Kovid-19 salgını ve öncesinde İstanbul'daki hava kirliliği sese dönüştürüldü

İTÜ Müzikoloji Bölümü öğrencisi Yalın Deniz Özcan ile YTÜ Müzik Teknolojisi Bölümünde okuyan kardeşi Anıl Ulaş Özcan, "Lahza" projesiyle İstanbul'daki hava kirliliğinde koronavirüs salgını ve öncesinde yaşanan değişimleri sese yansıtarak tespit etti- Koro
Kovid-19 salgını ve öncesinde İstanbul'daki hava kirliliği sese dönüştürüldü

İSTANBUL (AA) - İZZET TAŞKIRAN - İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı Müzikoloji Bölümü öğrencisi Yalın Deniz Özcan'ın, Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Duysal Ses Sanatları Tasarımı Müzik Teknolojisinde okuyan kardeşi Anıl Ulaş Özcan ile tasarladığı "Lahza" projesiyle yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını ve öncesi İstanbul'daki hava kirliliği ses dalgalarına dönüştürerek tespit edildi.

Hava kalitesi ölçümlerinde alınan farklı parametrelerin "synthesizer" (ses sentezleyici) üzerinde bulunan temel altı parametreye işlenmesinden meydana gelen projede, Kovid-19 salgını sürecinde ve öncesinde, İstanbul'da hava kirliliğindeki değişimler ele alındı. Karantina öncesinde hava kirliliğini yansıtan ses dalgalarındaki artış ile halkın sokağa çıkmadığı karantina sürecinde meydana gelen azalma dikkati çekti.

Yalın Deniz Özcan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bir sene önce başlayan "Lahza" projesi ile SONAR 2020'ye katıldıklarını söyledi.

Data kullanarak ses üretimini, İTÜ'de öğretim üyeliği yapan Konstantinos Vasilakos'un Büyük Hadron Çarpıştırıcısı’ndan elde edilen deneysel ve fiziksel verileri internet üzerinde kullanması çalışmalarında ilk kez gördüğünü kaydeden Özcan, "Projeyi de kardeşim Anıl ile beraber geliştirdik. O sırada çevre mühendisliği bürosunda hava kalitesi ölçümleri yapıyordum. Bu ölçümlerden bazı veriler elde ediyorduk. Bu verileri kullanabileceğimi düşündüm. Daha sonra verileri elde edeceğim bir internet sitesi bulduk. 'Buradan aldığımız verileri acaba bunu ses düzlemine çekebilir miyiz, nasıl evriltebiliriz?' gibi sorulara cevap aradık." diye konuştu.

Özcan, bozulan ve değişen tabiata bu yolla dikkati çekmek için projeye herkesin bildiği hava kirliliğinden başladıklarını belirtti.

Koronavirüs salgınıyla dünyada gözlenebilir değişimlerin yaşandığını dile getiren Özcan, konuşmasına şöyle devam etti:

"Dünya, karantina öncesi ve sonrası birbirinden çok farklı. Çünkü insanlar artık eskiye göre daha az dışarıda. Trafikteki karbonmonoksit ve ozon salınımı çok daha az. Bunun etkisi fazlasıyla hissediliyor. Bu sesleri projeye koyduğumuzda aradaki uçurumu çok iyi şekilde görebiliyoruz. Bu durum, sadece karantina süreciyle alakalı bir şey. Bu süreç bittikten sonra tahminen eski haline dönecek gibi duruyor. Şu anda zorunluluktan kaynaklanan bir durum var. Bizim amacımız hava kirliliğini ses ortamında simule etmekti. İnsanların anlayabileceği bir düzleme çekmek istediğimiz bir şeydi. Değerlerden de kaynaklı olarak koronavirüs öncesinde ortada gürültülü ve kakofoni bir ses vardı."

- "Bu proje ile farkındalığı daha da artırabileceğiz."

Yalın Deniz Özcan, projenin daha ilk aşamada olduğunu, elde edilen verilerin şu anda sadece kıyaslama yapma imkanı verdiğini belirtti.

Projenin devamında şehirlerdeki gürültülerin rahatlıkla kıyaslanabileceğini ifade eden Özcan, "İstanbul'daki hava kirliliği ve gürültünün sesi böyleyken örneğin Trabzon ya da Samsun'da bu şekilde, bunun sebepleri nedir? Bu yolla aradaki farkı çok rahat şekilde bulabiliriz. Hava kirliliğinin içinde olduğumuz için çoğu kez farkında olamıyoruz. Bu süreç çok yavaş ilerliyor. Bu proje ile farkındalığı daha da artırabileceğiz." dedi.

Özcan, gelecekte hava ölçüm analizlerini dünyaya yaymayı düşündüklerini belirtti.

Büyük şehirlerdeki hava kirliliğini sese dönüştürerek ortaya koyabileceklerini dile getiren Özcan, "Hong Kong, Sao Paulo ve Los Angeles gibi şehirlerdeki hava kirliliğini ortaya çıkarıp, bunları kendi arasında kıyaslayabiliriz. Projeyi gerçek zamanlı hale dönüştürmeyi de planlıyoruz. Yani internetten saat başı olarak verileri çekip her saat bu sesin yenilenmesini planlıyoruz. Çünkü İstanbul'un saat üçteki hava kirliliği ile beşteki birbirinden farklı olacaktır." değerlendirmesini yaptı.

Bilim insanlarının araştırmalarında bu verilerin kullanmasının önemli olduğuna dikkati çeken Özcan, ışık, gürültü ve toprak kirliliği alanında da çalışmalar yapacaklarını sözlerine ekledi.

Kaynak: