İsmail Yaşa: Türkiye çekim gücü haline geliyor!

Ortadoğu Uzmanı Gazeteci İsmail Yaşa, gazetemize gerçekleştirdiği ziyarette Türkiye’nin, başta Ortadoğu ve Afrika olmak üzere dış ilişkilerine değindi.
İsmail Yaşa: Türkiye çekim gücü haline geliyor!

Ortadoğu Uzmanı Gazeteci İsmail Yaşa, gazetemize gerçekleştirdiği ziyarette Türkiye’nin, başta Ortadoğu ve Afrika olmak üzere dış ilişkilerine değindi. Türkiye güçlendikçe dört bir yandan sempati duyan, bel bağlayan insanların arttığını söyleyen Yaşa, “Türkiye, çekim gücü haline geliyor. Türkiye içeride sarsılmadığı müddetçe yarın dış ilişkileri de bir şekilde düzelebilir. Başta Körfez ülkeleri olmak üzere, Türkiye’nin bükemedikleri elini öpmek zorunda kalırlar. Bizim geri adım atmamızı gerektirecek bir şart yok” dedi.

Ortadoğu Uzmanı Gazeteci Yazar İsmail Yaşa gazetemiz Yeni Haber’i ziyaret etti. Zamanın Türkiye’nin lehine işlediğini söyleyen Yaşa, “Türkiye’nin yakın ve uzak coğrafya ile kurduğu bağlar uzun vadede meyvelerini verecektir. Biz kalıcı şeyler yapıyoruz. Kalıcı şeyler yaptığınızda oradaki etkiniz de kalıcı oluyor” ifadelerini kullandı.

ismail-yasa-foto.jpg

‘HAVUÇ SOPA POLİTİKASI VAR’

Yaşa, ilk olarak Türkiye-Suudi Arabistan ilişkilerine değindi. Suudi Arabistan Kralının geçtiğimiz dönemlerde Türkiye’ye gelip Sisi ve Erdoğan’ı barıştırmak için bir girişimde bulunduğunu hatırlatan Yaşa, “Erdoğan’dan böyle bir adım gelmeyince Suudi Arabistan’ın tavrı Türkiye’ye karşı tamamen değişti. Yani burada havuç ve sopa politikası var diyebiliriz. Türkiye de Mısırla normalleşmeyi istiyor ama ciddi engeller var. İstihbaratla görüşüyoruz diyoruz ama orada Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah es-Sisi var ve Sisi aşağı yukarı her şeye hakim. Eğer ordu Sisi’den vazgeçer de Sisi devrilirse o zaman yerine yine askeri bir yönetim bile gelse Türkiye-Mısır ilişkileri düzelebilir. Erdoğan Sisi’yi kabul etse ve ‘Sisi darbeci’ söylemini değiştirse Sisi koşa koşa gelir ve Erdoğan ile barışır. Fakat bu kez Türkiye geri adım atmış olur. Türkiye alay konusu haline gelir. Bir de bu tür söylem değişikliği de yetmez. Mesela Türkiye’deki Mısırlıların varlığını, Müslüman Kardeşlerin varlığını, oradan darbecilerin hışmından kaçıp gelen insanların varlığını da görmemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.

1412-tur-picture-20150611-5597205-5597207.jpg

‘TÜRKİYE DOĞRU BİLDİĞİ YOLDA YÜRÜMELİ’

Türkiye’nin doğru bildiği yolda yürümesinin kendi lehine olacağını vurgulayan Yaşa, “Mısırla ilişkiler tamamıyla kopmadı. Suudi Arabistan ambargo uyguluyor ama Mısırla ticari ilişkiler devam ediyor. Çünkü o ticari ilişkilerden Mısır da yararlanıyor. ‘Acaba Türkiye, Joe Biden geldiğinden, Doğu Akdeniz’deki sıkışmadan dolayı geri adım atar da tavır değişikliğine gider mi’ diye bir beklenti var. Aynı şey Suudi Arabistan için de söylendi ama çok da doğru değil. Mısır’da yönetim yanlısı basında köklü bir söylem değişikliği olduğu söyleniyor. Fakat Mısırlı darbecilere yakın gazetecilerin söylemlerinde köklü bir değişiklik olmuş değil. Yani Mısır-Türkiye ilişkilerinin tamamen çatışmaya dönüşmemesi olumludur. Bu durum şu an için kısa günün kârı olarak değerlendirilebilir. Türkiye’nin Mısırla çatışmasına da gerek yok. Kendi haklarına savunmaya, kendi doğru bildiği yolda devam ettiği sürece Türkiye’nin lehine olacaktır. Sonuçta siz gücünüz arttıkça taviz vermeye gerek kalmadan karşıdaki taraf kendinden taviz vermeye ve sizin şartlarınızı kabul etmeye mecbur hissedecektir” ifadelerini kullandı.

2343-tur-picture-20200621-21831746-21831738-1.jpg

‘TÜRKİYE’NİN HİNTERLANDI ÇOK DAHA GENİŞTİR’

 Son dönemde Türkiye’nin Arap dünyasına ve Ortadoğu’ya biraz fazla ilgi gösterdiğini kaydeden Yaşa, “Türkiye’nin ilgi alanı, hinterlandı çok daha geniştir. Şimdi Azerbaycan, Karabağ üzerinden Orta Asya’ya doğru çok ciddi bir açılım yaptı. Türkiye güçlendikçe dört bir yandan sempati duyan, bel bağlayan insanlar artıyor. Çekim gücü haline geliyor. Türkiye içeride sarsılmadığı müddetçe yarın Mısırla ilişkileri de bizim istediğimiz şekilde düzelir. Her şekilde düzelebilir. Türkiye’nin bükemedikleri elini öpmek zorunda kalırlar. Bizim geri adım atmamızı gerektirecek bir şart yok. Doğu Akdeniz’de olsun, diğer yerlerde olsun şunu yaparsak haklılığımızı kaybederiz: ‘Mısırla iyi niyetle yapılmış bir ilişkileri normalleştirme değil, mecbur kalındığı için geri adım atma’ şeklinde bir normalleşme olur ki bu zayıflık belirtisidir. İsrail’le de aynı şekilde. Yani Türkiye eski Türkiye’ye dönmeyecek” diye vurguladı.

