Muhammed Mağ, nefret söylemine hat sanatıyla cevap verdi

Hat ve tezhip sanatçısı Muhammed Mağ:- "Sanatçı toplumsal sorunlara cevap verme durumunda hassas olmalı. Bu bir siyasi bakış açısı değildir sadece insan odaklı bir durumdur"- "İcazet verdiğim talebelerin çoğu Anadolu'da. Bursa, Ankara, Diyarbakır, Mardin,
Muhammed Mağ, nefret söylemine hat sanatıyla cevap verdi

İSTANBUL (AA) - AHMET ESAD ŞANİ - Hat ve tezhip sanatçısı Muhammed Mağ, İzmir'in Gaziemir ilçesinde bir Alevi vatandaşın evinin duvarına çirkin ifadelerin yazılmasından etkilenerek bir çalışmaya imza attı.

Mağ, hat ve tezhibi kendisine ait olan son eserinde, Hz. Muhammed, Hz. Ali, Hz. Hasan, Hz. Hüseyin ve Hz. Fatıma'yı temsil eden beş "Ali" yazısına yer verdi.

Yurt içinde ve yurt dışında çeşitli özel koleksiyonlarda eserleri bulunan, ayrıca hat, tezhip, minyatür ve ebru eğitimi de veren Mağ, çalışmalarına ilişkin AA muhabirine açıklamada bulundu.

Çalışmayı ebru zemin üzerine kufi hat ve 24 ayar altınla işlediğine dikkati çeken Mağ, "Eserimiz, kufi hattın günümüze uyarlanmış şekliyle dizayn edilmiş sanatsal anlatım." dedi.

Muhammed Mağ, beş kez "Ali" yazılmasının sebebinin de Alevilik geleneğinden geldiği ve Hz. Muhammed, Hz. Ali, Hz. Hasan, Hz. Hüseyin ile Hz. Fatıma'yı temsil ettiği bilgisini verdi.

İzmir'in Gaziemir ilçesine bağlı Yeşil Mahallesi'nde yaşayan bir Alevi vatandaşın evinin duvarına işaret koyulması ve çirkin ifadeler yazılmasından etkilenerek bu tabloyu yapmaya karar verdiğini söyleyen Mağ, "Sanatçı toplumsal sorunlara cevap verme durumunda hassas olmalı. Bu bir siyasi bakış açısı değildir sadece insan odaklı bir durumdur. Sanatçının toplumsal olaylara tepkisi böyle oluyor." değerlendirmesine bulundu.

- "Biz bir bütünün parçalarıyız"

Mağ, Sünni olduğunu ama mezhepçilik taraftarı olmadığını dile getirerek, "Bu bir yaşam biçimi, daha çok insan odaklıyım. Oradaki hassasiyetimi bu şekilde göstermek, kendi ifademle bir tepki vermek istedim." dedi.

Hat sanatının geçmişte cemevlerinde de icra edildiğini aktaran Mağ, "Asılan levhalar bir dönem sonra unutulmuş bir şeydir. Bununla beraber hem o ilişkileri sağlamak hem de hat sanatının cemevlerinde olan durumuna bir gönderme yapmak istedim. Aslında biz bir bütünün parçalarıyız, biz böyle güzeliz." diye konuştu.

- "Anadolu kültürüyle yoğruldum"

Muhammed Mağ, ortaokul öğretmeninin yönlendirmesiyle 1989'da resim yapmaya başladığını, kerpiçten atölyesini kurduğunu anlatarak, gördüğü her şeyi çizmeye başladığını ve Erzurum'da ilk kişisel sergisini açtığını aktardı.

Erzurum'da Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Geleneksel Türk El Sanatları Bölümü Tezhip Ana Sanat Dalı'nda eğitim aldığını belirten Mağ, 2000 yılından itibaren hat ve tezhibe yoğunlaştığını, davet üzerine geldiği İstanbul'da Hasan Çelebi'den, talik ve celi talik alanında icazet aldığını söyledi.

Taşrada yoksunluklar içinde sanatla ilgilenmeye çalışanları bildiği için genellikle Anadolu'dan gelen öğrencilere icazet verdiğine işaret eden Mağ, şunları anlattı:

"Bursa, Ankara, Diyarbakır, Mardin, Erzurum'da talebeler yetiştirdim, orada atölyeler kurdum. Şu anda onlar sanatlarını icra etmeye devam ediyor. Geçen yıl da ESKADER'de Türk İslam sanatları adına hat ve tezhip sanat dallarında ödül takdim edildi. Ustalardan sonra ilk defa genç olarak bana takdim ettiler."

Mağ, hat ve tezhip sanatını aynı zamanda icra etmenin zorluklarına değinerek, "Genelde hattatlar yazıyı yazar, tezhipçiye verirler. Tezhipçi gelen şekil üzerinde bir tezyinat yapar. Ben tam aksine yazı ve tezhibi, ikisine bir arada isimler vererek levhalara icra ediyorum." dedi.

Anadolu coğrafyasında yetiştiğini, bu kültürle yoğrulduğunu ifade eden sanatçı, çizgisel değerlerini keşfettiği hat sanatını evrensel camiaya taşıma gayreti içine girdiğini sözlerine ekledi.

Kaynak: