şirin bir ilçedir.
Eskiler onu Zıvarık olarak bilir! İşte Altınekin’in bilinmeyenleri

Köklü bir tarihi geçmişe sahip olan Altınekin ilçesinin tarihi Hititlere kadar dayanmaktadır. Romalılara ve Frigyalılara da ev sahipliği yapan Altekin ilçesi, geçmişte ‘suyu bol’ anlamına gelen Zıvarık adıyla bilinir.

EN PARLAK DÖNEMİNİ SELÇUKLULAR ZAMANINDA YAŞADI

Roma devrinde Pegella adında büyük bir kent olan Altınekin’de, Romalılara ait pek bir eser bulunamamaktadır. Altınekin İlçesi en parlak dönemini ise Selçuklular zamanında yaşamıştır. Bu dönemde büyük bir ticaret merkezi olan ilçe, Sarnıç Hanı ve Zıvarık Hanı ile yolculara büyük hizmetler vermiştir. Altınekin'in en önemli eserlerinden biride Ali Paşa camiidir. Altınekin, Selçuklular zamanında önemli ve parlak bir ticaret merkezi idi. Fakat Altınekin arazisinin kıraç oluşu, gelişmiş olan ticaretini göçlerin başlaması nedeniyle yavaş yavaş söndürdü.

1987 YILINDA İLÇE OLDU

Konya-Ankara kara yolundan 8 km içeride olan Altınekin, Konya merkeze ise 65 kilometre uzaklıktadır. Cumhuriyet Döneminde genelde tüm kamu kuruluşlarıyla birlikte gelişmiş bir yerleşin merkezi iken, bu kurumların daha sonra başka bir yere taşınmasıyla birlikte küçük bir nahiye halini almıştır. Daha sonra Altınekin 4 Temmuz 1987 gün ve 19507 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 3292 Sayılı Kanunla ilçe olmuştur.

ADINI SUYUNUN BOLLUĞUNDAN ALMIŞTI ŞİMDİ KURAKLIK TEHDİDİ ALTINDA!

Kuzeye doğru Konya Ovasının devamı niteliğinde olan ilçe, ova-yayla özelliğinde yerleşmiştir. Genellikle düz bir yapıya sahip olan Altınekin’de yer yer tepeler vardır. İlçenin en büyük özelliği, büyük ekili alanlara sahip olmasıdır. Suyu bol olan anlamına gelen Zıvarık ismini alan ilçe özellikle son yıllarda kuraklık tehdidini derinden hissetmektedir.

SUYU SERT İNSANI MERTTİR

Karasal iklimin hakim olduğu ilçede, yaz ayları çok sıcak, kış ayları ise sert ve soğuk geçer. Kış aylarında genellikle don olayları da görülür. Deniz seviyesinden ortalama yüksekliği 950 metre olan Altınekin’in doğal bitki örtüsü bozkırdır. Bölgede doğal akarsu yoktur. Ekilebilir alanların yüzde 70’lik bölümü sulanabilen ilçede; buğday, arpa ve pancar önde gelen tarım ürünleri olsa da son yıllarda mısır, ayçiçeği, kuş yemi, kabak ve mercimek gibi ürünler de ekilmektedir. Bölge insanının tarımsal anlamda ülkemize büyük katkısı vardır. Türkiye’de modern tarım tekniklerini en iyi uygulayan bölgelerin başında gelen Altınekin’de halk çalışkandır. Tarımın yanında nakliyecilik de büyük bir yer kaplamaktadır.

eskiler-onu-zivarik-olarak-bilir-iste-altinekinin-bilinmeyenleri.jpg

ZIVARIK HANI HALEN SAPASAĞLAM

Aksaray-Zalmanda-Zıvarık-Sarayönü kervan yolu üzerinde yer alan Zıvarık Hanı geçmişte pek çok misafiri ağırlamıştır. Kitabesi olmayan ve bu yüzden de net olarak yapılış tarihi ve yaptıranı bilinmeyen Zıvarık Hanı’nın 14-15’nci yüzyıl yapısı olduğu düşünülmektedir. Cephelerin alt kısımları, büyük yontu taş, üst kısımları ise moloz taşlarla inşa edilen hanın girişi güneydoğu cephesindedir.

