Konya rüzgarı arkasına alıyor

Geçtiğimiz gün Türkiye rüzgar enerjisi üretiminde günlük üretim rekoru kırılırken, ilk defa rüzgardan üretilen günlük elektrik diğer tüm yenilenebilir kaynakların toplamını geçti. Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, 25 Kasım tarihinde rüzgar enerjisinde iki rekorun birden kırıldığını duyurdu.  Açıklamaya göre, 153 bin 35 MWh ile rüzgardan en yüksek günlük elektrik üretim miktarına ulaşıldı. Konya Teknik Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümü, Enerji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Faruk Köse konuyla ilgili yaptığı açıklamada, Konya’nın rüzgar enerjisi üretiminde Anadolu’daki birçok ile göre belli bir kapasiteye sahip olduğunu söyledi. 

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, rüzgardan elektrik üretiminde 25 Kasım'da yeniden rekor kırıldığını belirterek, "Rüzgarımız, tarihte ilk defa tüm yenilenebilir kaynakların toplam üretimini geride bıraktı." ifadesini kullandı. Konya’da rüzgar enerjisi üretimine yatırım yapılabileceğini dile getiren Doç. Dr. Faruk Köse de, “Hem elektrik üretim santrali hem de santral ekipmanları üretimi konusunda Konya’da yatırım yapılabileceği kanaatimdeyim. Çünkü 2012 yılında Mevlana Kalkınma Ajansı ve Konya Sanayi Odası destekli yaptığımız bir araştırma ve Konya sanayi anket çalışmasında, Konya sanayisinin teknik destek sağlanması durumunda, hem rüzgar hem de hidroelektrik, güneş, jeotermal ve biyokütle gibi tüm yenilenebilir enerji sistem ekipmanlarını üretebilecek alt yapıya büyük oranda sahip olduğu sonucuna varılmıştı” dedi.

‘BİR YILLIK ÜRETİM ÖNEMLİDİR’

Rüzgar hızının yüksek olduğu bazı günlerde rüzgar enerjisinden elektrik üretiminin yüksek olmasının normal olduğuna değinen Köse, “Rüzgar ve güneş gibi yenilenebilir enerjilerde bir yıllık üretim önemlidir. Bir yıllık toplam üretimlerin karşılaştırılması gerçekçi değerdir. Burada bahsedilen alternatif enerji kaynaklarından kastedilen yenilenebilir enerji kaynakları olan hidroelektrik, rüzgar, güneş ve jeotermal enerji santralleridir.  Genel ekipmanları ise bunlardan büyük oran tutabilecek hidroelektrik de olduğu için ilk 5’ te olunabilir. Ancak tek başına rüzgar türbinleri açısından değerlendirilirse ilk 5’e girilemez diye düşünüyorum. Çünkü rüzgar santrallerinin en pahalı ekipmanlarından olan rüzgar türbini elektronik ve mekanik parçalarının ve bir bütün olarak rüzgar türbininin tam olarak ülkemizde henüz yapılamadığını biliyorum. Yerli Rüzgar türbini üretimi anlamında MİLRES projesi 8-10 yıl önce üniversite, devlet ve özel sektör koordinasyonu ile başlatılmıştı ve ilk önce 500 kW türbin yapılacaktı henüz bu türbinin piyasaya sürülemediğini biliyorum. Bunun harici ülkemizde uzun süredir rüzgar türbini kulesi, jeneratörü, dişli kutusu gibi bazı parçaların yerli olarak da yapıldığı görülmektedir” diye aktardı.

‘RES KURULUMU YAPILIRSA KARŞILAMA ORANI 10 KAT ARTACAK’

Konya’nın rüzgar enerjisi üretimindeki payına değinen Doç. Dr. Faruk Köse, “Ankara yolu civarındaki bölgede ve yakınında bulunan 3 rüzgar elektrik santralinin toplam kurulu gücü 173 MW olup kısa adı REPA olan Rüzgar Enerjisi Potansiyeli Atlası tarafından Konya’nın belirlenmiş kapasitesi olan 1860 MW kurulu gücün 10’da birinden küçüktür. Bu 173 MW RES ile yıllık toplam elektrik üretim değerleri yaklaşık yüzde 30 kapasite faktörü için 448.416,0 MWh/yıl olup 2011 yılı Konya elektrik tüketimi olan 5.942.419 MWh değerinin yüzde 7.5’ini üretebilecektir. Eğer REPA tarafından belirlenen 1860 MW RES kurulumu yapılabilirse karşılama oranı yaklaşık on kat artarak yüzde 75’e çıkacaktır. Ayrıca önceki yıllar artış oranına göre Konya nüfusu tahmini 2.249.117 kişi olup, bir hanedeki kişi sayısı 5 alınarak toplam 449.823 hane olduğu kabul edilebilir. 173 MW mevcut RES ile üretilecek 448.416.000 kWh elektrik ile hane başı yıllık 2000 kWh kullanım alınarak 224.208 hanenin elektrik enerjisi karşılanabilecektir. Bu değerde Konya’daki konutların yaklaşık yarısının elektrik enerjisinin 173 MW RES ile karşılanabileceğini de göstermektedir” diye konuştu. 

‘İKİ KATI DEĞERİNE ÇIKABİLİR’

Konya’da hangi mevkilerde rüzgar enerji üretimi yapıldığı konusunda açıklama yapan Köse, Selçuk Üniversitesi kampüs alanında 2000-2007 yılları arasında Bilimsel Araştırma Projeleri Koordinatörlüğünce desteklenen iki adet proje ile 2000 yılında 20 m yüksekliğinde ve 2005 yılında da 40 m yüksekliğindeki ölçüm sistemleri ile bölgenin rüzgar enerjisi potansiyelinin ölçülerek araştırıldığını belirtti. Köse araştırmaya göre, kampüs bölgesi yıllık ortalama rüzgar hızı değerinin 40 m yükseklikte 6 m/s olarak belirlendiğini 80 m kule yüksekliğine kurulabilecek rüzgar türbininde orta kapasiteli bölgelere uygun rüzgar türbinleri ile yüzde 30 ila yüzde 40 arası kapasite faktörleri elde edildiğinin de bilgisini verdi. Köse, şunları da sözlerine ekledi: “2005 ile 2017 yılları arasında Konya merkezde otomotiv yedek parça üretimi yapan bir firmaya ve Çumra ilçesinde bir kooperatif firmasına rüzgar enerjisi ölçümü ve lisans alınması konusunda danışmanlık yaparak lisanslarının alınması sağlanmıştır. Hüyük ilçesi İlmenler bölgesine de 500 kW rüzgar santrali kurulumu aşamasında danışmanlık yapılarak santralin kurulumu sağlanmıştır. Kampüs rüzgar ölçüm verileri ve REPA harita verileri kullanılarak uygun yerlerin gösterildiği haritaya göre Konya ili sınırlarına 4000 MW Rüzgar Elektrik Santrali (RES) kurulabileceği belirlenmiş olup bu değer 2019 yılı Türkiye toplam RES kurulu gücünün yarısıdır. Daha detaylı bir araştırma ile bunun iki katı değerlerine çıkabileceğini tahmin etmekteyim.”

‘KONYA’NIN RÜZGAR ENERJİSİNDE GELECEĞİ PARLAK’

Konya’da büyük kurulu güçlere ulaşılabileceğini vurgulayan Köse, “Rüzgar enerjisi santrali ve santrali kurulumu düşünülürse üretim lisansı alarak çok büyük güçlere kadar veya sadece kendi tüketimi ve tüketim fazlasını devlete veya özel sektöre satma şeklinde olan lisanssız yönetmeliğe göre de 1 MW santral izinler alınarak kurulum yapılabilmektedir. Ancak lisans ve izinlerin alınması belli bir süre ve maliyet gerektirmektedir. Konya’da kurulabilecek belli bir potansiyel ve rüzgar türbini teknolojisinin gelişmesi ile de 5,5-6,5 m/s rüzgar hızlarında da verimli çalışabilecek türbinler geliştirileceği ve daha büyük kurulu güçlere ulaşılabileceği görüşündeyim” diyerek sözlerini noktaladı.

SÜMEYRA KENESARI / YENİ HABER GAZETESİ