c08dbe77-cc91-40d7-90de-5bf8ed9ab6c4-w1200-r1.jpg

‘YANSIMALAR BEKLENİLENLERİN ÇOK TERSİNDE OLABİLİR’

“Bazen yansımalar beklenilenlerin çok tersinde olabilir” diyen Yaşa, bunu şöyle açıkladı: “Trump Filistin yönetimini muhatap almadı. Yüzyılın anlaşması diye bir projeyi hayata geçirmenin peşinde koştu. İsrail ile ilişkilerinizi normalleştirin diye Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Bahreyn, Körfez ülkelerine baskı yaptı. Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıdı. İsrail’e bir sürü taviz verdi. Ama kazanamadı ve gitti. Bu dönemde Filistin yönetimi muhatap alınamadığı için Amerika’yla ilişkilerini kestiğini ilan etti. Ne oldu? Joe Biden geldi ve Kudüs yine Amerika’ya göre İsrail’in başkenti olarak kalacak. Yani Trump döneminin tahribatı onarılmayacak. Amerika Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıdı mı? Yani İsrail’in Trump döneminde elde ettiği bütün kazanımlar olduğu gibi duracak. O zaman ne değişecek? O dönemde El Fetih ve Hamas’a yaklaşmak zorunda hissetmişti. Trump’a karşı birlik olma durumu vardı. Şimdi demokratlar gelince o bitti. Filistin Yönetimi, Mahmut Abbas, birkaç gün önce İsrail’le güvenlik koordinasyonunu başlattı. Baktığınız zaman iki devlet çözümdür gibi şeyler gündeme sokulacak, tekrar İsrail’le görüşmeler, müzakereler yapılacak. Öyle olunca bunun Filistin’e yansıması Trump döneminden kötü olacak. Çünkü güvenlik koordinasyonunun başlaması demek direnişe yönelik baskıların, işkencelerin artması demektir. Demokratlar gelecek her şey günlük gülistanlık olacak yaklaşımı pek doğru değil.”

evu2bitwoaafx3z.jpg

‘LİBYA HEM SAHADA HEM MASADA ÇATIŞIYOR’

Libya’da iç karışıklıklarının olduğuna değinen Yaşa, “Hafter’in saldırı için hazırlık yaptığı, Arap Emirliklerinin Sırbistan’dan hava savunma sistemlerini Hafter’e gönderdiğine dair haberler geliyor. Yani Libya’da şu an sahadaki gelişmeler dondurulmuş durumdadır. Müzakereler, masada birtakım görüşmeler sürüyor. Libya’da kendi aralarında makam mevki durumları da var. Tabi herkes yeni süreçte rol almak istiyor. Sahadaki gibi masada da ciddi bir çatışma oluyor. Mesela Arap Emirliklerinin desteklediği isimler var. Bütün her şeylerini Hafter’e bağlamış durumda değiller. Başka isimler de var. Bunları piyasaya sürelim diyorlar. Türkiye’ye kızıyorlar. Mesela Tunus’ta yapılan bir toplantıda Tunuslu bir gazeteci, Türk diplomatların, bölgesel toplantıların yapıldığı otele girme yetkileri olmadığı halde toplantıyı etkilediklerine dair iddialarda bulundu. Onların doğru iddialar olduğunu zannetmiyorum. Türkiye oradaki çıkarlarını koruyacaktır. Türkiye bir taraftan Libya’da düzenli, güçlü bir ordunun kurulması için faaliyetlerini devam ettiriyor. Yani sessiz sedasız çalışmalar da devam ediyor” ifadelerini kullandı.

‘ZAMAN TÜRKİYE’NİN LEHİNE İŞLİYOR’

Türkiye’nin gittikçe güçlendiğine vurgu yapan Yaşa, “Türkiye’yle İngiltere arasında şu anda bir yakınlaşma var. Bu da sağlıklı bir durum. Mesela ülkemiz şuanda Somali’de de güzel işler yapıyor. Somali artık o bildiğiniz çatışma, yıkık dökük yer değil. Somali’yle ilgili her olumlu şey Türkiye’nin hanesine de yazılıyor. Türkiye hangi ülkeye destek verdiyse, hangi ülkeyle ittifak kurduysa, güvenilir bir müttefik olduğunu, bu zamana kadar savunduğunu, dengeleri değiştirdiğini, iki tarafın da bundan faydalandığını hepimiz görüyoruz. Bu çok ciddi bir şekilde yerleşti. Karabağ meselesi bunu artık tamamen pekiştirdi. Türkiye’nin savaş uçaklarının Rusya’nın hava savunma sistemlerini vurması çok konuşuluyor. Türkiye güçlendikçe yeni SİHA ve İHA’lar da envantere eklenecek. Zaman Türkiye’nin lehine işliyor. Biz gittiğimiz yerlere sadece yardım götürmüyoruz, sömürgecilik anlamında söylemiyorum bunu; kalıcı şeyler de yapıyoruz. Kalıcı şeyler yaptığınızda oradaki etkiniz de kalıcı oluyor” diyerek sözlerini noktaladı.

SÜMEYRA KENESARI / YENİ HABER GAZETESİ