'Okkalar İnşaat'tan insan odaklı projeler

Konya'nın en gözde inşaat firmaları arasında yer alan Okkalar İnşaat, insan odaklı projelerle güven veriyor.
'Okkalar İnşaat'tan insan odaklı projeler

Konya'nın en gözde inşaat firmaları arasında yer alan Okkalar İnşaat, insan odaklı projelerle güven veriyor. “Bugüne kadar projelerimizde müşterilerimiz nasıl daha güvenli ve konforlu yaşatabiliriz düsturu ile çalıştık. Yine odağı insan olan önemli ve büyük projelerimiz olacaktır” diyen Okkalar İnşaat Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ömer Faruk Okka, sorularımızı yanıtladı.

 

Konya'nın önde gelen inşaat firmalarından Okkalar İnşaat açısından 2020 yılı nasıl geçti, 2019 yılına göre kıyaslama yapar mısınız?

2020 yılı bildiğiniz üzere pandemi dolayısıyla diğer yıllara kıyasla daha zor bir yıl oldu. İnsanların özel hayatlarından ödün verdiği, kurallar gereği sokağa çıkamadığı süreçleri yaşadık. Hala da etkileri devam ediyor. İnşallah bu sıkıntılı süreçten bir an önce kurtuluruz. 2018 yılı Ağustos ayında yaşanan sıkıntıdan en çok inşaat sektörü etkilendi. Doğal olarak biz de 2019 yılında yeni bir yatırım yapmak yerine elimizdeki mevcut projelerimiz tamamladık ve 2020 için hazırlık yaptık. Aslında 2020 yılı güzel başlamıştı ama Mart ayında başlayan pandeminin etkisiyle bütün piyasalarda belirsizlik hakim oldu. Buna rağmen Okkalar olarak 2020 için belirlediğimiz hedeflerin ötesindeyiz. 

okkalar-insaat-2.jpg

Malum 2020 yılı daha çok pandemi süreci ile geçti. Bu süreçte inşaat sektörü nasıldı, değerlendirir misiniz?

Okkalar İnşaat olarak bu sürecin zorluklarını elbette biz de yaşadık. Sokağa çıkma yasakları, covid hastalığına yakalanan ve onlarla temaslı olan kişilerin karantina süreci, işlerin yavaşlamasına neden oldu. Fakat firma olarak devletimizin açıkladığı sağlık tedbirlerine uygun şekilde işlerimize devam ettik. Proje teslimlerinde söz verdiğimiz tarihlerde bir değişikliğe gitmediğimiz gibi Arma Vita projemizin ilk bloğunu 4 ay önce teslim ettik. Kalan 2 bloğumuzu da yılsonuna kadar teslim etmeyi planlıyoruz. Genel itibari ile pandeminin inşaat sektörünü yavaşlattığını söyleyebiliriz. Fakat Haziran – Temmuz aylarında devletimizin açıklamış olduğu konut kredisi imkanları ile sektör rahat bir nefes aldı ve müteahhitlere ellerindeki stokları satma fırsatı oluştu.

2019 yılı sonunda genel anlamda bu sektörde durgunluktan bahsediliyordu fakat 2020 Temmuz ayından sonra ise çok yoğun satış yapıldığı ve ev stoklarının tüketildiğini biliyoruz. Bu iki süreci değerlendirebilir misiniz?

2019 yılının geneline baktığımızda sektörümüzle ilgili durağan bir süreç yaşadığımız aşikardır. Pandemiden dolayı oldukça durağan geçen süreç aslında haziran ayı ile birlikte yükselişe geçti. Haziran, Temmuz, Ağustos ve Eylül aylarında firmaların stoklarında bulunan dairelerin satıldığını biliyoruz. Yeni projemizdeki dairelerimize bu aylarda yoğun talep oldu. Firmamıza duyulan güven ile birlikte satışlarımızı tamamladık. Konut Kredisi oranlarının 0,64’e düşmesi ve bir yıl ödemesiz dönemin olması müşterilerimiz tarafından büyük talep gördü. Geçmiş yıllarla kıyasladığımızda satışlar çok ciddi bir yükseliş gösterdi.

okkalar-insaat-1.jpg

Malum Türkiye bir deprem bölgesinde yer almaktadır. Geçtiğimiz günlerde İzmir deprem yaşandı. Belli konutlarda sıkıntı oluştu ve binalar yıkıldı. İnşaat kontrolü ile ilgili genel bir değerlendirme yapabilir misiniz?

Öncelikle Okkalar İnşaat olarak İzmir depreminde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, kalanlara baş sağlığı diliyoruz. Devletimizin depremin yaşandığı ilk andan itibaren tüm gücüyle olay yerinde yaraları sarmak için yoğun mesai harcadığına şahitlik ettik. İlgili bakanlarımız olay yerinde gerekli incelemelerde bulunarak mağdur olan vatandaşlarımızın mağduriyetlerini gidermek adına girişimlerde bulundu. Maalesef eski yapılarda özellikle deprem yönetmeliğinden önce yapılan yapılarda kullanılan malzemelerde sıkıntıların olduğunu ve sonrasında gerekli işlemlerin yeterince yapılamadığını bilmekteyiz.  Türkiye genelinde eski yapılarla ilgili ciddi adımların atılması ve bu konu ile ilgili yasaların acil bir şekilde uygulamaya konulması gerekiyor. Deprem kuşağında olan bir ülke olduğumuz için depreme önceden hazırlıklı olmamız gerekmektedir. Depremden günler sonra kendisine uzanan eli sımsıkı tutan Elif ve Ayda bebeklerin yaşadığı korkuyu başka bebeklerde yaşamasın diye büyük bir vicdani sorumluluk ile binaların yapılması elzem olduğu gibi sektörümüzde her bir müteahhit ve yapı denetim firmasının kendi ailesinin orada yaşayacağını düşünerek projelere imza atması gerekmektedir.

ek-001.jpg

Okkalar İnşaat’ı genelde önemli ve büyük projelerde görüyoruz. Bu yılın önemli projesi nedir,  biraz bahseder misiniz?

Okkalar İnşaat olarak bugüne kadar projelerimizde müşterilerimiz nasıl daha güvenli ve konforlu yaşatabiliriz düsturu ile çalıştık. Yine odağı insan olan önemli ve büyük projelerimiz olacaktır. Konya ve İstanbul’da binlerce daire sahiplerinin yaşadığı mutluluk ve güvenden dolayı eş dost ve akrabalarını firmamıza kazandırarak büyük bir aile olduk. Yeni projelerimiz ile aile fertlerimizi arttırarak daha büyük bir aile olmayı hedefliyoruz.

Türkiye'de çok sayıda müteahhittin olduğundan şikayet ediliyor. Bu konuda devletin bir düzenleme yapması, liyakatsiz kişilerin bu işe girmesinin engellenmesi gerektiği görüşü hakim. Siz ne düşünüyorsunuz?

Bu konu ile ilgili son dönemde bazı düzenlemeler yapıldı. Müteahhitlik belgesi ile kimin ne ölçüde inşaat yapabileceğinin sınırları belirlendi. Bu sistemin oturması ve boşluklarının kapanması biraz zaman alacaktır. Ana faaliyet konusu inşaat olmayan sadece maddiyatı düşünen kişilerin inşaat yapmasının önüne geçilmelidir. Süreçte gördük ki gerek arsa sahibi gerekse konut satın alan müşteriler olmak üzere mağdur olan birçok vatandaşımız oldu. Onların mağduriyetlerinin giderilmesi de kısa dönem içerisinde zor görünüyor. Yasal mevzuatlar ve mahkeme süreçleri oldukça uzun sürüyor. Devletimizin bu konuda daha katı kurallar koyarak ehil olan firmalara müsaade etmesi gerekmektedir. Ayrıca yukarıda da belirttiğim gibi ülkemiz deprem kuşağında yer almaktadır. Yapıların yönetmeliklere uygun şekilde yapılması bizler için bir sorumluluktur. Ehil olmayan kişilerin yaptığı daha doğrusu yapamadığı binalar hem risk taşımakta hem de sektörümüzün adını kötüye çıkarmaktadır.

omer-faruk-okka-010.jpg

SÜMEYRA KENESARI / YENİ HABER GAZETESİ