Diktiğin laleler bir gün…

Hayrettin Atak

Biz Yeni Türkiye yolunda ilerlerken, Batı durur mu yerinde?

Onlarda ilerliyorlar kendi yollarında; New Yurop, New Holland, New Germanya…

Aslında yeni de değil; Eski, köhne, zalim, sömürgeci, katil, bencil maske düşüyor, altındaki gerçekler bir kez daha gün yüzüne çıkıyor… Yada gözler açılıyor...  

Yeni değil tabi görmemiz Bosna savaşında binlerce Müslümanı Sırp kasaplarına teslim eden, onların vahşice katledilmesine göz yumanda bu vahşi sömürgeci Turuncugillerdi…  Tıpkı, ne kadar Türkiye düşmanı varsa hepsinin sığınağı oldukları gibi… Bugüne kadar Türkiye aleyhine kurulan tüm kumpasların baş aktörü olduğu gibi…

Hiç dost olmadılar ki bu neyin hayal kırıklığı…   

“Bir olay yaşarsınız. Bu bir kısmının imanını, vatan ve millet sevgisini artırır… O aynı olay başka bir kısmının da ihanetini, sevgisizliğini ve içindeki küfrü ortaya çıkarır” 

İşte vakıanın sevindirici tarafı; Büyük bir tevafuk eseri, İstiklal Marşının kabul edilmesinin 96. Sene-i devriyesini kutladığımız gün, en az Milli Marş kadar Milli bilincimizi artıran bir saldırı gerçekleştirdi Avrupa’nın Abisi…

Soruyor Türkiye; ‘Buda mı tiyatro şimdi’ Oyun mu hepsi? Ne yani şimdi Hollanda’nın faşist idarecilerine ‘Bizim Bakan oraya gelecek saldırıverin bi zahmet mi’ dediler…

Saldırın da insanlar daha bir sıkı sarılsın ‘Evet’e…

Kininizi kusun da bir ‘Evet’in Türkiye için ‘Hayır’ın düşmanlar için ne denli önemli olduğunu anlasın bu millet mi ikazında bulundular…

Saldırıverin de bizimkilere de sizin ne halt olduğunuzu görsün 80 milyon mu dediler…

İtlerinizi salın üstlerine de maskelerinizin altındaki ‘Demokrasi ve insan haklarını’ hele görelim bir mi dediler yoksa…

Ya 300-500 kişi toplandı orada, bombalar patlamadı, silahla içeri dalan olmadı, canlı bomba bulunmadı, polisinize kurşun sıkılmadı, Olağanüstü Hal’de neyin nesi… Hani ‘İfade özgürlüğü’

Her seferinde olduğu gibi daha ilk sapakta tüm değerlerini bir kenara bırakıyor Avrupa…

Sonra o değerleri bize ithal etmeye kalkıyorlar…

Hadi oradan!

1 ) Sadece Referandumun değil, önümüzdeki süreçte yaşanacak tüm gelişmelerin Türkiye’nin birlik beraberlik ve beka sorunuyla doğrudan alakalı olduğu asla hatırdan çıkarılmamalı…  

2 ) Ne kadar güçlü olduğumuzu sosyal medyadan artistik laflar üreterek değil, başta Almanya, Hollanda, Belçika ve Avusturya gibi devletler olmak üzere Türkiye ve İslam düşmanı her ülkenin mallarını boykot ederek göstermeyi öğrenmeli…

3) Verilecek en iyi cevap, bunlar Erkek-Erkeğe, Kadın-Kadına evleniyorlar, Esrar serbest kafaları dumanlı, ahlaksızlar vs. diye saldırmak değil, üretmek, çalışmak, değerlerine sahip çıkmak, kardeşini sevmek ve kinini unutmamakla olur… 

3) Bir an önce yönümüzü batıya ve doğuya çevirme alışkanlığından vazgeçip Milli Çıkarlarımız neredeyse o şekilde hareket edecek şekilde bir devlet ve millet yapılanmasına geçilmeli…

4) Bu olaylar ne ilk ne de son… Bundan önce binlerce defa yaşadığımız gibi bundan sonrada binlerce kez daha yaşayacağız… Unutma; ‘Küfür tek millettir’  Kimden gelirse gelsin, ne kadar şiddetli gelirse gelsin tek çare; Birlik, beraberlik, kardeşlik içinde hareket etmek…

Yoksa ya hep sıradan bir hayat yaşayacağız, yada helak olup gideceğiz maazallah…

Şimdi siz Yeni Avrupa deyince taşların yeniden yerine oturduğu bir kıta aklınıza geliyor ya, değil…

Yeni Avrupa, Faşizm uğruna kendi değerlerini de hiçe sayan, Darmadağın olmuş, Her geçen gün daha da küçülen ve bir gün döktüğü kanların ‘ah’ıyla yerle bir olacak, yeni bir dönemin adıdır…