Çoğu çalışanın zamandan kazandığı ve zamanı daha verimli kullandığı bir yöntem varsa sanırım o da evden çalışma. Sabah erkenden kalkıp işe yetişmeye çalışmaya gerek yok, rahatsız bir sandalyede saatlerce oturmaya da gerek yok; en rahat olduğun kıyafetlerle evden çalışarak, sadece işe değil başka işlerinize de zaman ayırabileceğiniz en güzel yöntem.
Yolda harcadığımız saatler evde kendimize ayırabileceğimiz vakitlere dönüşüyor. Kimi bu vakti derin bir uykuyla, kimi bir sabah kahvesiyle, kimi ise birkaç sayfa kitap okuyarak geçiriyor.
Bir diğer rahatlığı ise kıyafet meselesi, ofiste resmi ve şık görünme kaygısı olmadan, tüm gün gündelik kıyafetlerle hatta pijamalarınla işlerini halledebilirsin. İş yerindeki suratsız, hayattan bıkmış, dedikoducu insanları görmek zorunda da kalmıyorsun. Sürekli “Acaba çalışıyor mu?” diye seni gözetleyen patronlardan da uzak...
En güzeli evde çalışmak.
Tüm işleri kendi konfor alanından çıkmadan yapabilirsin. Masa düzeni, ışığın rengi hatta müziğin sesini istediğin kadar açabilirsin. Ve sana karışıp laf eden olmayacak. Böylece hem psikolojiniz bozulmuyor hemde işe tamamen odaklanabiliyoruz.
Üstelik evde çalışmak sadece iş hayatımızı değil; gündelik yaşamımızı da olumlu etkiliyor. Hobilerimize zaman ayırabiliyor, kitap okuyup kısa yürüyüşlere çıkabiliyoruz. Bunların hepsi ofiste imkansız gibi görünürken evde çalışmak çoğu çalışan için bence bir lüks haline geliyor.
Kısaca evden çalışmak sadece iş yapma biçimimizi değil, hayatı yaşama şeklimizi de değiştiriyor. Daha huzurlu, daha özgür ve daha verimli olmamızı sağlıyor. Bende dahil olmak üzere pek çok çalışan için evden çalışmak bir tercih değil, bir yaşam biçimi.
Çünkü en verimli iş en rahat hissettiğimiz yerde yapılır.