Macaristan-Türkiye İş Forumu

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: (3)- "Son birkaç aydır Türkiye ekonomisine yönelik spekülatif ve manipülatif saldırılar yaşandığını biliyorsunuz. Bu saldırıların hedefi, ülkemize başta terörle mücadele olmak üzere bekasını ilgilendiren hususla
Macaristan-Türkiye İş Forumu

BUDAPEŞTE (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Son birkaç aydır Türkiye ekonomisine yönelik spekülatif ve manipülatif saldırılar yaşandığını biliyorsunuz. Bu saldırıların hedefi, ülkemize başta terörle mücadele olmak üzere bekasını ilgilendiren hususlarda milli menfaatleriyle çelişen kararları kabul ettirme gayretleridir." dedi.

Macaristan Başbakanı Viktor Orban ile Marriot Otel'de düzenlenen Macaristan-Türkiye İş Forumu'nda katılımcılara hitap eden Erdoğan, Macaristan'ın Avrupa'yı Balkanlar, Doğu Avrupa, Türkiye ve Rusya ile bağlayan demir ve karayollarının kavşak noktasında yer aldığını söyledi.

Bu açıdan ürünlerin Avrupa'ya ulaştırılmasında Macaristan'ı bir ticaret üssü ve en önemli geçiş noktalarından biri olarak gördüklerini belirten Erdoğan, taşımacıların ikili veya transit maksadıyla Macaristan üzerinden her yıl on binlerce nakliyat gerçekleştirdiklerine değindi.

Erdoğan, geçiş belgesi temininde yaşanan sorunların yapılan görüşmeler neticesinde çok daha olumlu istikamete getirildiğine inandığını ifade ederek, "Macaristan'ın sadece bir geçiş güzergahı olarak görülmesi yerine ürünlerimizin depolanması ve Avrupa'ya ihraç edilmesinde bir merkez olarak değerlendirilmesi kazan-kazan vizyonumuza daha çok hizmet edecektir." diye konuştu.

Avrupa'dan Orta Asya'ya, Uzak Doğu, Orta Doğu ve Afrika istikametine doğru atılacak her ticari adımda Türkiye'nin önemli bir lojistik güzergah konumunda olduğunu vurgulayan Erdoğan, son 16 yılda hayata geçirilen projelerle Türkiye'nin ulaşım alt yapısını daha da güçlendirildiğinin altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Marmaray, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, Ovit Tüneli, Hızlı Tren hatları gibi birbirinden önemli projeleri devreye aldık." diye konuştu.

- "Dünyanın en büyük üç havalimanından biri olacağız"

Erdoğan, göreve geldiklerinde 26 olan havaalanı sayısını 55'e çıkartarak havayolu taşımacılığında da dünyanın sayılı ülkelerinden biri haline gelindiğini dile getirdi.

Şu anda dünyada destinasyon itibarıyla birinci sırada Türk Hava Yolları'nın geldiğini vurgulayan Başkan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"En fazla noktaya uçan havayolları Türk Hava Yolları'dır. İnşallah, şimdi de Budapeşte-Mumbai arasında yine Türk Hava Yolları ile Macar halkına ve tüm insanlığa hizmet vermeye başlayacağız. Bugün Türk Hava Yollarımız, 122 ünitede toplam 304 şehre uçarak bu destinasyona sahip hale geldi. 29 Ekim'de ilk etabını hizmete açacağımız İstanbul'daki yeni havalimanımızla bu alandaki alt yapımızı daha da güçlendirmiş olacağız. Yeni havalimanının tüm etapları devreye girdiğinde yılda 200 milyonluk yolcu kapasitesiyle dünyanın en büyük üç havalimanından biri olacağız."

- "İhracatımızı 4 kattan fazla artırdık"

Macaristan'ın nitelikli ve uygun maliyetli iş gücü ve coğrafi konumu sayesinde çok sayıda batılı girişimci tarafından yatırım merkezi olarak görüldüğünü bildiklerini belirten Erdoğan, "Ülkemiz de benzer şekilde Avrupa'nın ve dünyanın birçok ülkesinin kaliteli ürün ihtiyacına cevap veren bir üretim üssü ve ticaret ortağı haline gelmiştir. 165 milyar dolarlık ihracata ulaşarak 2002 yılından bu yana ihracatımızı 4 kattan fazla artırdık ve 2002 sonunda 36 milyar dolar olan ihracatımız bugün 165 milyar dolara ulaşmıştır." değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, hedeflerinin Cumhuriyet'in 100'üncü yıl dönümü olan 2023 yılında 500 milyar dolar seviyesinde bir ihracat rakamına ulaşılması olduğuna dikkati çekti. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, şöyle devam etti:

"Eylül'de açıkladığımız Yeni Ekonomik Programımızla artık bundan sonra katma değeri yüksek ürünlere daha fazla yoğunlaşacağız. Son 16 yılda ekonomide sergilediğimiz başarılar, hedeflerimize ulaşma noktasında bize güç ve cesaret veriyor ve şu anda Macaristan ile özellikle savunma sanayine yönelik de bazı adımları atmayı planlıyoruz. Yaptığımız görüşmelerde bu konuların üzerinde de durduk.

