Pendik'te hamile kadının bulunduğu araca saldırı davasında sanıklar yeniden hakim karşısında

İSTANBUL (AA) - Pendik'te hamile kadının bulunduğu araca saldırdıkları gerekçesiyle "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" ve "ulaşım araçlarının kaçırılması ve alıkonulması" suçlarından verilen beşer yıl hapis cezasına ilişkin hükmün, istinaf mahkemesince bozulmasının ardından sanıklar Hasan ve Hüseyin Sel'in yeniden yargılanmasına başlandı.

Anadolu 59. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanıklar Hasan ve Hüseyin Sel katılmazken, avukatları hazır bulundu. Duruşmada müşteki Yunus Emre Bahçıvan ve avukatı da yer aldı.

Mahkeme hakimi, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Ceza Dairesince verilen bozma ilamını okudu.

Bozma ilamına karşı diyecekleri sorulan sanıklar Hasan ve Hüseyin Sel'in avukatları Devrim Dinç, bozma kararına bir diyeceklerinin olmadığını belirterek, "Mahkeme kararı baştan aşağı bozulmuştur. Bozma kararında müştekilerin arkadan gelerek öndeki araca çarpması neticesinde sanıkların müştekinin yanına geldikleri kabul edilerek bu suçun oluşmadığı belirtiliyor. Aynı zamanda bu maddi tespit hürriyeti tahdit suçunun Hüseyin Sel açısından oluşmadığını göstermektedir. Bilirkişi raporunda belirtildiği üzere Hüseyin Sel diğer sanığa 'lütfen bırak, lütfen polisi arayalım' diye söylemektedir. Bu hususlar dikkate alınarak müvekkilim Hüseyin Sel yönünden tüm suçlardan beraatine karar verilmesini talep ediyoruz." dedi.

Müşteki Yunus Emre Bahçıvan ise, istinaf mahkemesinin bozma kararını kesinlikle kabul etmediğini ifade ederek, "İlk mahkemede de, bilirkişi raporunda da olayın nasıl olduğu bellidir. Bu olayı bizzat yaşayan ben ve eşimdir. Kayda alan da benim. Bu iki şahıs daha öncesinde bana hakaret ederek, bağırarak vücut dilleri ile zarar vereceklerini zaten göstermişlerdir. Sağ şeritte ilerlerken arkamdan hızlıca gelerek oradan önüme girdiler. Bu işin en son kısmıdır. Bir zarar verme faaliyeti olacağını anladığım için telefonu çıkararak kayda başladım. Kapıları açtığı da görünmektedir." diye konuştu.

Sanıklar hakkındaki şikayetinin devam ettiğini aktaran Bahçıvan, "Sanıklar birlikte arabamıza doğru geldiler. Birlikte zarar verme kasıtları vardı. Birlikte bağırıyorlardı. Arabayı kullanan şahıs önümüze kırmasa, önümüzde trafik açık, yol bomboş bu da görünüyor. Bana zarar vermek için araçlarından inip benim yanıma gelmeseler zaten ben yoluma gideceğim. Bozma ilamını doğru bulmuyorum." ifadelerini kullandı.

Müşteki Bahçıvan'ın avukatı Abdullan Adem Yavuzarslan da, bozma ilamında bir çok hata olduğunu düşündüklerini kaydederek, "Hüseyin Sel açısından eylemin içinde olmadığı söylense de suçun asıl maddi faili Hüseyin Sel'dir. Burada suçun unsuru hareketi kısıtlama, engellemedir. Müvekkillerin aracı hareket halinde öndeki araç aniden fren yaptığı, yolları kesildiği için çarpmak zorunda kalıyorlar. Hüseyin Sel o aracın sürücüsü. Araçtan iner inmez müvekkillerin aracına gelerek, kapıyı açmaya çalışan kendisi. Hürriyeti engelleyen, aracı alıkoyan Hüseyin Sel'dir. Sanıkların zarar vermeden olay yerinden ayrılması indirim sebebi yapılamaz. Gerekçeli kararda tartışıldı. Olayda zarar verme kastı var. Zarar vermek için uğraşıyorlar, kendilerinden kaynaklanmayan sebeple kapıyı açamadıkları için zarar veremiyorlar." şeklinde konuştu.

Mahkeme, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.

- Sanıklar beşer yıl hapis cezasına çarptırılmıştı

Hasan ve Hüseyin Sel, Yunus Emre Bahçıvan ve hamile eşi Ayfer Bahçıvan'ın içinde bulunduğu araca, 6 Temmuz 2019'da, Pendik D-100 Karayolu'nda seyir halindeyken yol verme meselesi yüzünden saldırıda bulundukları gerekçesiyle tutuklanmış, ilk duruşmada tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmıştı.

Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanıkların "kara ulaşım araçlarını kaçırma veya alıkoyma", "mala zarar verme" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından 5 yıl dörder aydan 20 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edilmişti.

Anadolu 59. Asliye Ceza Mahkemesi 18 Haziran 2020'de açıkladığı kararında sanıklar Hasan ve Hüseyin Sel'i, "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçundan ayrı ayrı 4 yıl 2 ay hapis cezasına çarptırmıştı.

Sanık Hüseyin Sel'in, "ulaşım araçlarının kaçırılması ve alıkonulması" suçundan 10 ay hapisle cezalandırılmasına karar veren mahkeme, cezayı sanığın daha önce sabıkasının bulunmaması nedeniyle ertelemişti. Diğer sanık Hasan Sel'e de aynı suçtan verilen 10 ay hapis cezasına ilişkin hükmün açıklanması geri bırakılmıştı.

- İstinaf, kararı bozmuştu

Dava dosyasını inceleyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 25. Ceza Dairesi ise, yerel mahkemece verilen hükmün bozulmasına karar vermişti.

Dairenin kararında, görüntü ve ses kayıtlarına göre eylem sırasında sanık Hasan Sel'i sözlü olarak uyaran ve eylemlerini kesmesi yönünde engellemeye çalışan kardeşi sanık Hüseyin Sel'in üzerine atılı suçların ne şekilde oluştuğu, unsurlarının nelerden ibaret olduğu ve hangi gerekçe ve delillerle üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılmadığı, cezaların da şahsileştirilerek hüküm kurulmadığı belirtilmişti.

Ayfer Bahçıvan'ın trafikte seyrettiği esnada sanıkların içinde bulunduğu araca arkadan çarpması sonucu sanıkların aşağı inerek kendilerine çarpan aracın yanına geldikleri aktarılan kararda, bu esnada kaza ve çarpışma sebebiyle her iki aracın da durduğu, sanıkların kendi araçlarına çarpan müştekinin aracının özel olarak yolunu kesme, harici engel koyma ve buna benzer dış bir etkenle durdurmadıkları dikkate alındığında "kara ulaşım araçlarını alıkoyma" suçunun unsurları oluşmadığı halde bu suçtan mahkumiyetlerine karar verildiği kaydedilmişti.

Kararda, sanıkların müştekilerin şahsına zarar vermeksizin olay yerinden ayrıldıkları anlaşıldığından yerel mahkemenin kararında "etkin pişmanlık" hükümlerinin uygulanmama nedeninin belirsiz bırakıldığı gerekçeleriyle hükmün bozulmasına karar verildiği belirtilmişti.