Okul vakti yaklaştı, alışveriş telaşı başladı
Okulların açılmasına sayılı günler kala okul kıyafeti, kırtasiye, ayakkabı, giyim gibi ürünlerin satışında hareketlilik başladı. Bu sene okul ürünlerinin fiyatları iste cep yaksa da hareketlilik devam ediyor. Sektör temsilcileri okul ürünlerinin satışıyla ilgili bilgiler vererek vatandaşlara da uyarılarda bulundu.
Eğitim-öğretim yılının hayırlı olmasını dileyen Mehmet Serin, sözlerine şu şekilde devam etti; “Serinler olarak 2022-2023 eğitim öğretim yılının öğrencilerimize, velilerimize, milli eğitim camiamıza, sektörümüze hayırlar, bereketler ve başarılar getirmesini diliyorum. Okul formaları biz serinler olarak yıllardan beri daha kolay temizlenebilen, daha spor ürünler ve güncel renklerle piyasaya girmeye çalışıyoruz. Geçen yıl ile bu yıl arasında enflasyondan doğru orantılı olarak biz de etkilendik. Geçen yıl 50 lira olan ürün bu yıl maalesef 100 lira.”
‘BU FİYATLARA RAĞMEN SEKTÖRÜMÜZ İYİ DURUMDA’
Fiyatların yüksek olmasına rağmen bu sektörün diğer sektörlere göre daha iyi olduğunun altını çizen Serin, “Yine de bizim sektörümüz diğer sektörlere bakınca gayet iyi durumda. Mesela gıda, inşaat sektöründe ve sanayi sektöründe devalüasyon yüzde 300 gibi bir rakamı buldu. Bizde bu rakam yüzde yüz civarında. İlkokul öğrencilerimiz bu sene 400 lira, ortaokul öğrencilerimiz 550 lira, lise öğrencilerimiz ise 650 lira civarında giyiniyorlar. Tabi ki değişen ürünler, fiyatlar da var ama genel olarak fiyatlar bu şekilde. Velilerimiz haklı olarak geçtiğimiz yılla bu yıl arasındaki fiyat farkından dolayı biraz yabancılık çekiyorlar. Ama bu Türkiye’nin bir gerçeği. Velilerimizden ricamız, geç vakte kalmadan rahat zamanda alışverişlerini yapsınlar.” dedi.
‘BUNLARA DİKKAT EDİLMESİ GEREKİYOR’
Alışveriş yaparken dikkat edilmesi gerekenlerden bahseden Serin, “Okul forması alırken dikkat edilecek şeyler vardır. Daha çok yerli üretim olması, hijyen ürünü olması, naylon ürünlerinden uzaklaşıp pamuklu ürünlerinin tercih edilmesi gerekiyor. Bilinen markalardan alışveriş yapılması gerekiyor. Çünkü bu kıyafetler 2 günde bir kez yıkanıyor. Yıkandığı zaman da renk atma, buruşma, solma gibi olaylarla karşı karşıya kalmamak için biz daha kaliteli ürünler üretmeye çalışıyoruz. Velilerimize de bu şekilde bir alışveriş yapmalarını tavsiye ediyoruz. Biz sadece çanta ve okul forması satışını yapıyoruz ama öğrenci suluk, kalemlik, kırtasiye tarzı ürünlerini de komşularımızdan temin ediyorlar. Öğrenciye hepsi gerekiyor. Bunların dışında beden eğitimi dersleri için eşofman, ayakkabı da alınıyor. Velilerin işi de kolay değil. Allah yardımcıları olsun.” diye konuştu.
‘KIRTASİYE ÜRÜNLERİNİ KIRTASİYECİLERDEN ALIN’
Konya’da kırtasiye kültürünün giderek azaldığına vurgu yapan Konya Kitap Kırtasiye Fotokopi ve Matbaacılar Odası Başkanı Ramazan Kuşpınar; Ramazan Kuşpınar, “Konya ilimizde, kırtasiyeci esnaflarımızın satışları ile ciroları çok düşmüş bulunmaktadır. İlimiz ve ilçelerimiz de 530 adet zincir market bulunmaktadır. Rekabet etme şansımız yoktur. Hiçbir küçük esnaf bu market zincirlerinin karşısında duramamaktadır. 12 ay eğitim için destek veren Kırtasiyeci ve Kitapçı esnaflarımızın harman zamanı okul sezonudur. Harman zamanı zincir marketler için ilimizde bayram günü olmuş, kitap kırtasiyeci esnaflarımızın da karanlık günleri olmuştur. Bu şartlarda kırtasiyeci esnafımızın ayakta durması gün geçtikçe daha da zor hale gelmektedir. Velilerimizden ve öğrencilerimizden kırtasiyeci ve kitapçı esnaflarımızdan alış veriş yapmalarını talep ederken, desteklerini bekliyoruz. Okulların açılmasına sayılı günler kala öğrencilerimizde ve öğrenci velilerimizde; kırtasiye, eğitim araç ve gereçleri temini için ilgili sektörümüzde canlanmalar beklenmektedir” şeklinde konuştu.
