Geçtiğimiz ay Diyarbakır Ergani'de sahipsiz köpek saldırısına uğrayan 17 yaşındaki Hasan, kuduz nedeniyle tedavi gördüğü Şanlıurfa'da hayatını kaybetmişti. Hasan'ın hastanedeki son görüntüleri ortaya çıktı.
Görüntülerde, bir kişinin kendisine uzattığı su şişesini gören zavallı çocuk çığlıklar atıyordu.
İzlerken içim parçalandı. Henüz 17 yaşındaki bir gencin bu iç parçalayan görüntüsü tüylerimi ürpertti. Yürek dayanmıyor çocuğun çektiklerine.
2025 yılında bunu yasamak gerçekten utanç verici!!!
Türkiye’nin artık bu sorunu kökten halletmesi gerekiyor. Çağ dışı uygulamaları yeninden gözden geçirmesi gerekiyor. Sokakta bir tane bile başı boş köpek bırakmaması gerekiyor.
Düzenlemeler yapılıyor, kamuoyuna açıklamalar yapılıyor, kararlar alınıyor, bir sürü duyurular yapılıyor ama gereği yapılmıyor.
Olan sokaktaki masumlara oluyor, çocuklar en kötü şekilde ölüyor.
Üç beş zengin köpek gezdirecek, mama lobileri para kazanacak diye bu çocuklara yazık ediliyor. Muhtemelen gariban bir ailenin bir üyesi olduğu için çabuk unutulacak ama ben bu çocuğumuzun son olmasını, unutulmamasını diliyorum.
Yetkililerin bir an önce görevlerini yerine getirmesi çağrısı yapıyorum. Görevini yerine getirmeyenlere de hesap sorulması gerektiğini söylüyorum.
Çocuğumuza Allah rahmet eylesin. Allah ailesine sabırlar versin.
Buradan bir de şu hatırlatmayı yapmak istiyorum; bir sokak hayvanı tarafından ısırılmanız durumunda asla ihmalkar olmayın. Isırılan bölgeyi bol su ve sabunla yıkadıktan sonra acilen bir sağlık kuruluşuna gidin. Mutlaka kuduz aşısı yaptırım.
Haberlerden okuduğumuza göre ne yazık ki kuduz vakalarında ölümler çoğunlukla geç müdahaleden kaynaklanıyor. Çünkü kuduz hastalığında semptomlar görüldükten sonra tedavinin başarı oranının düşük olduğu, bu sebeple de tedaviye daha semptomlar ortaya çıkmadan önce başlanması gerektiği belirtiliyor.
Bizler de bu konuda bilinçli olalım.