Ömer Faruk Okka: Firmalar değişimi doğru okumalı
Koronavirüs süreci ekonomide birçok değişikliği de beraberinde getirdi. Pandemi sürecinde bazı kavramların değiştiğini, dijitalleşmenin arttığını söyleyen MÜSİAD Konya Şube Başkanı Ömer Faruk Okka, normalleşme sürecinde firmaların değişime uyum sağlamalarının önemine dikkat çekti. Pandemi süreci, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de sosyal ve ekonomik hayatta büyük bir şok etkisi yaptı. Sosyal mesafe kavramı, seyahat kısıtlamaları, hatta sokağa çıkma kısıtlamaları ile daha önce yaşamadığımız ve hiçbir şekilde hayal bile edemeyeceğimiz günler yaşadık. Bu sürecin, üretim ve ticaretin alışılagelmiş akışında da ciddi değişikliklere yol açtığını ifade eden Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) Konya Şube Başkanı Ömer Faruk Okka, “Pandemi, daha önce yaşamadığımız bir süreçle bizi karşı karşıya bıraktı. İş dünyası olarak yerel, ulusal ve global birçok kriz yaşadık. Ancak bu süreç çok farklı gelişti. Kriz yönetimi kavramını, stratejik sektör ve stratejik pazar kavramlarını yeniden tartışmaya açan bir süreç oldu” ifadelerini kullandı.
‘GIDA GÜVENLİĞİ VE TARIMIN ÖNEMİ ANLAŞILDI’
Pandemi sürecinde, sokağa çıkma kısıtlamaları öncesinde herkesin gıda stoğu yaptığını, bu nedenle marketlerde yığılmaların olduğunu ifade eden Başkan Okka, “Süreç bize insanlığın en temel ihtiyacının beslenme olduğunu bir kez daha gösterdi. Birçok ülke temel gıda ürünlerinin ihracına kısıtlama getirdi. Tarımın en stratejik sektörlerden olduğu, ülkelerin özellikle gıda ürünlerinde kendine yetebilir olmasının güvenlik politikaları kadar önemli olduğu ortaya çıktı” dedi.
“YERLİ VE MİLLİ DİJİTAL PLATFORMLARIN GEREKLİLİĞİ ORTAYA ÇIKTI”
Dijitalleşmenin önemine değinen Okka, “Dijitalleşmenin, küresel rekabetin içerisinde kaçınamayacağımız bir unsur olarak önümüzde. Herkes ister istemez dijitalleşmeye ayak uyduracak. Burada zaman içinde yerli ve milli dijital platformlara sahip olmamızın gerekliliği de ortaya çıkmış oldu” diye konuştu.
‘PANDEMİ, PARADİGMA DEĞİŞİMİNE YOL AÇTI’
Pandemi sürecinin bir çok değişikliği de beraberinde getirdiğini ifade eden Okka, “Pandemi sürecinde toplumda belki yıllarca sürecek bir değişim süreci, hızla gerçekleşti. Ciddi bir paradigma değişimi oldu. Eğitimden sosyal hayata, kamu kurumlarından iş toplantılarına kadar birçok faaliyeti daha önce var olan online platformlardan yapmayı hiç de düşünmeyen bizler, mecburiyet karşısında bu araçları kullanır olduk. Birçoğundan verim de aldığımızı düşünürsek, bu platformları kullanmayı belki de kalıcı olarak düşüneceğiz. Aynı şekilde birçok sektörde, çalışanlar evden çalışmanın kalıcı olmasını talep ediyorlar. Ve bunlar, eskiden olmadığı kadar makul görünüyor” dedi.
‘ÖNEMLİ OLAN SÜRECİ DOĞRU OKUYABİLMEK’
Okka, firmaların değişimi doğru okumaları gerektiğini belirterek, yeni normal sürece hızla uyum sağlamaları gerektiğinin altını çizdi. Okka, şunları ekledi: “Ekonomide 2020’ye büyük umutlarla başlamıştık. Ancak pandemi etkisi ile birçok şirket ilk iki çeyreği ciddi kayıpla geçirdi. Haziran itibariyle başlayan toparlanma sürecinde firmalarımız süreci çok iyi okumalılar. Yaşadığımız süreç, alışveriş alışkanlıklarında, iş yapma şekillerimizde ciddi değişikliklere yol açtı. Dijital çağa uyum konusunda adım adım bir süreç yaşarken, bir anda kendimizi dijital platformların içerisinde bulduk. Birçok iş görüşmesi artık online platformlarda gerçekleşiyor. Eskiden fuarlar ve müşteri ziyaretleri ticaretin olmazsa olmazı konumundayken şimdi sanal fuarlar gerçekleştiriyoruz. Bu değişikliklerin bir kısmı, hayatın normale dönmesi ile birlikte eski haline dönerken, önemli bir kısmı kalıcı olarak hayatımıza girmiş olacak. Birçok sektörde eski usullerle iş yapmak geçerli olmayacak. İş adamlarımızı, sektörlerinde ve şirketlerinde bütün süreçleri yeniden değerlendirmeliler. Bu süreci iyi okuyan ve hızla uyum sağlayan firmalarımız, her krizden olduğu gibi bundan da avantajla çıkabilirler.”
‘TÜRKİYE AVANTAJLI KONUMA GELECEK’
Türkiye’nin yeni normal süreçte dünya pazarında çok daha iyi bir konuma geleceğini öngören Okka, “Çin’de başlayan Koronavirüs süreci dünyaya yayılmadan önce, Çin’de üretimin durması, sınırların kapanması ile birlikte tedarik zincirinde tamamen Çin’e bağlı olan firma ve sektörlerin, hatta ülkelerin bu politikalarını tartıştığına şahit olduk. Bu süreçte Türkiye, gerek pazarlara yakınlığı, gerekse nitelikli üretim altyapısı ile bir adım öne çıktı. Verilere baktığımızda, Pandeminin tüm dünyada, özellikle Avrupa ve ABD’de zirve yaptığı Mart - Mayıs döneminde ihracatımızda ciddi bir azalma olduğunu görüyoruz. Ancak üreticilerimiz bu dönemde kendilerini kontrol etme fırsatı buldular. Ülkemiz elindeki imkanları etkin bir şekilde ortaya koyduğunda, toparlanmanın başlaması ile birlikte ihracatta avantajlı duruma geçeceğimizi düşünüyorum. Burada şunu da özellikle ifade etmek istiyorum, Konya sanayimiz yıllardır ihracat artışlarında diğer şehirlere öncü oldu. İhracatın sert düştüğü bu aylarda ise, bu şoka en iyi dayanan şehirlerden birisi olduk. İhracatımızdaki gerileme ülke ortalamasından çok daha az oldu. Bu da Konyalı sanayici ve işadamlarımızın başarısıdır” diyerek sözlerini noktaladı.
SÜMEYRA KENESARI / YENİ HABER GAZETESİ