‘KÜÇÜK ESNAFIMIZA DESTEK VERİLMELİDİR’
“Küçük esnafımızın ticari faaliyetlerini engelleyen, haksız rekabete neden olan konularda kesinlikle devletimizin korumasına ihtiyaç duyulmaktadır.” diyen Kuşpınar sözlerine şöyle devam etti: “ İlimizde mahalle aralarında bulunan üç harfli marketler gibi 530 marketin yanında, internet üzerinden satışlar da her geçen gün artmakta olup, küçük esnafların çoğu kendilerini günün şartlarına sermaye ve kalifiye eleman yetersizliğinden dolayı işlerini kaybetmekle karşı karşıya kalmaktadırlar. İnternet üzerinden satış yapan firmalara ve zincir marketlere yasal düzenlemeler yapılarak sermayesi az olan tüm esnaflar gibi kırtasiyeci kitapçı esnaflarımız da korunmak zorundadır. Zincir marketlerin ve perakende sektörünün yıllık ciroları üzerinden, küçük esnaflarımıza destekleme fonu adı altında bir fon oluşturulmalıdır. Oranların ahilik fonuna aktarılarak fonda toplanan paraların haksız rekabet ve küresel sermayelerin karşısında küçük esnafların korunması için kullanılmalıdır.”
‘ZİNCİR MARKETLERİN SERMAYELERİ GÖZDEN GEÇİRİLMELİDİR’
Zincir marketlerin sermayelerinin gözden geçirilmesi gerektiğine dikkat çeken Kuşpınar, “Perakende sektörünün büyüklüğü her geçen gün artmaktadır. Bu pastadan en fazla gelir elde edenler zincir marketler olup küçük kitapçı kırtasiyeci gibi birçok sektör işlerini kaybetmektedirler. Genel giderler artarken, üreten işyerlerinin tüketici durumuna düşmesinin nedenlerinin başında zincir marketlerin çokluğu ve internet üzerinden satışların artması kayıt dışı işyerlerindeki artışlar yer almaktadır. Zincir marketlerin sattığı mal ve hizmetler ruhsatlarına uygun şekilde yeninden belirlenmeli ve hangi ilde ticari faaliyetleri varsa o ilden günlük çıkan sıcak para hesaplanarak sektör bazında istatistiki çalışmalar yapılarak ilin, zararına olan faaliyet alanları ile ilgili sektörler korumaya alınmalıdır. Zincir marketleri sattığı mallar incelendiğinde, Konya ilimizde üretilen malların sayıları ekmek ve bir çay gevreği şeklindedir. Bu zincir marketlerin sermayeleri çok fazla olduğuna göre, ülkemizin ihtiyacı olan yurt dışında ithal edilen malların üretimlerine yöneltilerek, hem istihdama hem de küçük esnaflarımızın işlerinin kaybetmelerinin önüne geçilmelidir” dedi.
‘KIRTASİYELERDE SAĞLIKLI ÜRÜNLER SATILIYOR’
Kırtasiyede satılan ürünlerin daha sağlıklı olduğunu savunun Kuşpınar, “Zincir marketlerde genellikle satılan malların fiyatları birbirlerine yakın ya da aynıdır. Rekabet yoktur. Kısaca bu şartlar altında küçük esnafların yarın hesabı yapmaları ve bu marketler karşısında ayakta durmaları imkansızdır. Okul sezonu dolayısı ile değerli hemşerilerimizden okul ihtiyaçları temininde kırtasiyeci kitapçı esnaflarımızın tercih etmeleri önem arz etmektedir. TSE CE VE NE-71 kalite kontrol izinleri olup olmadığını kontrol etmeleri gerekmektedir. Sağlığın ne kadar önemli olduğu açıkça ortadadır. Oyun hamurları vb. birçok kırtasiye ürünlerinde rekabet ortamları ve ucuz gibi kavramların altında evlerimize çocuklarımıza hastalıklar taşımamalıyız. Merdiven altı üretilen eğitim araç ve gereçleri alınmamalıdır. İzin belgesi olmayan ürün satan yerler denetim yapan İlimizde Ticaret İl Müdürlüğü ekiplerine yapılmalıdır” diyerek sözlerini tamamladı.
•SÜMEYRA KENESARI / BÜŞRA ERKUŞ
YENİ HABER GAZETESİ