eskiler-onu-zivarik-olarak-bilir-iste-altinekinin-bilinmeyenleri-001.jpg

Taç kapının üst kısmı dışında kalan bölümleri, tamamen devşirme malzemeden yapılmıştır. Hanın içinde, yolcular kuzeydoğu tarafta kalmışlar, hayvanlar ise güneybatı tarafa bağlanmışlardır. Zıvarık Hanı bugün halen sapasağlam ayaktadır ve gezilip görülmesi gereken bir yerdir.

eskiler-onu-zivarik-olarak-bilir-iste-altinekinin-bilinmeyenleri-002.jpg

ZALMANDA HANI

Altınekin’e bağlı Koçyaka köyünün yaklaşık on kilometre güneyinde bulunan Zalmanda Hanı’nın bir kitabesi yoktur. Hanın içerisindeki ocaklar ve takviye kemerlerinin tuğla ile örülmüş olması gibi yapısal özelliklerinden ötürü yapıyı Beylikler Dönemi’ne tarihlendirmek mümkündür. Han, kapalı bir barınak kısmına sahiptir. Barınak üç sahınlıdır, sivri kemerlerin taşıdığı beşik tonozla örtülüdür.

eskiler-onu-zivarik-olarak-bilir-iste-altinekinin-bilinmeyenleri-003.jpg

Yapının tarihi hakkında kesin bir bilgi olmasa da Turgutoğulları’ndan Yusuf Şah Bey’in kızı Sultan Hatun’un 1446 tarihli vakfiyesinde Su-ulmanda’nın (bugünkü adıyla Sulmanda ya da Zalmanda) tamamının vakıf olarak gösterilmesi, eserin belki de XV. yüzyılın ilk yarısında yapılmış olabileceğini düşündürür. Turgutoğulları, Karamanoğulları Dönemi’nde önemli bir sülale olup, Konya ve çevresinde bu sülale tarafından inşa ettirilen birçok eser bulunur.

kale-hoyugu.jpg

KALE HÖYÜĞÜ

Altınekin ilçe merkezindeki modern yerleşimin içinde kalan Kale Höyüğü, 1988 yılında S. Güneri başkanlığındaki bir ekip tarafından yüzey araştırması yapılmıştır. Yüzey araştırmaları sonucunda höyüğün büyük olduğu tahmin edilmiş olup, yüzey araştırmaları sırasında höyüğün yüzeyinde Hellenistik ve Roma Dönemlerine ait çanak çömlek parçalarına rastlanmıştır. 1997 yılında H. Bahar tarafından gerçekleştirilen arkeolojik araştırmalarda Erken Tunç Çağı, MÖ 2000 ve Orta Çağ'a tarihlenen çanak çömlek parçaları bulunmuştur. Bu nedenle buradaki yerleşimin yaklaşık 5000 yıllık olduğu düşünülmektedir. Buluntular sonucunda MÖ 2000 yılında Hitit Dönemi'nde bir yerleşim olduğu ve bölgede Luvi kökenli halkların yaşadığı anlaşıldı. Bu etkilerin MS III. yüzyıla kadar devam ettiği bölgedeki yazıtlardan anlaşılmaktadır. Ayrıca bu bölgedeki Antik Yunan yazıtlarında Frig etkileri görülmüştür.

zengicek-kalesi.jpg

ZENGİCEK KALESİ

Zengicek Kalesi, Lykaonia bölgesinin kuzey sınırındaki bir dağ tepesinde yer alan bir Bizans eseridir. Orta Bizans döneminde Cangusso ve Petro arasında kalan Lykaonia bölgesinin kuzey-güney bağlantısının yönetimini bu kale sağlamıştır.

