Hamas, Filistinli tutukluların salıverilmesi için Suudi Arabistan'la görüşmeyi sürdürüyor

Hamas Uluslararası İlişkiler Ofisi Üyesi Basim Naim:- "Uluslararası toplum, Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu'nun (UNRWA) içinde bulunduğu mali krizi çözmekle mükellef"- "UNRWA'nın düşürülmesi, mülteci dosyasının ortadan kaldırılm
Hamas, Filistinli tutukluların salıverilmesi için Suudi Arabistan'la görüşmeyi sürdürüyor

GAZZE (AA) - NUR EBU IYŞE - Hamas Uluslararası İlişkiler Ofisi Üyesi Basim Naim, Filistinli tutukluların serbest bırakılması konusunda Suudi Arabistan'la doğrudan ve aracılar vasıtasıyla görüşmelerin sürdüğünü ifade ederek, Birleşmiş Milletler Filistinli Mültecilere Yardım Kuruluşu'nun (UNRWA) yaşadığı mali krizin de bir an önce sonlandırılması gerektiğini belirtti.

Hamas yetkilisi Naim, Suudi Arabistan'da terörist oluşumlara destek verme iddiasıyla yargılanan Filistinliler, UNRWA'da yaşanan ekonomik kriz ve İsrail'le ilişkilerin normalleşmesi konularında değerlendirmelerde bulundu.

Naim, Suudi Arabistan makamları tarafından gözaltına alınan ve 8 Mart'ta yargılanmaya başlayan (bazıları Ürdün pasaportuna sahip) 62 Filistinliye yöneltilen temel suçlamanın terör oluşumlarını desteklemek olduğuna işaret etti.

Bu kişilerin, Suudi Arabistan'ın işlerine ya da devletin yüksek çıkarlarına zarar verecek herhangi bir çalışmada bulunmadığının altını çizen Naim, "Yargılanan Filistinlilerin, Suudi Arabistan'da onlarca yıldır ikamet eden, ülkenin inşasına ve Suudi Arap toplumunun desteklenmesine katkı sağlayan kişiler olması bizi üzüyor." dedi.

Naim, gözaltına alınanlardan bazılarının, çeşitli konularda Suudi yetkililerle sürekli iletişim içinde olduğunu ve onlarla koordineli şekilde çalıştığını da söyledi.

Davanın 2'nci oturumunun Ramazan ayının ortalarında olacağını kaydeden Naim, "Suudi Arabistan'daki Filistinli tutukluların dosyasının Ramazan'dan önce kapatılmasını bekliyoruz." diye konuştu.

Naim, Suudi Arabistan ile Hamas arasında ilişkilerdeki belirgin değişikliğin, ABD'nin sözde Orta Doğu barış planıyla ortaya çıktığını düşündüğünü belirtti.

Bu planın en belirgin etkenlerinden birinin İsrail'le normalleşme ve Filistin direnişinin korunmasından vazgeçilmesi olduğuna işaret eden Naim, Suudi Arabistan'daki Filistinlilerin yargılanmasının da "işgal güçlerine yönelik açılım ve planın uygulanması" bağlamında gerçekleştiğini savundu.

Naim, Hamas'ın, tutukluların serbest bırakılması ve başka hususlarda da Suudi Arabistan'la doğrudan ya da aracılar vasıtasıyla iletişimini devam ettirdiğini söyledi.

Hamas'ın tüm dünya ülkelerine açılma politikasına dikkati çeken Naim, Hamas'ın, hiç bir ülkenin iç ve dış anlaşmazlıklarında taraf olmayacağını, Filistin meselesine uzun yıllardır destek veren Suudi Arabistan'dan hassas koşulları ve Hamas'ın konumunu anlamasını beklediklerini ifade etti.

Naim, Suudi Arabistan'ın Filistin davasını ve silahlı kanadı başta olmak üzere Filistin direnişinin tüm yönlerini desteklemesi yönündeki isteklerini dile getirdi.

- UNRWA mali krizi

UNRWA'da yaşanan ekonomik duruma da değinen Naim, böyle devam etmesi halinde UNRWA'nın gelecek aylarda çok ciddi bir mali krizle karşı karşıya kalacağını ve bunun da Filistinli mültecilere sunulan hizmetleri tehdit edeceğini söyledi.

Bu krizin politik olduğunu belirten ve İsrail ve ABD'nin UNRWA ile ilgili attığı adımların, mülteci dosyasını ortadan kaldırmayı amaçlayan uzun vadeli bir plan olarak değerlendiren Naim, "UNRWA'nın düşürülmesi, mülteci dosyasının ortadan kaldırılması anlamına geliyor." dedi.

Hamaslı yetkili, "İsrail devletinin kurulmasıyla mülteci sorununu ortaya çıkaranın uluslararası toplum olduğuna" işaret ederek, "Bu nedenle uluslararası toplum, UNRWA'nın içinde bulunduğu mali krizi çözmekle mükellef." diye konuştu.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, 31 Ağustos 2018'de yaptığı açıklamada, Washington yönetiminin UNRWA'ya mali yardımları tamamen durdurma kararı aldığını bildirmişti.

Filistin, Ürdün, Lübnan ve Suriye'de 5,3 milyondan fazla mülteciye hizmet sağlayan UNRWA'nın, ABD'nin 2018'den bu yana yıllık 360 milyon dolarlık yardımı askıya almasının ardından yaşadığı mali kriz daha da şiddetlenmişti.

- İsrail'le normalleşme süreci

Son dönemlerde Arap ülkelerinin İsrail'le normalleşme sürecinin hızla geliştiğine işaret eden Naim, bu durumun tehlikeli olduğunu söyledi.

Naim, "ABD, bölge ülkelerine, İsrail'le resmi siyasi düzeydeki normalleşmenin, halk, kültür ve spor seviyesine intikali için baskı yapıyor." ifadesini kullandı.

ABD ve İsrail'in, Arap hükümetleriyle onlarca yıldır süregelen resmi düzeydeki normalleşme süreçlerinin İsrail'in varlığını meşrulaştırmak için fayda sağlamayacağını anladıklarını söyleyen Naim, söz konusu sürecin halk düzeyine inmesini uzak ihtimal olarak nitelendirdi.

- İsrail'i boykot girişimi çalışmaları

Aynı zamanda Filistin'deki İsrail'i Boykot Girişimi Başkanlığı görevini de yürüten Naim, yerel ve uluslararası düzeydeki benzer girişimlerle koordinasyon içinde çalıştıklarını kaydetti.

Naim, İsrail'in varlığını meşrulaştıracak yol arayışı içinde olduğunu bu nedenle Arap ve İslami kimliğe etki eden alanlar, spor ve kültür gibi popüler alanlardaki ilişkilerin normalleştirilmesine yöneldiğini ifade etti.

"İsrail'i Boykot Girişimi'nin karşılaştığı en büyük zorlukların İsrail'in; siyasi, diplomatik ve finansal düzeyde gösterdiği büyük çabalar ve bu çabalarla mücadele." diyen Naim, bir başka sorunun da Batı dünyasında sergilenen İsrail taraftarı tutum olduğunu vurguladı.

Hamaslı yetkili, demokratik olduğunu iddia eden bazı ülkelerdeki boykot girişimini aksatmaya yönelik çabalara rağmen, bazı resmi kurumların, parlamento üyelerinin ve bir dizi Yahudi örgütünün, "işgal güçlerinin boykot edilmesi ve uluslararası mahkemelerde yargılanması" konularında çalıştığını sözlerine ekledi.

Kaynak: