Halloween bizim neyimiz olur?

Mehmet Toker

Daha önceki yazılarımda da zaman zaman dikkat çektiğim Siyonist, Evangelist, Emperyalist üst aklın adım adım tüm dünyada uyguladığı küresel dünya planının adımları vardı. Babasız toplum, ailesiz toplum, cinsiyetsiz toplum, kimliksiz toplum, kişiliksiz toplum, kültürsüz toplum ve en nihayetinde dinsiz toplum. Bu hedefe giden yolda da her türlü asimetrik propaganda ve algı yönetimi yaptıklarını defalarca dile getirmiştim.

İlk defa geçen yıl İzmir’de 31 Ekim’de şahit olduğum Halloween (Cadılar Bayramı) kutlamaları, bu seneki haberlerin yoğunluğundan anlaşıldığına göre tüm yurtta yaygınlaşmaya başlamış. Hatta son yıllarda bazı özel anaokulları özellikle program yapıyorlarmış.

Cadılar Bayramı, kökeni iki bin yıl önce İrlanda, İskoçya ve Galler’de yaşamış olan Keltlere kadar dayanmaktadır. Paganist bir ritüeldir. Avrupalı barbarların Amerika’daki yerli halkı katledip topraklarını işgal ettikten sonra Amerika’ya taşınan bu pagan bayramı, ABD’de yaygınlık kazanmıştır. Günümüzde Amerika’nın en popüler bayramlarından birisi olarak kutlanmaktadır. Avrupa’da da pek çok ülkede kutlanan, hatta okulların bayram edildiği bu pagan bayramı, sinema, edebiyat, kitle iletişim araçları ve dijitalleşmenin etkisiyle sosyal medya aracılığıyla başka ülkelerde de yayılmaya ve popüler bir şekilde kutlanır hale gelmiştir. Son yıllarda maalesef Halloween/Cadılar Bayramı kutlamaları modernleşme adı altında kültürsüz toplum projesinin bir adımı olarak dünyada ve Türkiye’de yaygınlaşmakta ve geleneksel ritüellerin yerini kadim pagan Batı ritüelleri alarak kültür emperyalizmine hizmet etmektedir.

Maalesef son yıllarda Türkiye’de yılbaşı kutlamalarının Noel’le harmanlanarak Hristiyan Ayini gibi kutlanmasının yanı sıra, batı özentisi ve sosyal medyanın etkisi ile kutlamalara bir yenisi yani Halloween/Cadılar Bayramı eklenmiş ve gün geçtikçe popüler bir kutlama haline ge(tiri)lmektedir. 31 Ekim Cuma günü Urfa’da bile kutlandığına göre artık bu basit bir özenti olarak değerlendirilemez. Küreselleşmeyle birlikte popüler hale getirilen bu kutlamalarla kültür emperyalizmi gerçekleşmekte ve konsepte uygun kostüm, makyaj, alkol vb. tüketim de teşvik edilerek kapitalist sermayeye hizmet edilmektedir.

Toplumları kimliksiz ve kültürsüz toplum haline getirme projesinin bir Siyonist proje olduğunu, küreselci zihniyetin dünya üzerindeki tüm geleneksel toplumlarda uygulamaya koyduklarını ifade etmek artık malûmun ilanı kabilindedir. Kimliksiz ve kültürsüz ya da tek tip sûni kültürlü topluma giden yolun taşları, yılbaşı, sevgililer günü, cadılar bayramı, vb. içerisinde Hristiyanlık öncesi pagan kültürünün olduğu modernleşme ile beraber satanist unsurlarla servis edilen, eğlence gibi lanse edilen uygulamalarla gerçekleştirilmektedir. Küreselleşme; ötekileştirme, dışlama, sömürgeleştirme, yerellikleri asimile etme, geleneksel değerleri çözme, kültürleri tek tipleştirme gibi konularda bazı sonuçlar doğurmaktadır. Yerel, bölgesel, geleneksel kültürler modernleşme, çağdaşlaşma, batılılaşma kamuflajı ile sömürülmekte, milli ve dini kültürler tek tipleşerek kültür emperyalizmi gerçekleşmektedir.

Dijital, sanal medya kültürsüzleştirme, kimliksizleştirme ve en nihayetinde dinsizleştirme projesini hızlandıran, yaygınlaştıran hatta normalleştirerek meşrulaştıran bir katalizör görevi görmektedir. Cadılar Bayramı kapsamında çekilen filmler/kısa filmler, tiktok videoları, bestelenen şarkılar, markaların satanist çağrışımlar yapan özel Cadılar Bayramı kostümleri, üretilen cadı figürlü veya balkabağı formunda hediyelik eşya, kostüm ve maskeler kültürel değerlerin emtiaya dönüştüğünün ve kapitalizme hizmet eden bir sömürü biçimi haline geldiğinin somut uygulamaları olarak arzı endam etmektedir. Medya ve sosyal medya bu bayramın popüler hale gelmesinde ve geniş kitlelere ulaşmasında önemli rol oynamaktadır.

Hatta ülkemizde bazı özel anaokullarında Halloween günü etkinlikleri düzenlendiği, kostüm partisi adı altında 4-6 yaş arası çocukların bilinç altına bu pagan ritüelinin yerleştirildiğini görmek ve şuursuz, bilinçsiz, etkisiz yetkililerce göz yumulduğunu görmek istikbalimiz adına çok acı bir durumdur. Yapılanın basit bir eğlence olmadığının; dünya üzerindeki Siyonist Yahudiler hariç tüm insanları benzer şekilde yaşamaya, yemeye, içmeye, müzik dinlemeye, dans etmeye, spor yapmaya, eğlenmeye alıştırarak, kültürel anlamda gittikçe tek tipleştirmek, gönüllü köleler haline getirerek her türlü sömürülme ve yok etme imha etme planının buradan başladığını bilmek gerekiyor.

Laik toplum dayatması, çağdaşlaşma, modernleşme, batılılaşma vb. sloganlarla toplumumuzu sürüleştirmektedir. Yapılan birtakım ritüellere büyütecek ne var bunda gençler veya çocuklar eğleniyor diye bakmak, topluma ve istikbale kör ya da en hafif ifadeyle şaşı bakmaktır. Anne-babalar, eğitimciler, yetkililer…! Uyanın!!! İstikbalimiz katlediliyor. Cephede kazandığımız savaşı kültürde, eğitimde, ekonomide kaybediyoruz.