Pınar Kuruyemiş sektöre yön veriyor

Sağlıklı yapısı ve yılların vermiş olduğu tecrübesiyle Pınar Kuruyemiş, sektöre yön veriyor.
Pınar Kuruyemiş sektöre yön veriyor

Sağlıklı yapısı ve yılların vermiş olduğu tecrübesiyle Pınar Kuruyemiş, sektöre yön veriyor. ‘’Tüketmediğimiz hiçbir ürünü müşterilerimize sunmayız’’ Felsefesiyle hareket ettiklerini dile getiren Pınar Kuruyemiş Kurucu Ortaklarından Bahri Karapınar, ‘İşimizi severek ve ciddiyetle yapıyoruz’ dedi.

Pınar Kuruyemiş’in 37 yıl önce 4 kardeş tarafından Konya’da kurulduğunu ve şuanda dünya markası haline geldiğini ifade eden kurucu ortaklarından Bahri Karapınar, ‘Pınar Kuruyemiş, 1981 yılında 4 erkek kardeşin birlikteliğiyle küçük bir perakende dükkanı ile başlayıp daha sonra toptancılıkla devam etti ve 2013 senesinden itibaren 22 bin metrekarelik fabrikasıyla, 125 kişiye istihdam sağlayan bir firma haline geldi. Bu süreç içerisinde, sektörün yön verenleri arasına girmeyi başarmıştır. Pınar Kuruyemiş’in kurulduğu günden itibaren kalite anlayışı ve satış felsefesi, ‘’Tüketmediğimiz hiçbir ürünü müşterilerimize sunmayız.’’ olmuştur. Dolayısıyla, ürün alımındaki kalite hassasiyeti, analiz laboratuvarlarımız, eleme tesisimizin entegre bir şekilde el değmeden eleme işlemlerini yapması, üretim öncesi ve sonrası yapılan kalite kontrolümüz, işimizi ne kadar severek ve ciddiye alarak yaptığımızın kanıtıdır’ şeklinde konuştu.

pinar-kuruyemis-(1).jpg

KURUYEMİŞ, TÜRKLER İÇİN AYRI BİR ÖNEME SAHİP

Geçmişten günümüze Türk kültüründe kuruyemişin ayrı bir yeri olduğunu belirten Karapınar, ‘Türk insanının yüzyıllardır tüketim kültüründe var olan ve ülkemizle özdeşleşmiş antep fıstığı, fındık, kuru üzüm, kuru kayısı, kuru incir gibi ürünler uzun yıllardan beri Türk insanının vazgeçilmez tüketim ürünü olmuştur. Bu ürünler daha önceleri daha az miktarda tüketilirken, kuruyemişin sektör haline gelmesiyle beraber, gerek çerezlik olarak gerekse endüstriyel pazarda büyük paylara ulaşmıştır. Pazarlama ağının geliştirilmesi ve üretim yatırımlarıyla beraber kuruyemişler damak tadına uygun şekilde birçok noktaya ve daha fazla tüketiciye ulaştırılmaktadır. Pazar payı her geçen yıl artarak devam etmekte olan kuruyemiş sektörü, Türkiye’nin ekonomik büyümesine oranla daha fazla büyümektedir. Yurtdışı satışları ile birlikte kuruyemiş kültürü daha da yayılmaktadır. Her sene artan yurtdışı talepleri ise bilhassa Avrupa ülkelerinde kuruyemiş tüketme kültürünün yavaş yavaş oluştuğunun bir göstergesidir’ ifadelerini kullandı.

pinar-kuruyemis-(2).jpg

BİRÇOK GIDADAN DAHA SAĞLIKLI

Kuruyemişin birçok gıda ürününe nazaran daha sağlıklı olduğunu söyleyen Bahri Karapınar, ‘Günümüz dünyasında, gıda ürünlerinin birçoğuna katkı maddeleri eklenerek tüketime hazır hale getirilmekte veya yetiştirme-elde etme şekillerinde insan sağlığına zararlı hale dönüşmektedir. Kuruyemişlerin kabuklu yetişiyor olması, üreticilerin ürünlere müdahale etmesini engelliyor. Kavurma ve kurutma işlemlerinde kimyasal herhangi bir ürünün ve katkı maddelerinin kullanılmaması ise kuruyemişleri güvenilir besin yapıyor. Hatta kuruyemişler, içerdiği zengin besin değerleri dolayısıyla öğün yerine bile geçebiliyor’ dedi.

pinar-kuruyemis-cesitleri-(1).jpg

ALTERNATİF TIP İŞLEVİ VAR

Kuruyemişin sağlık için faydalı bir besin olduğunu dile getiren Karapınar, ‘Dünyada saygın bir çok üniversitenin araştırmalarına göre, kuruyemişlerin insan sağlığına bir çok faydası vardır. Araştırmalar sonucu, her gün tüketilen bir avuç fındık kalp sorunları ve kolesterol sorunlarını çözmeye yardımcı oluyor. Cevizin beyin için çok faydalı olduğuna dair birçok kanıtlanmış çalışmalar var (Alzheimer). Ay çekirdeğinin insan vücuduna gerekli olan magnezyum ihtiyacını giderdiği,  kabak çekirdeğinin prostata iyi geldiği, kuru meyvelerin vitamin deposu olması, yer fıstığının içerdiği E vitamini ve kolesterolü düşürücü etkisinin olması, bademin sakinleştirici etkisi olması ve metabolizmayı hızlandırıcı, hücre yenileyici özelliğinin olması gibi insan vücuduna faydalı birçok özellik bilinmektedir. Son yıllarda kullanımı artan ilaçların ve antibiyotiklerin yerine, sağlıklı yollara başvurmak, eğer mümkünse kuruyemiş tüketerek hastalıklara çözüm bulmak aslında en iyi yoldur’ diye konuştu.

pinar-kuruyemis-cesitleri-(2).jpg

20’NİN ÜZERİNDE ÜLKEYE İHRACAT

Pınar Kuruyemiş’in sektörde ciddi bir pazar payına sahip olduğuna dikkat çeken Bahri Karapınar, ‘Pınar Kuruyemiş günlük 120 ton eleme, 115 ton üretim, 100 ton paketleme kapasitesiyle etkili bir tesise sahiptir. Türkiye’nin birçok şehrine ürünlerimiz ulaşmaktadır. Bunun yanı sıra, başta Avrupa ülkeleri olmak üzere 20’nin üzerinde ülkeye faal ihracat yapmaktadır. Türkiye, tüm çeşitler dikkate alındığında, tüketimde dünyada 3. sıraya yerleşmektedir. Yıllardır süregelen kuruyemiş tüketim kültürü bu sıralamada etkin rol oynuyor. Yükselen kuruyemiş grafiğinde yerli üretimin desteklenmesi gerekmektedir. Son zamanlarda yetiştirilen badem ve ceviz ağaçları ülke ekonomisine katma değer katarken, bu ürünlerdeki ithalatımız da ciddi manada azalma görülmektedir. Okul kantinlerinde kızartılmış ürünlerin yasaklanmış olması kuruyemişe olan ilginin artmasına katkıda bulunmuştur. Veliler, çocuklarını işlenmiş gıda ve gazlı-şekerli içecekler yerine, meyve ve kuruyemişe yönlendirmeliler. Buna bağlı olarak hepimizin üzerine düşen milli bir görev olarak doğal, sağlıklı, katkı maddesiz ürünlerin tüketilmesini sağlamalıyız’ dedi.

pinar-kuruyemis-cesitleri-(3).jpg

pinar-kuruyemis-cesitleri-(4).jpg

pinar-kuruyemis-cesitleri-(5).jpg

HÜSEYİN KOYUNCUOĞLU / YENİ HABER GURME DERGİSİ