zengicek-kalesi-001.jpg

Kayalık bir platoda konumlanan, kırk metre çapında poligonal bir yapı olan Zengicek Kalesi’nin bulunduğu platonun ortasında sarnıç ve köşeli kule bulunur. Kulenin duvarları moloz taş ile kireç harçlı olarak inşa edilmiş ve duvarlar içinde ahşap hatıllar kullanılmıştır.

ali-pasa-camisi-butun-ihtisamiyla-ayakta.jpg

ALİ PAŞA CAMİSİ BÜTÜN İHTİŞAMIYLA AYAKTA

Altınekin, zengin geçmişine rağmen günümüze pek az tarihi eser bırakabilmiştir. Bu eserlerden birisi ise ilçe merkezinde halen bütün ihtişamıyla Müslümanları 5 vakit ağırlamaya devam eden Ali Paşa Camii’dir. İlçe merkezinde yer alan cami, düz toprak damlı, ahşap desteklidir. Giriş kapısı: kuzeyde ve ana eksen üzerindedir. Giriş kapısının tam üstündeki Arapça kitabede: üstte Fetih Suresinden alınmış bir ayet, onun altında bir dua ve onun da altında caminin inşa tarihini gösteren 1855 tarihi yazılıdır.

ali-pasa-camisi-butun-ihtisamiyla-ayakta-001.jpg

Son cemaat yeri, sekiz ahşap direğin taşıdığı sundurma şeklindedir. Tavan örtüsü cami hariminde olduğu gibi alttan kaplamalı çıtalı tavandır. Cami hariminin duvar yüzeyi, dört yönden çepeçevre dolaşan süsleme bordürleri ve yazı panolarıyla doldurulmuştur. Bu süslemeler kalemişi ve baskı teknikleriyle uygulanmış olup cami harimi oldukça zengin bir süsleme ile renklendirilmiştir. Üst örtünün kırma çatıya dönüştürülmesi sırasında son cemaat yeri ve minare kütlesi tek çatı altına alınarak 1949 yılında çinko ile kaplanmıştır. Güdük minare 1876 yılında Ali Paşa tarafından yaptırılmıştır.

konyadaki-onemli-fay-hatlarindan-biri-altinekin-fayidir.jpg

KONYA’DAKİ ÖNEMLİ FAY HATLARINDAN BİRİ ALTINEKİN FAYI’DIR

Konya bölgesinin büyük bir bölümü deprem riski açısından 4. zon ve tehlikesiz zon içerisinde yer almasına rağmen, yörede Neotektonik hareketlere bağlı olarak oluşan ve günümüze kadar etkinliğini sürdüren aktif veya potansiyel olarak aktif fay hatları bulunmaktadır. Bu faylardan en önemlileri ise Akşehir ve Tuzgölü faylarıdır. Konya il merkezine yakın önemli diğer bir fay ise Altınekin fayıdır. Egemen olarak normal atımlı bir fay olan, ancak yanal atım da sunan Altınekin fayı, Yazıbelen ile Akıncılar kasabası kuzeyine kadar morfolojik olarak izlenmektedir. Söz konusu kesimde 30 kilometrelik bir uzunluğa sahip Altınekin fayı kuzeyde kuzey-güney, güneyde ise kuzeydoğu-güneybatı gidişlidir ve batıya doğru eğimlidir.

KONYA’DA KAYDEDİLEN EN BÜYÜK DEPREM ALTINEKİN’E 10 KM UZAKLIKTA

Konya'da kaydedilen en büyük deprem ise, 1921 yılında Altınekin'in 10 kilometre batısında oluşan 5,7 büyüklüğündeki depremdir. Deprem riski açısından 4. zon içerisinde yer alan Altınekin için bundan sonraki depremin büyüklüğünün daha da artabileceği ifade edilmektedir.

 Yazı İşleri Müdürü
Etiketler :