Samsun'da darp edilen kadın ilk kez konuştu

Samsun'da boşandığı eski eşi tarafından sokak ortasında bayılana kadar darp edilen E.M, “Ben daha önce de kendisinden şikayetçi olmuştum, zaten boşanmıştık. Dışarı çıkmasını asla istemiyorum hep tutuklu kalsın” dedi.
Samsun'da darp edilen kadın ilk kez konuştu

Samsun'un Canik ilçesinde, 3 yıl önce boşandığı eski eşi E.M'ye (24) sokak ortasında saldırıp, 5 yaşındaki kızlarının gözü önünde tekme tokat döven İbrahim Zarap (27), ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan tutuklandı.

Cani ilk ifadesinde, "Kızımı teslim ederken bana, 'Sana bir daha kızı göstermeyeceğim' gibi şeyler söyledi. Bir anda gözüm döndü ve sinir krizi geçirmişim. O yüzden böyle yaptım. Olaydan sonra çevredekiler beni darp etti. Hepsinden şikayetçi olacağım" dedi.

DIŞARI ÇIKMASIN İSTİYORUM

Hastanede tedavi altında olan ve sağlık durumunun iyi olduğu öğrenilen mağdur E.M. “Ben daha önce de kendisinden şikayetçi olmuştum, zaten boşanmıştık. Dışarı çıkmasını asla istemiyorum hep tutuklu kalsın” dedi.

BU OLAY 3 KEZ BAŞIMIZA GELDİ

Ablasının şiddetli geçimsizlikten dolayı boşandığını, eski eniştesinin işsiz olduğunu söyleyen E.M'nin kız kardeşi Rümeysa M. (18) yeğeninin babasına çok düşkün bir çocuk olduğunu dile getirdi.

Yeğeninin her çocuk gibi anne ve babasının yanında olmak isteğini ifade eden Rümeysa M, olay günü de babasıyla birlikte olduğunu belirtti.

Ablasının kızı için sürekli eski eşiyle iletişimde kalmak zorunda olduğunu vurgulayan Rümeysa M, "Bu olay 3 kez daha başımıza geldi. Darp raporu ve uzaklaştırma alarak tekrar tekrar yaşadık bunu. Ben ablama dedim, bunu sosyal medyaya taşıyalım çünkü artık bu zamanda sosyal medya olmadan bazı şeyler yoluna girmiyor. Daha fazlasına cesaret bulabiliyorlar. Sadece uzaklaştırma alıyorlar. Ablam çekindi 'ben istemiyorum' dedi. Daha büyüğü gelmesin derken başımıza bu olay geldi." diye konuştu.

"Ben de olayı videodan öğrendim"

Dün gece eski eşiyle buluşmaya giden ablasından haber alamadıklarını ifade eden Rümeysa M, şöyle devam etti:

"Dün babasındaydı yeğenim. Ablam alacaktı sonra anneanneme geçeceklerdi. Biz ablama ulaşamadık. Ben ablamın eski eşinin annesinin evine gittim. Onun da haberinin olmadığını öğrendim. Ben dönerken arkadaşlarım beni aramaya başladı. 'Bu videoki ablan olabilir mi?' diye. Ben de olayı videodan öğrendim. Yaşadığım travmayı düşünelim. Benim yaşadığım travma bu iken yeğenimin olayı onların yanındayken yaşadığını düşünelim. Beş yaşında orada 'anne' diye bağırıyor ve babası hiçbir şekilde dönüp de bakmıyor. İnsani duyguları olan biri bu şekilde hareket edemez. Acımadan devam ediyor yapacağı işe, canice. Ve çok açık bir şekilde videoda görüldüğü gibi öldürmeye çalışıyor. Şans eseri kurtuldu ablam. Ablam hastanede şu anda. Hayati tehlikesi yok çok şükür. Ama bir süre gözetim altında kalacak."

Küçük kızın velayetinin annesinde olduğunu ancak babasıyla da görüştüğünü vurgulayan Rümeysa M, "Yeğenim babasını özlüyordu, ablam arayıp 'Seni özledi görüşün artık' diyordu. Mesela daha önceki darp olayında yeğenimi babasına ben ya da babam götürüyorduk ablamla yüz yüze gelip tekrar bir şey alevlenmesin diye. Bu adam çok dengesiz biri. Bir anda hiçbir şey yokken kavga edebiliyordu. Bu kavgaların olmasının hiçbir zaman sebebi olmadı. Ben ablam haksızdır demedim hiçbir zaman. Vurmanın zaten hiçbir zaman haklı bir tarafı olamaz. Anlaşamazsın görüşmezsin. Çocuğun için görüşürsün. Çok yanlış yani kaldıramıyorum bu olayı." ifadelerini kullandı.

Emsal olmalı

Sosyal medyada olayla ilgili destekte bulunanlara minnettar olduğunu bildiren Rümeysa M, şunları kaydetti:

"Şuna eminim, sosyal medyada bu kadar sesimizi duyurmaya çalışmasaydık bu adam bu kadar ağır bir şeyle suçlanmayacaktı. Hatta denetim alıp elini kolunu sallaya sallaya çıkacaktı. Tek istediğim bu artık rol model olsun. 'Ben ne yapıyorum? Bunu yapmaya hakkım yok' desinler. Öyle bir ceza alsın ki buna cesareti olmasın insanların. Gerçekten bitsin artık bu olaylar. Yarın ben, bir başkası için hashtag açmak istemiyorum. Sosyal medyadan gerçekten binlerce mesaj geldi. Hepsi o kadar iyiydi ki hepsi ailemmiş gibi davrandı. Kendi ablaları, ben kendi kardeşleriymişim, yeğenim çocuklarıymış gibi davrandılar. Hepsi çok destek oldu. Hepsine çok teşekkür ediyorum onlar olmasa bu kadarını başaramazdık."