Bitki çayında doğru bilinen yanlış! Bunu sakın yapmayın

Hava değişimleriyle birlikte artan grip ve soğuk algınlıkları Konyalıları zor günlere sürüklüyor. Hastalıkla mücadele etmek için de ilaçlar yardıma koşuyor, ilaçların yanında takviye olarak bitkisel çaylar ve karışımlar yer alıyor. Hastalığa yakalananlar ve bağışıklığını güçlendirmek isteyenlere ise bitkisel çaylar tavsiye ediliyor.

Kış aylarında vatandaşlar grip ve soğuk algınlıklardan kurtulamıyor. Şifalı bitkiler satıcısı Halil Büyükmumcu ise vatandaşlara önemli önerilerde bulundu. Büyükmumcu, şu şekilde konuştu; “Kış aylarında Konya insanı hastalığa daha çabuk yakalanıyor. Bunun çözümü kesinlikle aktarlarda. İnsanlara sağlık konularında tedaviye yönelik yardımcı, destek ürünler vererek hem hasta olmalarını önlemek hem de hastalığın iyileşme süresini hızlandırmada yardımcı şifalı ürünler tavsiye ederiz. Hasta olmadan önlem almak gerekiyor. Bunun için kış aylarında bal, arı poleni, sütü, çörekotu, adaçayı, hibiscus, zencefil, ekinezya, narçiçeği, zerdeçal kullanmak gerekiyor. Bu ürünler hem hasta olmamak hem de bu aylarda bağışıklık kazanmak için tüketilmeli.”

‘HASTA OLMADAN ÖNLEM ALIN’

Büyükmumcu, hasta olmadan önlem alınması gerektiğini vurgulayarak şu şekilde konuştu; “Zencefil, zerdeçal ve çörek otunu evde yemek yapanların yemeklerine katmalarını öneriyorum. Bu çocuklarda ve yetişkinlerde bağışıklık kazanmaya bire bir geliyor. Amacımız hasta olmamak, olduktan sonra da doktorun verdiği ilaçların yanında takviye olarak da yararlı bitkileri kullanalım ki hastalık bize iz bırakmadan tedavi edilsin. Hasta olunca doktorun önerdiği tedavi yöntemini mutlaka uygulayın, bunun yanında bitkisel takviyeleri mutlaka kullanın. İlaç niyetine değil de baharat niyetine bitkileri kullanmamız lazım. Karabiberi tuzu nasıl baharat olarak kullanıyorsak zencefili de baharat olarak kullanalım. Kullanmamamızın sebebi alışkın değiliz. Doğu bölgelerinde baharat tüketimi fazla, bizim bölgemizde yaygın değil. Çok kullanımda her şey zararlı olabilir ama yeteri miktarda kullanılan baharatlar ve bitkiler sağlık açısından önemli bir yere sahip. Günlük olarak abartıya kaçılmadan tüketilmeli.”

‘BÜTÜN İLTİHABI TEMİZLER’

Büyükmumcu, sözlerine şu şekilde devam etti; “Rezene çayı demlenip göze bir pamuk yardımıyla soğuk şekilde pansuman yapıldığında bütün iltihabı temizler. Arpacık dediğimiz ve gözdeki çıkan iltihaplı bütün hastalıklara rezene birebirdir. Günümüz teknoloji, hızlı yaşama devri. Gün içerisinde en çok sinir sistemi yıpranıyor. Bunun içinse sarı kantaronun çayını, kapsülünü ya da macunu tüketilmeli. Günde en az bir defa tüketeceğiz ki sinir sistemi onarılsın. Kullanılan bitkisel ürünler kesinlikle uygun bir miktarda kullanılmalı. Atalarımızın da dediği gibi çoğu zarar, azı karar. Çok bitkisel ürün tüketildiğinde yan etki yapabilir. Bitkisel ürünler de ilaçlar da hastalık sürecinde abartmadan kullanılmalı." ifadelerini kullandı.

BİTKİSEL ÜRÜNLERİN YAN ETKİLERİ DE VAR’

Bitkisel ürünlerin de yan etkisinin olduğunu vurgulayan Büyükmumcu “Meslek liselerinde öğretmenlik yaptığım sıralarda esnaflığa da eş dost aracılığıyla ilgi duydum. Bitkisel ürünler satmaya başladım. Bu aktar işine 21 senedir devam ediyorum. Yapılmış bitkisel ilaçların satışını gerçekleştiriyoruz. Bünyede hastalık yoksa bitkisel ürünler günde bir defa haftada bir kaç defa kullanılabilir. Ama aşırı grip veya mide rahatsızlıkları varsa güvendikleri bir aktara giderek söylediği talimatı uygulayabilirler.

Aktarın söylediği miktarda kullanım sağlanması gerekiyor, miktardan fazla kullanıldığında hem ürün boşa gidiyor hem de yan etkileri oluyor. Mesela ıhlamuru bu aylarda çok fazla önermiyoruz. Fazla tüketirsek vücudun sinir sisteminde aşırı bir gevşeme olur. Bağışıklık sistemi güçsüzleştiği için hastalığın artması söz konusu olabilir. Ihlamuru fazla içelim de iyi olalım değil kararınca içelim ve yararını görelim. Yedi sekiz aylık hamile bir kadın çok fazla ıhlamur içtiğinde düşük yapma, erken doğum gibi riskleri var. Kasları gevşettiği için bu tarz istenmeyen durumlar ortaya çıkabilir. Ihlamur haftada birkaç kere denk gelirse içilebilir, çok fazla tavsiye etmeyiz. Çörek otu da çok güzel bir ürün fakat çok tüketildiğinde yan etkileri var. Bir bölgede kanama varsa onu arttırabilir ve iç kanamaya sebep olabilir. Bu yüzden aktar tavsiyesi kadar kullanılmalı. Hiçbir ürün abartı kullanılmamalı. Bizde a dan z ye bütün hastalıklara iyi gelecek takviye ürün vardır. Ayak, tırnak mantarı, karın ağrısı, baş ağrısı, mide ağrısı, kas spazmı, göz iltihabı gibi sorunların bitkisel çözümleri var. “ dedi.

‘KESİNLİKLE KAYNATILMAMALI’

Büyükmumcu, sözlerini şu şekilde tamamladı; “Bitki çayları normal çay gibi demlenmeli kesinlikle kaynatılmamalı. Otların hepsi demlenir, haşlama şeklinde olmalıdır. Adaçayı, nane, kekik, hibiskus, altın otu gibi bütün yapraklı bitkiler demlenerek tüketilmelidir. Yapraklı bitkileri demleyeceğiz, zencefil ya da zerdeçal gibi köklü bitkileri de suyu kaynatacağız sonrasında ürünü kaynayan suya atacağız on dakika kadar da öyle kaynatacağız. Ondan sonra ya soğuk ya da ılık şekilde tüketeceğiz."

Sağlık Haberleri