"MÜSİAD'ın var olmaması düşünülemezdi"

NEW YORK (AA) – Uluslararası İş Forumu Genel Başkanı Erol Yarar, "1990'larda MÜSİAD'ın var olmaması düşünülemez bir olaydı. Çünkü bu Türkiye'nin geleceği ile alakalıydı." dedi.

Yarar, MÜSİAD USA ile Forum USA gazetesi tarafından New York'ta düzenlenen "Global Düşünce Söyleşileri" konferansında Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneğinin (MÜSİAD) kuruluş sürecine ilişkin konuştu.

MÜSİAD'ın 1990'da kuruculuğunu ve ilk 9 yıl başkanlığını yaptığını söyleyen Yarar, o yıllarda Türkiye'nin sürekli iktisadi krizlerle boğuştuğunu hatırlatarak, Türkiye'yi kalkındırmak ve dünyaya açılmak için ülke değerlerine sahip girişimcilerin MÜSİAD adı altında organize olduklarını belirtti.

Yarar, "1990'larda Türkiye için MÜSİAD'ın var olmaması düşünülemez bir olaydı. Çünkü bu Türkiye'nin geleceği ile alakalıydı. Türkiye'nin dünyadaki iktisadi gücü için iş adamlarına verilmesi gereken değerle ilgiliydi. Çünkü dünyada ancak iş adamlarına ve girişimcilere değer veren ülkeler başarılı oldu." ifadelerini kullandı.

- "TÜSİAD, Türkiye'ye bir şey katamamış bir örgüttür"

1990 yıllarda MÜSİAD'ın alternatif olarak görüldüğü TÜSİAD hakkında da konuşan Yarar, "Türkiye’nin 1930'lu ve 40'lı yıllarda temel aldığı modeller üzerine inşa olmuş bir örgüttür. Özgünlüğü yoktur." değerlendirmesinde bulundu.

Yarar, "TÜSİAD Türkiye’ye bir şey katamamış bir örgüttür. Çünkü TÜSİAD, dışarıdaki değerleri içeriye getirme mücadelesi verdi, kendi değerlerini yükseltme veya bir değer üretme amacında değildi, kendine Avrupalı değerleri savunma hedefi koymuştu. Acaba dünyada başkalarının değerleriyle yükselebilen bir ülke var mı? TÜSİAD başkalarının değerleriyle iş yapma peşindeydi." şeklinde konuştu.

MÜSİAD olarak bu noktada farklı bir çizgide olduklarının altını çizen Yarar, şunları kaydetti:

"Çünkü biz Anadolu'ya gittik, O zamanlar Anadolu'daki girişimcilere 'gelin arkadaşlar ihracat yapacağız' dediğimiz zaman pasaportu olan iş adamı bile yoktu. Biz yabancı dil bilmeyiz diyorlardı. 9 sene başkanlık, 9 sene de herkese tercümanlık yaptım. Şimdi o insanlar, 50-60 ülkeye ihracat yapıyor. Mühim olan TÜSİAD olmak değil MÜSİAD olmak. Mühim olan insan yetiştirmek, ufuk açmak, değer katmaktır."