Hasan Hüseyin Karapınar: İhracat milli görevdir

Hasan Hüseyin Karapınar: İhracat milli görevdir

Kuruyemiş tüketiminde Türkiye’nin Dünya üçüncüsü olduğunu söyleyen Pınar Kuruyemiş sahibi Hasan Hüseyin Karapınar, buna rağmen fiyat artışı yaşanmasındaki sebebin rekolte düşüklüğü olduğunu kaydetti. Karapınar ayrıca gerek kamusal gerekse kurumsal bazda büyümek için ihracatın milli bir görev olarak algılanmasının gerekliliğine işaret etti.  

Uzun yıllardır Kuruyemiş sektöründe faaliyet gösteren Pınar Kuruyemiş sahibi Hasan Hüseyin Karapınar, 20’den fazla ülkeye ihracat yaptıklarını belirterek ihracatın milli bir görev olduğunu söyledi. Kuruyemiş tüketiminde dünya 3.sü olduğumuzu hatırlatan Karapınar, “Vergi oranlarında yapılacak düşüş hem devletin kayıtdışını kayıt altına alması hemde sektöre canlılık getirmesi açısından çok önemli” diye konuştu.

45 yıldır Kuruyemiş sektöründe faaliyet gösteren ve 20’den fazla ülkeye ihracat yapan Pınar Kuruyemiş Konya’nın dünyaya açılan pençelerinden biri konumunda. Pınar Kuruyemiş olarak bugünlere gelmelerinin çok da kolay olmadığını ifade eden Pınar Kuruyemiş sahibi Hasan Hüseyin Karapınar, ‘’Bugünlere gelebilmek çok kolay olmadı. 6 çocuklu bir ailemiz vardı. Babam memurdu. Çok zor şartlar altında hayata tutunduk.  Üniversiteden mezun oluncaya kadar hem okuyup hem de çalıştım. Asıl mesleğim öğretmenlik. Öğretmenliği bana sevdiren isimler Haşim Bayram ve Nevzat Arabacı hocalarım oldu. Onları örnek alarak öğretmenlik mesleğini seçtim. Fakülteden mezun olduğum yıllar tam da Türkiye’de 80 darbesinin olduğu yıllardı. 2 sene atamam gerçekleşmedi. Tayinimiz gecikince kendimi ticaretin içinde buldum.  İlk atandığım yer Aksaray’dı.  Babam da 12 Eylül darbesinin hemen öncesinde 6 Eylül’deki Konya mitinginde yer aldığı için o dönem sürgün edildi.  Kısa bir süre çalıştıktan sonra çok sevdiğim öğretmenlik görevinden istifa ettim. Çünkü o dönem yeni dükkân açmıştık ve borca girmiştik. Memur maaşımla o borcu ödemem mümkün değildi. Daha sonra toptancılar çarşısında toptancılık yapmaya başladık. ‘’dedi.

TURGUT ÖZAL DÖNEMİ BİZİM İÇİN ÇOK ÖNEMLİ

Turgut Özal döneminde verilen teşviklerle yurt dışına ihracat yapma imkânı bulduklarını aktaran Karapınar,  ‘’Turgut Özal Dönemi bizim için çok önemli. O dönemde verilen teşviklerle ürünlerimizi yurt dışına ihraç etmeye başladık. Her zaman ihracatı bir milli görev olarak kabul ettik ve bu doğrultuda çalıştık. Kuruyemiş sektöründe özelliklede Konya’da ihracatın öncülerinden olduk. Bizim sektörümüz için konuşacak olursak şu anda ihracatımız ithalatımızın 3 katını geçmiş duruma geldi. Pınar Kuruyemiş olarak şu anda mekânsal olarak Türkiye’de ilk 3, işlem hacmi olarak ise ilk 10’un içinde bulunuyoruz. 20’ye yakın ülkeye ihracat yapıyoruz.  Son yıllarda Türkiye’nin özellikle İslam dünyasında bir lider ülke olması Orta Doğu pazarımızı olumlu etkiledi.  Komşu ülkelerle yapılan ticaret çok önemlidir. Almanya ihracatının yüzde 65’ini komşu ülkeleriyle yapıyor. Komşularımızın içinde bulunduğu savaş ortamı ise olumsuz bir durum. Ancak bu durum ilelebet sürmeyecektir elbet sona erecektir. ‘’şeklinde konuştu.

KURUYEMİŞ TÜKETİMİNDE DÜNYADA 3. SIRADAYIZ

Kuruyemişin Türkiye’de çok sevildiğini ve böyle bir kültürün oluştuğunu belirten Karapınar, ‘’Kuruyemiş ürünleri Türkiye’de oldukça fazla tüketiliyor.  Kuruyemiş tüketiminde dünyada 3. sıradayız. Kuruyemişin son zamanlarda pahalı olmasının tek nedeni rekoltenin düşük olmasıdır. Rekolte düşük olunca fiyatlar da artıyor.  Kuruyemişte kayıt dışı devam ettiği için bir envanter tutamıyoruz. Kuruyemişten alınan çok yüksek gümrük vergileri sebebiyle insanlar kaçak yollara yöneliyorlar. Yüzde 43.2 gümrük vergisi gerçekten çok yüksek. Bu vergiler yüzde 15 civarlarına çekilirse, kayıt altına alınan şirket sayısı daha çok olacağından devletin kazancı daha yüksek olacaktır. ‘’ ifadelerini kullandı.

TADAN MARKASIYLA LOKUM ÜRETİMİNE BAŞLADIK

Tadan markasıyla lokum imalatında da başladıklarını ifade eden Karapınar, ‘Türkiye’nin değişik yerlerinde lokum ve benzeri şekerleme ürünleri Konyalıya ilk elden tattırabilmek için lokum, cezerye ve krokan üretimine başladık. Afyonda kaymaklı lokum olarak adlandırılan bir ürünü şu anda biz Konya’da üretiyoruz. Biz ham maddeden ve maliyet masrafından kaçmıyoruz. Ortaya iyi bir ürün çıkarmaya çalışıyoruz. Konya’mızda da lokum ve şekerleme üretimi oldukça yaygın. Bu noktada bir eksiklik gördüğümüz için bu işe başlamaya karar verdik. Konya dışındaki ürünleri alıp getirmek yerine burada üretmeyi tercih ettik. Bu ürünlerin ihracatına da başlayacağız. Yurt dışına numuneler de gönderdik. Kabul de gördü. Ambalaj çalışmalarımız var.  Kaliteyi ön planda tutuyoruz. Konya’mızda kaliteli ürünlere bir talep var. Çıkış noktamız da zaten bu oldu. Konya’ya kaliteli ürünler sunmak istiyoruz. ‘’dedi.

pinarkuruyemis-(3).jpg

BIRAKACAĞIM MİRAS DÜRÜSTLÜK, HAYSİYET VE MARKA

Çalışma heyecanlarını hep diri tutmak istediklerini sözlerine ekleyen Karapınar, ‘’Hedeflerden ziyade hep aynı heyecanla çalışma gayreti içindeyiz. Ürün çeşitliliğimizi artırdık. Lokum, Cezerye krokan üretimine başladık. İhracatta ilk 3’e girebilmek gayretiyle çalışıyoruz. Çalışma alanımızı ise yüzde 50 Türkiye pazarı, yüzde 50’de yurt dışı ihracat olarak dengelemek istiyoruz. Herkesin hemen kabul edebileceği bir damak tadı oluşturmak kolay olmuyor. Biz de ortalama bir damak tadı oluşturmaya çalışıyoruz.  Yavaş yavaş işleri ikinci kuşak çocuklara bırakmaya başlayacağız. Çocuklarıma bırakacağım en büyük miras dürüstlük, haysiyet ve marka olacaktır. Bunlar olduğu takdirde başarılı bir şekilde gelir. ‘’ ifadelerini kullandı. 

HÜSEYİN KOYUNCUOĞLU / YENİ HABER GAZETESİ