* Meslekler, hâkimler, hakemler, hekimler aynı kökten gelip aynı kaderi paylaşıyor ülkemizde. TFF Başkanı Hacıosmanoğlu, 371 hakemin bahis hesabının olduğunu ve bunlardan 152'sinin aktif olarak bahis oynadığını açıkladı. 10 hakemin 10.000’in üzerinde, 42 hakemin 1000’in üzerinde 1 hakemin ise 18.227 maça bahis oynadığını söyledi.
* Yenidoğan çetesi davası sanıklarından Doktor İlker Gönen, Antalya'da tutuklu bulunduğu cezaevinde intihar etti. Adalet Bakanlığı, Gönen'in ölümünü doğruladı.
Gönen için çeşitli suçlardan 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9'ar aya kadar hapis cezası isteniyordu. Dava İstanbul'da 18 Kasım'da başladı. 22'si Tutuklu 47 sanık hakkında 1399 sayfalık bir iddianame hazırladı. Gönen'in ölümüyle davada 46 sanık kaldı. Hayatını kaybeden 10 bebek maktul, 5 kişi müşteki, SGK suçtan zarar gören, sağlık şirketleri ve hastaneler malen sorumlu, 46 kişi de sanık. Sağlık Bakanlığı ve SGK’nın pek çok özel hastaneyle olan sözleşmelerine bağlı olarak, doğum sonrası ölümleri azaltmak için yenidoğan bebeklerin kaldığı yoğun bakımlara günlük 8.000TL ödeme yapılıyor. Kazanç edebilmek adına 19 özel hastane ve birçok 112 Acil personelini organize etti. 197 Suç eylemi, 30 klasörlük denetim raporu oldu. Yenidoğan çetesi soruşturmasını yürüttüğü sırada cumhuriyet savcısı Yavuz Engin'in ölümle tehdit edilmesiyle ilgili davanın duruşmasında 5 sanığın tahliye edilmesine, müşteki avukatları itirazda bulundu.
*Merkez Bankası’nın ana hissedarı olduğu Bankalararası Kart Merkezi hakkında yürütülen ihaleye fesat karıştırma, dolandırıcılık ve zimmet soruşturmasında aralarında eski TCMB Başkan Yardımcısı Emrah Şener, eski BKM Genel Müdürü Baran Aytaş ve yardımcısı Bora Koç’un da bulunduğu 8 kişi tutuklandı. Soruşturmada tespit edilen kamu zararının 100 milyon TL’yi aştı.
*ÖSYM'de sisteme sızıp öğrencilerin tercih listesini değiştirildi. 4 Öğrencinin şikâyeti üzerine Ankara 24. İdare Mahkemesi'nde dava açıldı, mağdurların sayısı artabilir. Tercih süresinin bitmesine dakikalar kala ÖSYM'nin internet sitesine sızanlar, bazı öğrencilerin tercih listesinde değişiklikler yaptı. İzmirli C.Ş. ve ailesi 21-22 Haziran’daki Yükseköğretim Kurumları Sınavı’nda sayısal alanında 23.007'nci oldu. Tıp fakültesine girecek puan aldı. Üniversite tercihlerinin yapılacağı son gün, 13 Ağustos gecesi, babasıyla birlikte ÖSYM’nin sayfasına girerek, listesine son şeklini verdi. İlk 22 sıraya kamu üniversitelerinin tıp fakültelerini işaretledi. Son iki tercihinde diş hekimliği fakültelerini yazdı. Saat 23.28’de sistemi kapattı. Saat 00.07’de tercihlerine göz gezdirmek için yeniden sayfaya girdiğinde tercih listesi değiştirilmiş, özel üniversitelerin yaşlı bakım bölümleri işaretlenmiş. Babası bilgisayardan kontrol etti. Gece karakola gittiler ve şikâyetçi oldular. Cumhurbaşkanlığı İletişim Merkezi’ne yazdılar. Sabahtan İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na başvurdular. Aynı gün başkente gidip ÖSYM’ye dilekçe verdiler ve kurum aleyhine Ankara 24. İdare Mahkemesi’nde dava açtılar. IP adresinin sahibine dava açıldı. C.Ş.’nin sistemine girilen internet adresi (IP) bulundu. Bu adres İstanbul Ümraniye’de oturan M.H.C.’nin evine aitti. M.H.C, ifadesinde, o gece kızlarında kaldıklarını ve evde bulunmadıklarını söyledi. C.Ş.’yi tanımadığını ve kızın tercihlerini değiştirmediğini söyledi. M.H.C.’ye kişisel verileri hukuka aykırı şekilde ele geçirmek’ suçlamasıyla dava açıldı. Üçü aynı İP’den Ankara 24. İdare Mahkemesi, ÖSYM’ye yazı yazarak, başkaca bir şikayet ya da dava olup olmadığını sordu. C.Ş.’nin ailesi kızlarının tek örnek olduğunu sanıyordu. Dört kişi oldukları ortaya çıktı. Giresun’da Y.S., Hatay’da M.B., İstanbul’da E.N. şikayetçiydi. C.Ş.’nin tercihleri saat 23.37’de, Y.S.’ninki 23.42’de değiştirilmişti. C.Ş., Y.S. ve M.B.’nin sistemine aynı IP adresinden girilmişti. Yalnızca bağlantı nokta numaraları (Port) farklıydı. Mağduriyetlerinin ortak özellikleri vardı. Mesela, e-devlet uygulamalarına bir iki gün arayla Ukrayna ve Rusya’dan girilmeye çalışılmıştı. İkisinin tercihi, özel üniversitelerde yaşlı bakım bölümü şeklinde değiştirilmişti."
* Sonuç olarak, aşırı yetkili rollere yetersiz gözetim ile bağlaması başımıza gelenlerin sebebi. Dijital yönetimin inşası bir proje değil, süreç olmalı. Öte yandan yaşlanan nüfus için dijital dönüşüm nasıl ekleneceği de hesaba katılarak ve muhtemel problemler öngörülerek geliştirilmeli. Üretici yapay zekâ ile birlikte bildiğimiz şartlar ve tehditler hızla değişecek. Türkiye dijital platformu bu noktada nasıl bir güncellenme alacak? İşte bu soru çok önemli. Polis hırsızlık yapamaz, doktor insan öldürmez, hakem bahis oynamaz, hâkim suçlulara beraat veremez.