EZAN

Doç. Dr. Ömer Akdağ

Ezan İslam milletlerinde istiklal sembolüdür.

Ezan Müslümanları ibadete davet eder.  Hür Müslümanlar bu davete icabet eder.  Dolayısıyla ezan bir İslam beldesinde hürriyetin alamet-i fârikasıdır.

Milli Mücadele döneminde Maraş’ta “hür olmayan bir memlekette Cuma namazı kılınmaz” diyen kahraman imamın önderliğinde kıvılcım yakılmıştı.

Kıbrıs’ta sabah namazına ait ezanın hoparlörden okunmasının mahkeme kararıyla yasaklanması büyük  talihsizliktir.

Türk- İslam tarihinde ezan 1932 yılında Türkiye’de aslî şeklinden çıkarılmıştı.

Bu, Türk tarihinde kara bir lekedir.

Keşke olmasaydı.

Ezan, ezancadır ve peygamberimiz tarafından nasıl tensip edilmişse öyle okunur…

Ezanın İngilizcesi, Kürtçesi, Almancası ve Türkçesi olmaz ve olamaz.

EZAN DÜNYANIN HER TARAFINDA “ALLAHÜ EKBER” ŞEKLİNDE OKUNMAYA BAŞLAR VE ORİJİNAL ŞEKLİYLE DEVAM EDER….

Hatta bütün kâinatta öyle okunur ve okunacaktır.

1950 yılında ezan-ı  Muhammedî  tekrar aslî şekliyle okunmaya başlamıştır.

Türklük ve İslam dünyasının reisi konumunda olan Türkiye Türkleri ezanımıza musallat olanları 1950 yılında cezalandırmıştır.

Yavru vatan Kıbrıs’ta yüzyıllarca okunan ezanın susturulmasına teşebbüs edilmesi kabul edilemez.

Küçük bir ilaveyle şairin dediği gibi;

Müslümanlıkla yoğrulan yurdu,

Müslümansız ve ezansız bırakma Allah’ım!

EZAN SUSMAZ

BAYRAK İNMEZ….