Zengin tarihi ve doğasıyla özellikle kültür, turizm ve sağlık turizmi açısından da Macaristan-Türkiye arasında girişimcilerimize büyük görevler düşüyor. Budapeşte, gerçekten tarih kokan, tarihi zenginlikleriyle çok çok farklı bir destinasyon. Dolayısıyla, ortadan geçen Tuna Nehri ile ayrı bir zenginliğe sahip. İki saatlik mesafede paket turizmin patlayacağı bir alandır burası diye düşünüyorum. Gerek Macaristan'dan Türkiye'ye gerek Türkiye'den Macaristan'a bu paket turizmle hem halklarımızın kaynaşması noktasında önemli bir adım olacaktır hem de bu sektörü canlandırmak suretiyle yeni bir açılımı yapmış olacağız."

Asırlardır farklı medeniyetlere beşiklik yapan Türkiye'nin de tarihi, doğal ve kültürel varlıkları sayesinde dünyanın en çok ziyaret edilen 6'ncı ülkesi olduğuna değinen Erdoğan, şu an itibarıyla yıl sonunda büyük ihtimalle 40 milyon turistin Türkiye'de ağırlanacağını bildirdi.

Erdoğan, böyle bir durumun söz konusu olduğunu belirterek, "2023 yılında 50 milyon turist ve 50 milyar dolarlık bir gelir hedefliyoruz. Bu sene beklentimiz, ifade ettiğim 40 milyon turist rakamını yakalamak." dedi.

Macar turistlerin son yıllarda Türkiye'ye büyük ilgi gösterdiğini anımsatan Erdoğan, bu ilgiden büyük memnuniyet duyduğunun, turizmin farklı dallarındaki imkanlarla senenin her dönemine bunun yayılmasını planladıklarının altını çizdi.

- "Müşterek olarak Afrika'da ortak yatırımlara kesinlikle girebiliriz"

İş birliğinin geliştirilebileceği bir başka alanın da müteahhitlik sektörü olduğunu anlatan Erdoğan, bu alanda hacim itibarıyla Türkiye'nin dünyada ikinci sırada bulunduğunu hatırlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, özellikle alt yapı ve üst yapıda Türk müteahhitlik sisteminin çok çok güçlü olduğuna dikkati çekerek, "Burada da müşterek olarak Afrika'da ortak yatırımlara kesinlikle girebiliriz. Müteahhitlerimiz bugüne kadar 120 ülkede 370 milyar dolar değerinde proje üstlendiler. Havalimanı, metro, otoyollar, köprü, tüneller, endüstriyel tesisler, doğal gaz ve petrol rafinerileri, stadyumlar, enerji santralleri, toplu konut gibi büyük ölçekli ve katma değeri yüksek dünya çapında önemli projeleri tamamladılar. Bu projelerin önemli bir kısmını da taahhütlerinden önce bitirdiler." bilgisini verdi.

Bugün Macaristan'da toplu konut, otel ve endüstriyel tesis inşası gibi alanlarda ciddi atılımlar yapan firmaların olduğuna işaret eden Erdoğan, bu alandaki iş birliğinin hem üst hem de alt yapı yatırımlarında daha da geliştirilebileceğine inandığını aktardı. Erdoğan, şunları söyledi:

"Ekonomik iş birliğimizi istediğimiz noktaya taşıyabilmemiz için bankalarımız arasındaki ilişkileri de güçlendirmemiz gerekiyor. Macaristan'daki Paks Nükleer Santrali'ne iki reaktör daha eklenmesi için Rusya ile Macaristan arasında mutabakata varıldığını öğrendim. Ülkemizde de başta Akkuyu Nükleer Santrali olmak üzere nükleer santral inşası konusunda çalışmamız bulunuyor Rusya ile birlikte."

- "Türkiye, Suriye'nin geleceğine dair ayrılıkçı tehdide darbe vurmuştur"

Türkiye ekonomisine ilişkin de değerlendirmede bulunan Erdoğan, "Son birkaç aydır Türkiye ekonomisine yönelik spekülatif ve manipülatif saldırılar yaşandığını biliyorsunuz. Bu saldırıların hedefi, ülkemize başta terörle mücadele olmak üzere bekasını ilgilendiren hususlarda milli menfaatleriyle çelişen kararları kabul ettirme gayretleridir. Türkiye'nin Suriye ve Irak'ta kendi güvenliğini sağlamak ve Suriyelilerin huzurunu garanti etmek için attığı adımlar belli çevrelere rahatsızlık vermiştir. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatlarıyla Türkiye, Suriye'nin geleceğine dair ayrılıkçı tehdide çok ağır bir darbe vurmuştur." diye konuştu.

"Bu harekatlar sonucunda 4 bin kilometre kareden fazla bir alanı biz terörden, teröristlerden başta DEAŞ olmak üzere temizledik." diyen Recep Tayyip Erdoğan, şunları kaydetti:

"Daha birkaç yıl önce DEAŞ'lı teröristler ve PKK'nın Suriye kolu PYD işgali altında olan bölgelerde bugün yüzbinlerce Suriyeli komşumuz bugün huzur ve barış içinde yaşıyor. Aynı şekilde geçen ay Soçi Zirvesi'nde Sayın Putin ile imzaladığımız mutabakat muhtırası, İdlib'de yaşayan 3,5 milyon Suriyeli'nin emniyetini garanti altına almıştır. Böylece çok büyük bir insani dramın ve kitlesel göçün de önüne geçmiş olduk."

(Bitti)



Kaynak: