Aykut Kocaman, fantezi yaptı

Kasım Göçer

          Aykut Kocaman, Başakşehir maçına sürpriz bir kadroyla çıktı. Ömer Ali, Miloseviç, Fofana, Volkan Fındıklı kulübede başlarken, Meha ilk onbirdeydi. Burada dikkat çeken bir diğer husus da hocanın çift santrafor tercihiydi. Aykut Kocaman’ın taktik başlangıcı kapalı savunma yapma niyetinin olmadığını daha çok topu kontrol etmeyi amaçladığını gösterdi. Ancak oyuncu seçimleri bu oyun anlayışı için tartışılır.

           Başakşehir iyi bir sistem takımı olmasına rağmen son haftalarda şampiyonluk yarışında olmanın stresiyle  baş etmekte zorlanıyor. Bunda rakiplerinin daha kapalı bir oyun anlayışıyla oynamasının ve Başakşehir takımının kapalı savunmaları açmakta zorlanmasının da etkisi var. Ancak şunu kabul edelim çok geniş ve iyi bir kadroya sahip. Kulübelerindeki İrfan Can, Mustafa Pektemek, Eren Albayrak, Hakan Özmert Atiker Konyaspor’da olsa rahatlıkla ilk onbirde oynar.

           Saha zemininin ağırlığı da dikkate alındığında bildiğimiz Aykut Kocaman’ın beşli orta saha ile sahaya çıkıp öncelikli olarak rakibi frenlemeyi hedeflemesini bekliyordum. Ama öyle olmadı. Lig ikincisi Başakşehir takımına karşı klasik 4-4-2 dizilimiyle sahaya çıktı. İlerideki çift santrafor önde baskı yaptığı sürece bu sistem işler.  Rangelov bu anlamda ileride basma görevini yaparken Bajic ileride gezindi. Amir sol önde oynarız ancak orta saha oynama alışkanlığı ile fazla içeri girdi. Bu durum Başakşehir’in sağ beki Çaiçara ‘nın ileri çıkışlarını kolaylaştırdı.

            Aslında maça Atiker Konyaspor iyi de başladı. Maçın başında Amir’in topu direkten dışarı gitti. Atiker Konyaspor daha atak bir başlangıç yapmasına rağmen duran toptan golü yedi.  Gol aslında Atiker Konyaspor’un oyununu çok etkilemedi. Pozisyon bulmaya devam etti. Bajic, kalede kaleci  bile yokken net bir fırsatı harcadı. Bu pozisyonda Bajic’in her zamanki gibi pozisyon alışı iyiyken vuruşu çok kötüydü. İlk yarı biterken Atiker Konyaspor’un bir şutu daha direkte patladı. Maçın ilk yarısında daha iyi oynayan Atiker Konyaspor, oyununun karşılığını alamadı. Başakşehir ise ilk yarıda daha çok Atiker Konyaspor’un hücumdayken kaptırdığı toplardan pozisyon buldu.

         İkinci yarı Atiker Konyaspor daha kontrolsüz hücum etmeye başladı. Öyle bir ikinci gol yedi ki antrenmanda bile böyle gol yenmez. Orta sahada kazanılan faulü Başakşehir uzun topla sağ kanada aktardı. Sağdan gelen ortaya ise Adebayor bomboş pozisyonda kafayı vurdu. Yani üç topla gol oldu. Kontrataktan üç topla gol yesen anlaşılır bir durumdur ancak rakip yerleşik savunmaya karşı serbest atış kullanırken rakibin bir kaç oyuncusuyla birlikte  santraforunu hiç bir baskı yapmadan bomboş bırakıp üçüncü dokunuşta gol yiyorsan bu golün izahı yoktur.

      Fark ikiye çıkınca Aykut Kocaman riski artırdı. Savunmadan Ali Turan’ı çıkarıp yerine Ömer Ali’yi sahada gezinen ve Aykut Kocaman’ın kendisinden ne beklediğini bir türlü anlayamadığım Meha’nın yerine Fofana’yı aldı. İki gol yiyip demoralize olmadan Fofana ve Ömer Ali ile maça başlasa Aykut Hoca’nın oyun planı belki başarılı olabilirdi. Yine de Aykut Kocaman’ın Başakşehir gibi alanı iyi savunan ve hızlı çıkabilen bir takıma karşı takımını ofansif bir taktikle  oynatması tartışılacak bir durumdur. Bence rakibin ekmeğine yağ sürdü.

      Aykut Kocaman göze hoş gelen futbol oynatmasa da kazanmayı bilen bir hoca olarak biliriz. Oysa Başakşehir maçında Aykut Hoca takımına ofansif ağırlıklı bir oyun oynattı. İlk yarıda kaçan pozisyonlar gol olsa takım öne geçse belki oyun çok farklı bir şekilde gelişecekti. Ancak oyunu kontrol ederek oynayacaksan hücumda top kaybetmeyeceksin,  basit gol yemeyeceksin. Bugün Atiker Konyaspor kökü gdller yiyip hücumdayken bolca top kaybetti. Başakşehir kadro kalitesiyle orantılı ahım şahım bir futbol oynayamamasına karşılık net bir galibiyet aldı.

      Bence Aykut Kocaman bildiğini okusun, fantezi yapmasın. Hele ki kupa maçlarında... Konyaspor taraftarı da skora göre tavır geliştirmesin. Takım maçın ilk yarısında daha hiç de kötü oynamadı. İlk yarı direğe giden toplar içeri girse kimse homurdanmayacaktı.