Davutoğlu’nun gidişi, yeni yönetim, Konya

Hayrettin Atak

Şimdi Erzincan ile İzmir düşünsün.

Biz rahatız artık.

… 

Neydi o öyle; Ankara’dan çok Konya’daydı sanki… Her hafta akreditasyonla uğraş. Her hafta kapının önünden geçecek diye bekle… Soğuk sıcak demeden tüm gün takip et… Bizim için sayılabilecek yüzlerce zorluktan kurtulduk…

Bizden ziyade şehri yönetenlerin şehrin abilerinin işi çok daha zordu.

Çünkü her bir konuşmasında, bu şehrin bütün yöneticilerinin tamamından ve dahi toplamından daha çok ‘Konya’ ifadesi kullanan bir Başbakanın şehrinde yaşamanın zorluğunu Konyalılardan daha iyi kimse bilemez…

Çoluk çocuk yaşlı genç herkes sürekli sorguluyordu yetkili ve etkili isimleri olur olmaz sebeplerle;

Konya Başbakanın şehri olma fırsatını ne kadar değerlendirebiliyor?

Yeteri kadar proje üretip Sayın Başbakan’ın önüne götürebiliyor musunuz?

Konya’nın Su sorunu, tarım sorunu, sanayi sorunu, hava sorunu, trafik sorunu, soru sorunu? Her soru da ‘Başbakan’ın Şehri’nde’ diye başlayınca herkesin eli kolu bağlanıyordu.   

Sihirli kelime buydu sanıyorum. Bisikletli bir sibyan yolda düşse ‘Başbakan’nın şehrinde’ bu olur mu? diye başlıyordu bütün şikayetler…

Henüz, gökteki yıldızı isteyen olmamıştı Şehirde belki ama, kurulacak ilk uzay istasyonunun Konya’da yapılmasına garanti bakıyorduk hepimiz, değil ki yerli otomobil fabrikası…

Hiçbir projeden bir tereddüdü yoktu Konya’nın. Las Vegas’ta ne varsa Konya’da da olabilirdi.

Ha unutmadan!

Konya’nın evladı demeli miyiz? dememeli miyiz? Konya’nın evladı mı, evladın Konyası mı? tartışmasını da yapmayacağız ya mesela bir daha. En çok buna mutlu olacak bu şehir.   

Bizim oğlanın düğününü denk getirsek, şahit olur mu acep diye de düşünmeyeceğiz?    

Hatta artık bir bakanımız da yok.

Bir süreliğine olabildiğince rahatız yani…

Selçukludan bu yana bu toprakların en şımarık çocuklarından biridir Konya. Bütün şımarık çocuklar gibi İlgi hep kendi üstünde olsun ister. Davutoğlu işte bu duygunun en önemli tezahürüydü. Ve bir bakıma 900 yıllık bir özlemi de temsil ediyordu Konya için Davutoğlu ismi.

Haberi ilk duyduğunda yaşadığı şokun bu kadar büyük olmasının sebebi de bu yüzdendir aslında.

Ama şu bir gerçek ki, Başbakan Ahmet Davutoğlu siyasette, nezakette, dava adamlığında ve Konya Sevdasında çıtayı aldı ve olabildiğince yüksek bir noktaya koydu.  

Bir gün o noktayı Konya bile unutsa, tarih asla unutmayacak…

Bu noktada en az bir isminin bakan olmasını umuyordu Konya. Birkaç isim zikrettik belki ama güçlü ilişkileri bakımından en şanslı ismin Ahmet Sorgun olduğu konusunda tüm Konya hemfikirdi.

Bakan beklentilerimiz olmadı belki ama ‘Genel Başkan Yardımcısı olmazsa Bakanlık için en güçlü isimdir Ahmet Sorgun’ tezimiz doğru çıktı.

En azından bununla avunuyoruz şimdilik…  

‘Ahmet Sorgun’ ismi gerek dava bilinci ve değerlerimize bağlılığı ile gerekse de çalışkanlığı, mütevaziliği ve samimiyeti ile bugüne kadar Konya’nın bir kazancıydı. Bu saatten sonra Türkiye’nin de bir kazancı olacaktır.  

Konya, Ahmet Sorgun’u Türkiye siyasetine kazandırmış olmakla övünecek…